96 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 hours
Eveet... Stefan Zweıg dört novelladan oluşan bir eserle; betimlemeler, psikolojik geçişler ve ruh tahlilleriyle dehşet içinde bırakan, son sayfaya kadar adeta elimi, kolumu, ayaklarımı bağlayıp, oto kontrol sistemimi tamamen ele geçiren, resmen esir eden bir kitapla benimleydi yine. Son sayfayı da az önce okudum. Kitabın kapağını kapattım ama
Mürebbiye
MürebbiyeStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202126.7k okunma
Merak işte...
Küçük kadınım, hapşıran bir kitabın düşen ilk cümlesinde buldum seni... Şiire bulanmış dudakların, kentimin garında dua satıcılığına çıkar gibi titriyordu... Şiirlerim, zina perdesinin arkasına saklanan tüm balıkları orgazm ediyordu ve sokak çocuklarına suç işletiyordu... Orospu bir ayaklanmanın ayrılık saatine sadakati sektiren, susturan, sakınan sevgili, sana ayrılık sonrası damatlık giyen ölü bir damadın delirmiş hatıra defterini evlat edinme hakkı armağan edeceğim, çaldığın rüyalarımda lüzumsuz sirtaki yapan kaç ceset canlanabilir ki şimdi ? Sustuğum zaman, kaç karınca konuşmayı öğrenir zulasında bilmiyorum ama bıçak da aşık olur mu kan'a onu merak ediyorum...
Reklam
-öğrenci yurtlarında, vakıflarda, derneklerde insan yetiştiren (!) arkadaşlara müthiş bir yüzücüydüm ben/ denizler ve balıklar konusunda bilmediğim yoktu / birçok ödül almıştım hayatım boyunca / gazeteler dergiler başarılarımı yazmıştı / televizyona bile çıkmıştım / ama şimdi utanç içerisindeyim hayatını kararttığım tüm balıklardan hepinizin
Benim kafam acayip bir dimağ taşıyor, Her dakika insanlardan uzaklaşıyor. Zaman zaman mağlup olsam bile etime, İnsan olmak dokunuyor haysiyetime. Büyük, temiz bir arkadaş arıyor ruhum, İşte rüzgar, şimdi sana sığınıyorum! Asaletin yeri yoktur gerçi hayatta, En asil şey seni buldum kainatta, Güneş gibi ne bin türlü ışığın vardır, Ne de süse, gösterişe baktığın vardır. Deniz gibi muamma yok derinliğinde, Bir ferahlık, bir saflık var serinliğinde. Bir dev gibi küçük, mızmız sesleri yersin, Allah gibi görünmeden hüküm sürersin.
Büyük, temiz bir arkadaş arıyor ruhum, İşte rüzgar, şimdi sana sığınıyorum! Asaletin yeri yoktur gerçi hayatta, En asil şey seni buldum kainatta,
86 syf.
·
Not rated
uzun süreli bir reading slumptan sonra sahiden içine çeken, merak ettiren bir kurgusu vardı. masal okumak zor iştir, yazmaksa daha zor. bunu nasıl başardığını bilmiyorum, yani tahayyül ediyorum elbette ancak yine de anlamakta çok zorlanıyorum. sabah kalk, erkenden müsveddelerle uğraş, yaz, sil, yaz, karala. yaz, at, yaz, üstünü çiz, yaz, bir başkasına okut, okut ama tavsiyesini ciddiye alma, al ama yine de kendi stilinden uzaklaşma, farklılığı da dene ama kendi imzandan uzaklaşma. tamamiyle basit bir yazımı var diyemeyeceğim. medusa üzerine kısmı için özellikle daha çok çalışması gerekiyordu, açıklıktan uzak buldum bu bölümü. ancak, asıl kitabın da ismini aldığı adı dilimin ucunda isimli masalı çok oturaklı buldum. masalın tüm belirleyici özelliklerine sahip ve çok daha olgunlaşmış bir yazı. ileride çocuğuma anlatmayı bile düşündüm. bana yazının ne kadar kıymetli olduğu fikrini doğrudan verebildi. karakterlere hayıflanıyordum, kızıyordum, üzülüyordum. ve masalın hak ettiği gibi sonunda mutlu oluyordum. bütün masallar mutlu bitmeli. neydi adı karakterlerin, adı dilimin ucunda, bulamadım ama aklıma gelince söylerim. en çok da o karakterlerin sonu mutlu bitmeliydi. ben şimdi gidip karakterlerin adlarını soracağım, aşçılardan, tavşanlardan, şehirdeki kanallardan, göllerden, insanlardan ve belki işte o görünmez kaf dağından. yoldayken unutmazsam yazacağım adı dilimin ucunda.
Adı Dilimin Ucunda
Adı Dilimin UcundaPascal Quignard · Sel Yayıncılık · 200577 okunma
Reklam
1,000 öğeden 701 ile 710 arasındakiler gösteriliyor.