Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Selamlar ben Leyla
Elizabeth Hoyt'un kalemiyle lise dönemimde tanışmış ve her zaman çok sevmişimdir. Aradan yıllar geçmesine rağmen ende aynı duyguları uyandırması çok hoşuma gitti. Bu kitabı normalde Prens Serisinin ikinci kitabı fakat konular arasında bir bağlantı olmadığı için gönül rahatlığıyla tekli kitap olarak alıp okuyabilirsiniz. Gelelim kitabımıza; Yaşadığı dönem itibarıyla Leydi Georgina Maitland varlıklı bir toprak sahibidir ve topraklarıyla ilgilenmesi için kahya Harry Pye'ı tutar ve kendisini ondan hoşlanmaktan geri tutamaz. Aynı zamanda etraftaki köylülerin önemli bir geçim kaynağı olan koyunları öldürülmeye başlar ve kendisini yakışıklı kahyası ile bir soruşturmanın içinde bulurken aralarındaki aşk alevlenmeye başlar. Kitapta geçen zengin kız fakir oğlan klişesi arada beni gıcık etti fakat çok takılmadım. Harry'i tek başına pek fazla sevemedim ama Leydi Georgina ile bir araya gelince kesinlikle uyumlu bir çift olduklarını gördüm. Adam, kadın olmadan pek bir işe yaramıyor. Leydi Georgina ise yaşadığı dönemin tabularına meydan okuyan, dik duruşlu bir leydi ve onun bu özellikleri onu daha çok sevmemi sağladı. Yazarın dili oldukça akıcı ve kitap yetişkin okuyucular için şimdi çıkan kitaplarda bunu belirtiyorlar fakat eskiden böyle değildi. Masum masum kitabı okurken çattt diye önünüze yatak odası sahnesi çıkıyordu. Gençler bilmez jdjdj.
Ben kitabı çok sevdim eğer sizde historical romansları seviyorsanız bir şans vermenizi tavsiye ederim.
İlişkiler ve Evlilik Üzerine
Evlilik zor zanaat, iki kişi arasında kalsa yine bir nebze idare edilir de bir de sorumluluğun tavan yaptığı çocuklar işin işine girince iş iyice girift bir hal alıyor. Kadın karakterlerin birbirlerine mektuplarıyla sevgi, aşk ve evlilik mefhumları irdeleniyor.
(spoiler)
“Eğitim gören insanın mükemmel olacağını sanıyordum.” ifadesi ile başlayan mektupta karakter hususları gözden geçiriliyor. Evliliğin geçim kaynağı olarak görülmesi konusu masaya yatırılıyor. Sadece evlilikle bitirilmiyor, tartışmalar, alınan eğitimler ve öğrenimin faydası üzerine de tartışılıyor:
“Öğrenim, dersler niçin?” diye soran sözlerinize de derim ki: İnsanın kendisinin tam insan olması, insanlığı anlaması, içinde yaşadığı dünyayı öğrenmesi için, yani kendimiz için değil mi?
“Levâyih-i hayat bu mutlu tablodan ibaret değildir; çeşitlidir, rengârenktir. Sizi gördüğümüz gibi başka türlülerini de görüyoruz.”
Konu üzerinde iyi düşünmek, iyi değerlendirmek lazım. Puanım 4/5
Uzun zamandır böyle sıcacık, bilindik bir hikâye okumamıştım. Aziz Bey Hadisesi, Ayfer Tunç 'un okumuş olduğum ikinci kitabı. Hikayemizi kısaca özetleyecek olursak.
Hikayemiz Aziz Bey 'in gençlik yıllarında Maryam adlı bir genç kıza aşık olmasıyla başlar. Yapı bakımından ailesine dahi boyun eğmeyen Aziz Bey'in aslında ne kadar da
6/10 puan verdi
Kürk Mantolu Madonna, Türk Edebiyatı'nın öncü yazarlarından biri olan Sabahattin Ali'nin başyapıtlarından biridir. Yazar kitapta Raif Efendi'nin içsel yolculuğunu aşk ile sarıp sarmalayarak okuyucuya sunmuştur. Okunduğunda uzun süreli izler bırakan, mutlaka okunması gereken bir kitap ve aynı zamanda psikolojik tahliller, betimlemeler açısından çok tatmin edici.
