Hazret-i Peygamber'e 'aşk 'ârız oldu. Hattâ küffâr bile bunu bildiler:
"İnne Muhammeden kad 'aşaka rabbehu /Muhammed Rabbine âşık oldu." dediler. 'Aşk bir garîb hâlettir. Kalbi yakar ammâ zarar etmez.
Selamun aleyküm dostlar;
Her şehrin bir sahibi vardır ve o sahipleri üzerinde yaşayanlar değil toprağın altında yaşayanlardır.
Sanırım bu güzel ve insanın içine içine işleyen bir çırpıda bitirmeye sanki yemin etmiş buram buram gönül ehli kokan kitabı özetleyen bir iki dize yaz deseler yukarıdaki muazzam cümle olurdu.
Fatih Duman'ın kârileri olarak üç harfli kitap serisi dediğimiz serinin en son çıkan kitabı Lâl' i de ( Bir Şemseddin Sivasî Romanı) en az İlk okuduğum kitabı Ene kadar etkiledi ve derin düşüncelerin, bu kadar da aşık olmak var mı gerçekten şaşkınlığının bende hasıl olmasını sağladı. Kitabın bir bölümünde Ene kitabından okuyup hakiki manada hayran kaldığım Aziz Mahmud Hüdayi hazretleri ile karşılaşması kalbimin bir kuş gibi küt küt atmasına neden oldu ve heycanimdan şaşkınlığımdan ne diyeceğimi şaşıp kaldım. İki kitabın ve iki büyük insanın benzer yönleri daha bir bağladı beni her iki kitaba. Buraya kadar düşüncelerimi dile getirdim üslup ve içeriğe gelecek olursam; içeriği şöyle ki, Bir gönül ehli olan Şemseddin Sivasî yi iki farklı şekilde yani bir yazarın dilinden bir de yeğeni Recep efendinin daha evvelki hikayesi de derin olan Lâl katibe yazdıkları ile tanıyoruz. Üslup ve dile gelecek olursak yine muazzam akıcılıkta ve kendini okutan Fatih Duman farkıyla da karşımızda kanlı canlı yaşıyormuş havasi veren bir üslubu ve dili var. Eğer okumak isterseniz mutlaka öneririm gönlünüz akıp gidecek çoğu yerde biz aynı cenneti mi istiyoruz diye sorgulayacaksiniz kendinizi buna hazır olun inşallah Allah'a emanet olun inşallah, dili ile değil gönlü ile konuşanlarsan eylesin Rabbim bizleri
N'eyleyeyim dünyâyı
Bana Allahım gerek
Gerekmez mâsivâyı
Bana Sultânım gerek
Ehl-i dünyâ dünyâda
Ehl-i ukbâ ukbâda
Her biri bir sevdâda
Bana Allah'ım gerek
Derdli dermânın ister
Kullar Sultânın ister
Âşık cânânın ister
Bana Sübhanım gerek
Fânî devlet gerekmez
Dürlü zînet gerekmez
Hak'sız cennet gerekmez
Bana Allah'ım gerek
Mecnun ister Leylâ'yı
Vâmık özler Azrâ'yı
N'idem gayrı sevdâyı
Bana Allah'ım gerek