Aşktan Kaçmak mümkün mü...
"...Bana aşık olduğun çıkarımını yapabilir miyim? Eğer öyleyse koşa koşa kaçacağım da, uzun bir süredir aşka garezim var.."
"Daha senden gayrı âşık mı yoktur / Nedir bu telaşın vay deli gönlüm."
Reklam
"Ayrıca aşık olmayacak kadar güçsüzdür.Aşk zayıfın değil, güçlünün özelliğidir."
HİÇ BU YÖNDEN DÜŞÜNMÜŞ MÜYDÜK?..
"AŞIK OLMA" saplantısının sonsuza kadar süreceği fikri, YANLIŞ BİR BİLGİYDİ. Aklımızı daha iyi kullanmalıydık. Basit bir gözlem, bize, bu tutku içinde devamlı kalsaydık, hepimizin çok ciddi sorunlar yaşayacağını, öğretmeliydi. Şok dalgaları ile iş, endüstri, din, eğitim ve toplumun diğer kesimleri de gümbürderdi. NEDEN? ÇÜNKÜ "AŞIK OLAN" İNSANLAR DİĞER MEŞGULİYETLERİNE OLAN İLGİLERİNİ KAYBEDERLER. Bu yüzden buna "SAPLANTI" deriz. Sırılsıklam aşık olan bir üniversite öğrencisi notlarının düştüğünü görür. Aşık olduğunuz zaman ders çalışmak zordur. Yarın, 1812 Savaşı konusunda test olacaksınız, ama kim takar 1812 Savaşını? AŞIK OLDUĞUNUZDA, GERİ KALAN HER ŞEY KONU DIŞIDIR.
Maalesef, "AŞIK OLMA" yaşantısının ebediliği HAYALDİR, GERÇEK DEĞİLDİR. Bir psikolog olan Dr. Dorothy Tennov, aşık olma olgusu üzerine romantik bir tutkunun ortalama yaşam sürecinin İKİ YIL olduğu sonucuna varmıştır. EĞER BU GİZLİ BİR AŞK İLİŞKİSİ İSE, biraz daha uzun sürebilir. Fakat, sonuçta, hepimiz bulutlardan inip, ayağımızı tekrar toprağa basarız. Gözlerimiz açılır ve diğer kişiyi olduğu gibi görürüz. Onun bazı kişisel özelliklerinin gerçekten rahatsız edici olduğunun farkına varırız. Davranış kalıpları sinir bozucudur. İncitecek, kızacak hatta belki de sert sözler sarf edip, eleştirel yargılarda bulunacak kapasitededir. AŞIK OLDUĞUMUZDA GÖZ ARDI ETTİĞİMİZ BU KÜÇÜK ÖZELLİKLER ŞİMDİ KOSKOCA DAĞLAR OLMUŞTUR...
112 syf.
8/10 puan verdi
Kitabı okumaya başladığımda kendime acaba neden kitap bu kadar beğenildi neden bu kadar abartıldı diye sordum. Ama acele karar verdiğimi fark ettim kitabı bitirdiğimde anladım ki daha çok okunmalı, daha çok beğenilmeli ve abartılmalı. Çünkü: Kitap yazarın geçmişte kaleme aldığı hatıra defterinden oluşmaktadır. Yazarın da kendi yaşanmışlığının acılarının duygusunu başkarekterdeki hasta çocukla birlikte hissetmekteyiz. 15 yaşımdaki çocuğun kemik veremi hastalığını anlatmatadır. Tedevi olunur ameliyat edilir ama hastalık iyileşmez. Çocuk bu hastalıktan galip gelmek kurtulmak ister. Hastalığı kötüye gider. Hastalığında stressiz bir yaşam sürmesi ve bünyesinin güçlü kuvvetli olması gerekmektedir. Çocuk hastalığının durumunu annesinde gizler sadece iyiye gittiğini söyler ama annesi hisseder. İstanbula bir akrabalarına misafir olurlar, geçmişten tanıdıkları paşa' nın köşküne misafir olurlar. Köşkte küçük yaşardan hatırladığı nüzhet' e aşık olur ama kendisinden 4 yaş büyük, şımarık babası paşa tarafından el bebek büyütülmüş bir kızdır. Nüzhet in gönlü varmış gibi ve gönül eğlendiririr tavrıda da varmış gibi. Çocuğun hastalığının çaresizliği, çektiği hastalığın acısı, ayağının kesilicek korkusu, umudu, umutsuzluğu, aşk acısı tüm duyguları yazar kendimiz yaşıyormuş gibi hissettiriyor.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102.6k okunma
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.