Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
* Orhan Pamuk, Fransa'da konuştu.AKP hükümetini yerden yere vurdu" ifade özgürlüğünün önüne perde çektiler,medya kontrol altında, aşırı otoriter bir yönetim iktidarda, dürüst olup bu hükümeti eleştirmemek mümkün değil" dedi. * Bak sen şu PAMUK'a! * Halbuki, aynı Orhan Pamuk kısa süre öncesine kadar, AKP'yi yere göğe sığdıramıyordu, " Türkiye bu iktidarla çok zengin oldu, çok başarılı oldu, demokrasi güç kazandı " diyordu. * Peki neydi? Liboşların son kullanım tarihi dolmuştu, olan buydu...... ............
Sayfa 198Kitabı okudu
'Haçlı seferleri dönemi avrupa açısından hem ekonomik hem de kültürel alanlarda tam bir devrim başlatırken, doğuda bu kutsal savaşlar ve karşılığındaki "cihat", uzun yüzyıllar sürecek bir gerilemeye ve aydınlık düşmanlığına yol açar. her taraftan kuşatılan islam alemi kendi kabuğuna çekilir. ürkekleşir, hoş görüsünü yitirir, savunmaya çekilir, kısırlaşır; gezegen çapında evrim sürüp müslümanlar kendilerini bu gelişmenin iyice dışında kalmış hissettikçe de söz konusu tavırlar kökleşir. Bundan böyle ilerleme, "öteki" anlamına gelmektedir. modernizm "öteki" dir. Kendi kültürel ve dinsel kimliğini batı 'nın simgelediği bu modernizmi yadsıyarak ifade etmek zorunlu muydu? Yoksa tam tersine kimliğini kaybetme riskini göze alıp kararlı bir biçimde modernleşme yoluna girmek mi gerekirdi? Ne Iran ne Türkiye ne Arap dünyası bu ikilemi çözmeyi başarabildi; bugün hala cebri batılılaşma evreleriyle, yabancı düşmanlığı rengine de bürünen aşırı gericilik evrelerinin birbirlerini, çoğunlukla da şiddet yüklü birbiçimde izlemelerinin nedeni ise bu çözümsüzlüktür."
Reklam
140 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İsmet İnönü - Bülent Ecevit'in CHP'nin çok partili hayata girdikten sonra kullandıkları bir terim Orta'nın Solu. Ancak Ecevit Ortanın solunu çok iyi özetlemiş. Ne aşırı solcu ne de sağcı. Türkiye'nin çözümlenemeyen sorunlarının çözümleri belki de bu kitaptadır.
Ortanın Solu
Ortanın SoluBülent Ecevit · Bankası Kültür Yayınları · 2009151 okunma
Bazı tarih kitapları, Mustafa Kemal Atatürk’ün rakıya aşırı düşkün olduğunu, bu nedenle öldüğünü yazar. Doğru değildir. Atatürk, aşırı dozda Türkiye’den ölmüştür. Türkiye Cumhuriyeti’ne olan ilgisi öyle şiddetli, öyle güçlüydü ki, sonunda kendini yiyip bitirdi.
311 syf.
7/10 puan verdi
1886 yılında yazılmış, 1895 yılında yayınlanmış olan roman alafranga züppe tipiyle alay edenlerdendir. Ahmet Mithat Efendi'nin Felatun Bey ve Rakım Efendi kitabındaki Felatun bey karakteri ile Araba Sevdası'nın Bihruz bey karakteri arasında bir benzerlik hemen göze batmaktadır. Özel hocalar tutularak eğitim almış, şımartılmış bir karakter Bihruz; araba sevdası, süslü kıyafetler giyme ve aşırı derecede Fransızca konuşma merakı ile karşımıza çıkmaktadır. Roman içerisinde karakterin konuşmalarında Fransızca kelime geçmeyen cümle yok gibidir. Alafranga hastalığı, batı hayranlığı maalesef bu karakterlerde bize aktarıldığı gibi bu topraklarda yaşanmış ve halen yaşanılmaktadır. Berna Moran, Recaizade Mahmut Ekrem'in bu kitapta iç konuşma yöntemi ile birlikte Türkiye'de ilk kez bilinç akımının kullanan yazar olması sebebiyle bu romanın özellikle üzerinde durulması gerektiğini ve birçok eleştirmene göre iç konuşma tekniğinin bir anlatım yöntemi olarak sürekli kullanıldığı ilk roman Edouard Dujardin'in 1887'de basılmış olan Las Lauries Sont Coupes'si kitabı 1887 yılında basılmış olup Araba Sevdası 1886 yazılmıştır ve Recaizade romanı baştan sona iç konuşma tekniği ile yazmasa da bir anlatım yöntemi sayılacak kadar çok kullanmıştır. Bu da Recaizade'nin kullandığı tekniğin taklit olamayacağını açıkça gösterir der. Bihruz karakterinin iç konuşma bölümlerini yazar gerçekten çok başarı ile sunmuştur. Yazarın başarısını Berna Moran’ın incelemesini okuduktan sonra daha iyi anladım.
