Her insanda pek çok duygu durumu faal olmasa da öz olarak mevcut.Magmamızda derinlerde uyuyor. Başkaları, bize baktıklarında hissettikleri şeyle ve elbette bu hislerin yarattığı etkiyle o uykudaki, o mevcudiyeti muğlak Özleri açığa çıkarıyor. Ezcümle,kimse ben şöyleyim,ben böyleyim diye tanımlanmamalı kendini.
Merhamet yakama yapışmıştı, elimi kolumu bağlıyordu.
Reklam
Konuştuğumuz kelimelerin dünyası ile yazdığımız kelimelerin dünyası arasında, sözlü dil ile yazılı dil arasında, ne aşılmaz bir uçurum var aslında.
Hayata teslim olmayı bilmezsen, yaşamak çok zor. Ondan gelene kapını kapatmayacaksın, ki zaten sen kapıyı kapatsan o pencereden girer, hiç fark etmez.
Ruhun en derinlerine nakşolan acının, dışarıdan bakıldığında görülmese de, kokusu alınabilen bir şey olduğunu düşünmüşümdür hep.
Reklam
"Sevmek somut bir şeydir..." dedi bir gün bana."Elle tutulur, gözle görülür... İşte o kadar somut bir şey... Sevmek, sevdiğini psikolojik ve fizyolojik olarak rahat ettirmektir. Onun arzularında boşluk bırakmamaktır. Ama sen beni çok yalnız bırakıyorsun."
Bazı bedenlerin birbiri için yaratıldığını ve bu bedenlerin buluşmasının her zaman mümkün olmadığını, hatta bu mutlu tesadüfün bazı insanları hiç bulmadığını kim inkar edebillir?
"Yaşadığın anın içinde kendini yetişkin sanıyorsun. Halbuki üzerinden yıllar geçtikçe, hafızanın fotoğrafhanesindeki karelere baktıkça, insanın burnunun direği sızlıyor, hayata ve kendisine karşı içi merhametle doluyor. Meğer çocukmuşuz hep..." 
Reklam
"Belki de ruh denen, karanlığa,  dibe doğru uzanan derin bir kuyu değil; gittiği her yöne doğru çatallanan, pek çok irili ufaklı yola bölünerek labirentler şeklinde dibine, dikine, verev, döngüsel, yatay, karmaşık yollar izleyen, başına buyruk sarmal bir kuyuydu."
"-Neden kendine yeni bir hayat kurmadın?  - Kuramadım Ziya. Kuramadım işte. Ben herkeste sende olmayanları aradım. Sende olmayanları bulduğumda da, sende olanların hasretiyle yandım." 
483 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.