Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.11
Aşk ve Gurur, Jane Austen'in kaleminden okuduğum ilk eser. Klasikleri okumak benim için her zaman biraz daha zor bir şeydir. Aşk ve Gurur'da da bu zorluk ile karşılaştım fakat buna rağmen iyi ki okumuşum dediğim bir eser. Kitapta çok olağanüstü bir durum yok, İngiliz edebiyatında sık rastlanan "sıradan insanların günlük yaşamları"nı konu edinen bir romandı Aşk ve Gurur. Elizabeth'in samimiyeti, Bay Bennet'in şakaları ve Jane'in sıcakkanlılığı ile içimizi ısıtan; Bayan Bennet'in bencilliği, en küçük kızlarının aklı havadalığı ve bazı komşuların komşuluk görevleri ile de bize gerçek yaşamı anlatan güzel bir kitaptı. Kitapta şikayetçi olduğum tek konu şuydu; kitabın başında asla sonunda olacakları tahmin edemedim, kalın da bir kitaptı ve sonuna kadar Darcy ile Elizabeth'in aşk ve gururu ile mücadelesini okuduk, (SPOİLER) kitabın sonunda okurlar tarafından beklenmeyen bir evlilik gerçekleşti ve bence kitabın devamı olmalı ve o devamda Darcy ve Elizabeth'in aşkı okunmalıydı. Ama her şeye rağmen güzeldi:)
“Her şey duman ve buhar”
Her şey sürekli değişiyor, sürekli yeni biçimlere bürünüyor, olaylar büyük bir hızla birbirinin ardı sıra koşuyor ve her şey iz bırakmadan, ama bir sonuca da varmadan yok oluyor. Herşey bir duman gibi uçup giderek bir toz bulutu gibi dağılarak kayboluyor. Geçmiş dumanlaşarak küle dönüyor. Turgenyev, dumanlaşıp yok olmuş her ne varsa bunların
2.Dünya Savaşı ile ilgili okuduğum kitapların sayısını artık bende unuttum. Her birinde ayrı zulüm, vahşet ve tüyler ürperten toplama kampı hikayeleri. Bu kitabı diğerlerinden ayıran unsur Sanat. Kristy Cambron bu kitabında aşk hikayesinin yanısıra sanat, cesaret ve inancın gücünü kaleme almış. Kitap Adele ve Vladimir buruk aşkını geçmiş ve günümüz arasında geçişlerle anlatıyor.
Günümüzde Resim sanat Galeri sahibi Sera James'in çocukluğundan beri peşinde olduğu tabloyu bir müzayededen satın alır. Üzerinde saçları kazılmış, kolu numara dövmeli, hüzünlü bakan gizemli kızın sırrını öğrenmek için harekete geçer.
1942 Viyana
Adele, yüksek rütbeli Nazi subayının kızıdır. Aynı zamanda Viyana filamoni orkestranın ünlü keman virtüozudur.
Vladimir, sıradan bir tüccarın oğlu ve aynı orkestrada cellisttir.
Ikiside hristayan olduğu halde birlikte olmaları Adele'nin ailesinin statüsü sebebiyle imkansızdır. Bu vahşete sebep olan subay ve askerlere keman çalmak yüreğini sızlatır. Bu duruma fazla kayıtsız kalamaz. Viyana' daki çaresiz insanların kaçmasına yardımcı olur. Ancak bu eylemi ortaya çıkınca kendi babası tarafından acımasızca Aushwitz - Birkenau toplama kampına yollanır. Burada hayatta kalması için yapması gereken tek şey vardır. Her şartta keman çalmak....
Bu tür dönem kitaplarına ilginiz varsa, elinizden bırakmayacağınız bir eser.
Kitapla kalın
//KİTAP TAVSİYEM
_ALINTILAR
_Odun sobasının çıtırtısını gönderirdi selam olarak
Ve hep kar yağardı yüreğine
Bir ısınıp,bir üşüyerek...
_Bütün masallar mutlu sonla bitiyordu.Keşke masallar orada bitmeseydi.Mutlu bir sonun nasıl yaşanacağını da anlatsalardı...
_Sevilmek ve güvenmek istiyorum...
_Loş ışıklar,gerçeğe iyimserlik veriyor...
_En umutsuz
//KİTAP TAVSİYEM
"Kurşun Asker"
_Alıntılar
_"İyi şeyler üç kez olur ..."
_"Ah! O sevimli kız şimdi yanımda olsa, bundan iki kat koyu bir karanlığa bile aldırmazdım!” (sevdaya bakkkkHeyyt uleyynn diyesi geliyor insanın)
_Kurşundan kalbi kızı görür görmez eridi sanki...(kalbi etten olsa ne olcak,içi taşsa,hey yawrum
·
Puan vermedi
"Bütün mutlu ailer birbirine benzer, her mutsuz ailenin mutusuzluğu kendine göredir"
Cümlesi ile beğendiğim en iyi giriş cümlesine sahip kitaplardan biri Anna Karenina, 1062 sayfa olan bu kitabı ben 13 günde bitirdim. Kitabın kalın olması sizi korkutmasın, bana göre akıcı bir dil ile yazılmış, anlatımı güzel ve olay örgüsünün merak uyandırıcı olması kendini okutturuyor. Kitap sadece Anna'nın aşk hayatından ibaret değil, aşk hayatından daha fazlası.Kitabı bitirdikten sonra gözyaşlarımı tutamadım kesinlikle beklediğim bir son değildi, kitaptan sonra derin bir boşluğa düştüm diyebilirim. Ben bu kitabı okurken çok keyif aldım, şimdiye kadar okuduğum kitaplar içinde ilk 10'a girer. Kitaptan hemen sonra filmini izlemek ise sanki kitap okurken kafamda canlananları beyaz perdeye kendim aktarıyormuşum gibi bir hissiyat verdi bana.
