Kırk yıl sonra olimpiyatlardan tek altın madalya olsun alamadan döndük. Anadolu’nun her yanına dağılan, ilçelere kadar varan kapalı spor salonları, stadyumlar, yüzme havuzları, tesisler ile sayıları milyona ulaşmış sporcu ordumuzdan, idarecilerden daha iyi bir netice beklerdik. Demek ki bunca yatırım bir rüzgâr estirememiş. Bu ülkenin
Ey nefsim! Deme: "Zaman değişmiş, asır başkalaşmış, herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder, derd-i maişetle sarhoştur." Çünki ölüm değişmiyor. Firak, bekaya kaybolup başkalaşmıyor. Acz-i beşerî, fakr-ı insanı değişmiyor, ziyadeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor, sür'at peyda ediyor.
Reklam
Bir Gece
Ondört asır evvel, yine böyle bir geceydi, Kumdan, ayın ondördü, bir öksüz çıkıverdi! Lakin, o ne hüsrandı ki: Hissetmedi gözler, Kaç bin senedir halbuki bekleşmedelerdi! Neden görecekler, göremezlerdi tabii; Bir kere, zuhur ettiği çöl en sapa yerdi, Bir kerede, mamure-I dünya, o zamanlar, Buhranlar içindeydi, bu günden de beterdi. Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta; Dişsiz mi bir insan, onu kardeşleri yerdi! Fevza bütün afakını sarmıştı zeminin. Salgındı, bugün şarkı yıkan, tefrika derdi. Derken, büyümüş kırkına gelmişti ki öksüz, Başlarda gezen kanlı ayaklar suya erdi! Bir nefhada insanlığı kurtardı o ma'sum, Bir hamlede kayserleri, kisraları serdi! Aczin ki, ezilmekti bütün hakkı dirildi; Zulmün ki, zeval aklına gelmezdi geberdi! Alemlere rahmetti evet şer-i mübini, Şehbalini adl isteyenin yurduna gerdi. Dünya neye sahipse, O'nun vergisidir hep; Medyun ona cemiyyet-i, medyun O'na ferdi. Medyundur o masuma bütün bir beşeriyet Ya Rab, bizi mahşerde bu ikrar ile haşret.
youtu.be/RvAe_tWJZpY?si=... "Âlemlerin Fahri Ebedisi elest meclisinde Allah'ın ilan ettiği aşk nağmelerinin 14 asır evvel Cebel-i Hırra'dan başlayan plaktaki aksinden ibaret bu plak, milyonlarca hafızın kafasındadır. Ne büyük müjde... O büyük meclisin tazeleneceğini bize yine Kur'an müjdeliyor. Müminler, mahşer tekrar aşk sohbetinin tekrar ihyasıdır. Resulullah'la karşılaşacağız."
Mevzu derin, konu gözlerin
KUNT VİDAR KARYELİİ ASIR KARAHANLI ARAL ÇAKIRCA ...
Osmanlı'nın ciddi borçlar aldığı dönemde bir yandan sarayların inşa edildiği de görülüyor. Bunlar zor zamanda yapıldığı için birtakım tenkitlere de sebep oluyor.. Yani devlet mekanizmasında bir çürümüşlük vardı diyebilir miyiz? Hayır, aslında o saray hikayesi o kadar mühim değil. Bu konuya tam vakıf olmadan, bazı detayları bilmeden konuşuyorlar. Şimdi. 19.Asır Topkapı Sarayı'nda yaşanmaz. Yani o çağlarda devletin evinin Topkapı Sarayı olması mümkün değil. O başka bir devrin kendine has, mütevazı estetiğidir. Hatta Topkapı'da çok hoş parçalar, bölümler var. Ama 19.asır devletinin evi Topkapı Sarayı olamaz. Onun için yapılan saraylar da aslında mütevazı binalar... Çarların yazlık sarayı gaibi olduğu söylenebilecek saraylar... Bu sebeple devletin maliyesi sarayla batmış demek pek doğru değildir.
Sayfa 81 - Timaş Yayınları
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.