Araba Sevdası
Araba SevdasıRecaizade Mahmut Ekrem · İletişim Yayıncılık · 201425,1bin okunma
304 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bırakın bu olumsuz yazıları!. Her kitap değerlidir.Ozellikle'de bunu bir Türk yazıyorsa. Amerikalı ya da Avrupalı yazarların o aşırı güç gösterişli kitaplarını da okudum.Burak Turna ve Orkun Uçar içimizdeki milliyetçilik duygularını ayaklandıran oldukça akıcı ve güzel bir kitap yazmışlar.Tebrik ediyorum. Kitapta da bahsi geçen ''Bor'' gerçeğinin savaşa sebep olma ihtimali hep vardı.Okurken gözlerimin dolduğu oldu.Tarafsız okumanın çok olası olduğunu sanmıyorum.Kitabı bir günde bitirdim ve doymadım.
Metal Fırtına 1 - ABD'nin Türkiye'yi İşgali
Metal Fırtına 1 - ABD'nin Türkiye'yi İşgaliBurak Turna · Timaş Yayınları · 20165,3bin okunma
Reklam
Stalin, Türkiye ve İran’ı özgürlüğünden yoksun bırakmaya ve onları Sovyet bloğuna katmaya çalışmıştı. Birleşik Devletler’in kararlı davranışı onu engellemeye yardımcı oldu. Bundan dolayı Türkler ve İranlılar müteşekkirdir. Birçok kişi Amerikalılara ve onların ülkesine karşı aşırı bir hayranlık besler. Türkiye ve İran, Amerika’nın dostları haline geldiler. İşte “iktidar üçgeni”nin temelleri burada yatar.
Sayfa 104 - İletişimKitabı okudu
115 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bir kaç saat içinde okunabilecek akıcı, yormayan bir kitap. Atatürk ve devrimlerinin ülkeye kattıkları, eğer Atatürk yaşasaydı yapacağı devrimleri, gerçek solcularda olması gereken özellikleri, aşırı solcuların yaşadığı açmazları ve Türkiye pratiğinde neden başarılı olamayacaklarını mükemmel bir şekilde anlatıyor. Ayrıca halka rağmen reform yapılamayacağını, yapılsa bile başarılı olamayacağını çok etkili bir şekilde işliyor. Kitabın 1969 yılında yapılan bir konuşma olmasına rağmen, yapılan tartışmaların hala günümüzü ilgilendirmesi çok şaşırtıcı geldi bana. Ancak bu sorunlara Bülent Ecevit'in ürettiği çözümlerin hala geçerliliğini koruması ise, Bülent Ecevit'in ne kadar büyük bir devrimci ve devlet adamı olduğunu gösteriyor.
Atatürk ve Devrimcilik
Atatürk ve DevrimcilikBülent Ecevit · İş Bankası Kültür Yayınları · 200986 okunma
256 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Adı korkutmasın kimseyi. Öyle Redhouse gibi kamera şudur senaryo budur diye soğuk soğuk anlatan bir İngiliz mürebbiyesi değil; Adile Naşit’in kıkırdamasını duyacağınız kadar sıcak, sinema ile beraber nefes alan çook özel terimler bulunduran, 102 yazarın oluşturduğu samimi bir çalışma karşınızdaki. “Nereden bileyim sevindiğini, hadi bir takla at da göreyim” anlayışına sahipler için 252 terimden bir çırpıda akla gelenleri örnek vermek gerekirse: Deli Yusuf’un Arabası, Dilber Ay’ın Tekmesi, O Biçim Sinemalar, Tamba Tumba Esmer Bomba , Mektupla Artistlik Okulu ve (en bombası tabi ki) Tarkan’ın Diz Üstü eteği… Sinefil olacak kadar sinema tutkunu veya Ofsayt Osman “Bu da mı gol değil Hakim Bey” dediğinde “gooool” diye bağıracak kadar güzel bir abimiz/ablamız olmanıza da gerek yok. Sadece, Ekranda Danyal Topatan, Nubar Terziyan veya Hüseyin Baradan’ı gördüğünüzde hemen zaplamıyor ve yüzünüzde oluşan hafif gülümsemeyle birkaç dakika da olsa kumandayı bırakabiliyorsanız , bu kitabın aradığı okuyucu sizsiniz. [ İdda ediyorum kitap boyunca iki filmin subliminal reklamı yapılmış. Aşırı şekilde, Gurbet Kuşları (1964) ve Vesikalı Yarim ( 1968) filmlerini seyretme isteği var içimde. Bakalım size ne olacak…]
Altyazı'nın Gayri Resmi ve Resimli Türkiye Sinema Sözlüğü - 150. Özel Sayı
Altyazı'nın Gayri Resmi ve Resimli Türkiye Sinema Sözlüğü - 150. Özel SayıAltyazı Dergisi · Boğaziçi Üniversitesi Mithat Alan Film Merkezi · 201519 okunma
418 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
57 günde okudu
Amerikalı genç kadın Rose, ABD'de Ermeni kökenli bir Amerikalı ile evlidir. Ailenin ilk kuşak yaşlıları tehcir sonrasında Türkiye'den ABD'ye göç edip San Francisco'ya yerleşmiştir. Çiftin Armanuş adını verdikleri bir kızları olur, ama Ermeni ailenin aşırı baskı ve müdahalesi sonucu kısa sürede boşanırlar. Rose bu boşanmayı hazmedemez, kocasının ailesini suçlu bulur ve onlardan intikam alma arzusu tutku haline gelir. Bir Türkle beraber olmasının en iyi intikam yolu olacağını düşünür, çünkü Ermeni aile Türklere karşı tarihten kaynağını alan büyük kin ve nefret duygularıyla doludur.
Baba ve Piç
Baba ve PiçElif Şafak · Doğan Kitap · 201215,7bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.