Bir solukta okuduğum, bazı yerlerde hayret içinde kaldığım, sonunda ağladığım hüzünlü hissettiğim bir kitap oldu...
Sosyal farkı çok acımazsızca anlatan bir kitaptı. Soyluların halkı nasıl ezdiğini hatta öldürmekte de rahat olduğunu ele almış. Gayet akıcı bir şekilde ilerleyen kitap; ileriki bölümlerde halkın ayaklanmasını, ihtilal sonucu
Öncelikle kitabın ilk sayfalarında çevirmeni İlknur Özdemir'in muhteşem bir sunuşu var. Çevirmenin burada belirttiği gibi yazarın bu kitabı kısa ama son derece yoğun bir roman. Romanın fonunda zor günlerde yaşanan bir aşk hikayesi olmasına rağmen ana temasında Enver Sedat dönemindeki Mısır'ın toplumsal, siyasal ve ekonomik durumu üzerine yazarın gözünden sıkı bir eleştiri bulunuyor.
Kitabı okurken çoğu nokta maalesef güzelim ülkemizin ekonomisinin de o günlerdeki Mısır'a yakın olduğunu hissetmekten kendimi alamadım. Şuan Elvan ve Randa'nın durumunda olan binlerce Türk genci olduğundan eminim. Aslında ülkemizde evlilik yaşının giderek artmasında ekonominin çok büyük bir etkisi var. Tabi sosyal medya aracılığıyla her şeyin en iyisi herkeste olmalı diye bir algıda yaratılıyor.
Neyse son olarak bu kitap neden bu kadar az okunmuş anlam veremedim. Okuyun okutturun.
Mesih Nefesli Aşk/ İmam Humeyni
Kitabın yazarı hakkında bir kaç satır yazı ve Wikipedia okumam dışında pek bilgim yok, inşaallah
Suat Serenkili Hocamla sözleştik, uzun uzun dinlerim kendisinden...
Esenyurt'a İlk atandığım sene, okul kantininde bir abla kitaplara karşı ilgimi görmüş olmalı ki sürekli kitap hakkında konuşmak istiyordu
Sevgili Kitty
*Biri üzerine çok geliyorsa seni sürekli küçük düşürücü hareket ve söylemlerde bulunuyorsa ona vakit kaybetmeden cevabını vermelisin. İçinde kalıp da sana yük olmasın.
*Her zaman gözlemler yap ve bunları not al, hem çevreni eleştirmeni hem de olanları daha iyi anlamanı sağlayacaktır.
* Bu hayatta herkesten bir tane var o yüzden başkalarının dediklerini (keşke ona buna benzeseydi, onun gibi olsaydı ) boşver ve kendin ol, sen kendin olduğunda daha güzelsin.
* Hayatta hep sana yardımcı olacak birilerini bulamayabilirsin. Bu nedenle kendinin en iyi arkadaşı ve en iyi yardımcısı olup, bir şeyleri kendin yapmaya çalış.
* Saklanıyor da olsan kişisel ihtiyaçlarınız hiç bitmiyor.
*Her zaman ikinci bir B planınız mutlaka olmalı.
*Tüm olumsuzlukların içinde insanın içinde az da olsa bir aşk , hoşlantı kıpırtısı olması ya da ergenliğin verdiği bu heyecanın bu şekilde düşünülmesi umut vadediyor.
*Anne kendisini ve evdekileri bol bol eleştiriyor.
✓ Kitabın ortalarında Anne ve Peter' in yaşadıkları duygular üzerinde çok durulmuş ancak sonlarında hiç bahsedilmemiş.
✓Aile içi ilişkilerden bahsedilmiş bu güzel bişey ama aynı cümlelerle çok fazla tekrara düşülmüş. Bu kısmı biraz sıkıcı olabilir.
✓Anne'in annesinin duygu ve düşüncelerine çok önem verilmemiş. Fazla pasif kalmış.
Hatırla elini tuttuğum ilk ânı. Hiç görmediğim bir okyanus susmuştu saçlarında. Yanaklarında dingin bir uğultu, dalgın bir akşam vardı bakışlarında.
Zamanın ipi koptu. İnsan hep aynı yerde yanlış yapar. Durup bir sabaha bakarsın, avuçlarında bir elin anısı. Unutmanın bile bir adı vardır.
Beni bu şehirde böyle üşüten şey, serçelerin altında
Sadece bir anlığına aklı başına gelen Ruth, bu aşk olmalı, diye düşündü. Aksi takdirde utanç verici bir şeydi bu. Bu aştan başka bir şey olamazdı. Kollarını beline dolamış ve dudakları dudaklarına yapışmış bu adamı seviyordu.