Ben nur diyorum, sen çamur anlıyorsun, ben seni aşka davet ediyorum sen beni ateşe salıyorsun. Gerçi hoş ateşinde yanmak da var yazgımda; ama yaktığın ateşlerden büyük ateşlerde yanmaya yan çizeceksen ben niye yanayım. Ben aşk diyorum sen " aşk olsun " diyorsun. Ben gönül diyorum sen gölgelerin peşinde yol alıyorsun. Uslan artık yüreğim, bir derdim olmalı ki bin dermana değişmeyeyim. Şimdi söyle sen dert misin ?
Ben gönül diyorum, sen gölgelerin peşinde yol alıyorsun. Uslan artık yüreğim, bir derdim olmalı ki bin dermana değişmeyeyim. Şimdi söyle, sen dert misin?"
"Aşk, aklın hesaplarına takılmaz." diyerek devam etmişti babası. "Pervâsızdır, geniş ufukludur, sınırsızdır... Aşığın da öyle olması icap eder... Aşık adam yılmaz, canını sakınmaz, üzülme, utanma nedir bilmez. Değirmen taşının altına girmiş gibi ezilip unufak olur da 'bunaldım' demez. Aşık, aklını çöpe atıp 'Aşk bana yeter' diyen adamdır. Tahammül kelimesi yoktur onun lûgatinde; tepeden tırnağa rızadır, kabuldür... Aşık budur kızım... Sen de bu musun? Başına bir sürü dert, illet gelecek bu saatten sonra ve sen tahammül etmeyecek, 'ne olacaksa o olur' deyip her geleni aşkın meyvesi gibi derecek, toplayacak, kucaklayacaksın... Son defa soruyorum; aşık mısın kızım?"
"Ben 'aşk' diyorum, sen, 'aşk olsun' diyorsun. Ben 'gönül' diyorum, sen gölgelerin peşinde yol alıyorsun. Uslan artık yüreğim, bir derdim olmalı ki bin dermana değişmiyeyim. Şimdi söyle, sen dert misin?"
İster matematik öğretmeni olun, ister nükleer tıp anabilim dalı başkanı, isterse de il müftüsü, yanınıza gelenlerin size bahsedecekleri illa bir dertleri olur ve o dert şöyle bir ortak paydada buluşur kimi zaman; ”Kardeşim iyi misin, hayırdır neyin var?” ” Misafirin çocuğu gibiydi adeta… Geldi, dağıttı ve gitti. Sesimi bile çıkaramadım.” ”Anladım, aşık oldun.”
Beşerin temeli, bir küçük cenin,
Can vermeye, gücü yetmez kimsenin,
Kâinat denilen, dev değirmenin.
Suyu nerden gelir, farkında mısın?
Yıldızlar, bir adım yolundan şaşmaz.
Dağlar haddin bilir, denizler taşmaz.
Karıncanın yükü, boyunu aşmaz.
Bunca dengelerin, farkında mısın?
Bu dünya; uzunca bir yolun başı.
O mezar dediğin, bir