Kitap, Rasim'in işini kaybetmesi ve iş arayışına koyulmasıyla başlar. İş aradığı bir gün, eski arkadaşlarından Hamdi ile karşılaşır ve ondan yardım ister. Nitekim Hamdi, müdürü olduğu işyerinde bir iş teklif eder. Rasim, utana sıkıla da olsa bu teklifi kabul eder. Raif Efendi denen yaşlı, sessiz, sakin bir adamla aynı odada çalışacaktır.
Raif Efendi çok az konuşuyor, kendisine verilen çevirileri titizlikle yapıyor ve boş zamanlarında masasının çekmecesinde duran bir kitabı okuyordur. Raif Efendi'nin hastalanıp işe gelmediği günlerden birinde, yapılacak bir çevirinin ona ulaştırılması gerektiğinden Rasim, Raif Efendi'nin evinin yolunu tutar.
İçeri adımını atar atmaz, Raif Efendi'nin içine kapanıklığının sebebini anlamıştır. Bu zavallı, yaşlı adam oldukça kalabalık bir evde sürekli ezilmektedir ve üstelik bu kalabalık ailenin tek geçim kaynağı Raif Efendi'nin üç kuruşluk maaşıdır. Lakin bu defa Raif Efendi çok hastadır. Rasim'den iş yerindeki çekmecesinden eşyalarını getirmesini rica eder. Asıl hikaye, Rasim'in çekmecedeki kara kaplı defteri bulup okumasıyla başlar. Okuduktan sonra defteri yakacağına dair Raif Efendi'ye söz verir. Defter, Raif Efendi'nin hayat öyküsünü anlatmaktadır:
......Karabibik.....
Karabibik isimli kahramanımız köyde kızıyla yaşayıp, yaşam mücadelesi vermektedir. Tek geçim kaynağı, elinde kalan az bir tarlası ve ödünç aldığı öküzlerdir. Yazarın 1880 yılında yayınlanan, köy hayatını, yoksulluğu ve kırsal kesim gerçeğini anlatan eseri. Okuma-yazmanın olmadığı, tarım ve hayvanlardan başka geçim kaynağı olmayan köy hayatını anlatan bu kitapta, eski kelimeler fazlasıyla kullanılmış. Ben okurken zorlanmadım ve konu olarak çok sevdim ama gençler bu kitabı anlamayabilir ️
......................
.......Sevda......
Kitabın kapağında yazmasa da içinde ‘Sevda’ isimli bir hikaye daha var. Bu hikayede de Fettah isimli kahramanın sevdaya tutulması ve arkadaşlarıyla bu konu üzerine sohbetleri anlatılmaktadır. İçinde aşk ve sevdaya dair bir çok sözün olduğu bir hikaye. Keyifli okumalar.
“Ey aşka tutulanlar! İçinizde hangi kahraman vardır ki, sevdiğinin sade yüzüne bakmakla yetinsin de elini eline bile değdirmesin.”
“ Genç oldup da başından aşk veya sevda geçirmemesi mümkün değil fakat vehham olmayanlar bu mutluluğun farkında bile olmazlar. “
*******
#okudumbitti #bloghemsire
#kitap #kitaplar #kitapönerisi #kitapyorumu
Dostoyevski'den farklı bir öykü kitabı okudum. Dostoyevski'yle tanışma kitabı Suç ve Ceza olan ben için farklı ama keyif verici bir deneyimdi.
Benim okuduğum kitap içerisinde iki tane öykü barındırıyor. Beyaz Geceler ve Yufka Yürekli. İki öyküyü de çok beğendim ancak en beğendiğim öykü Beyaz Geceler oldu. İki öykünün de konusundan
448 syf.
7/10 puan verdi
Yorumu zor ama güzel bir kitap fakat arka kapağa göre beklediğim gibi değildi çünkü arka kapak biraz abartılmış, içinde bildiğimiz anlamda aşk,saray hayatı ve entrikalarından ziyade Nell'in dram yüklü yaşamı anlatılıyor. Küçük yaşta daha iyi bir hayatı arzulayarak evden ayrılır, tek geçim kaynağı bedenidir ki sahneler epey ayrıntılı ve çok, bu süreçte kendini tanıma ve keşfetme sırasında kıvrak zekası ve tiyatro aşkı ile kendini sahnelerde bulur. Ve yaşamı sürekli seçim yapmak zorunda kalmasıyla sürer gider.Okumaya alıştığımız tutkulu aşktan daha ziyade hayatta kalma ve yaşamını devam ettirme mücadelesini anlatmış yazar ve dönemi güzel yansıtmış.
