dön kendine, anlarsın; yıllar boyu çâresiz
olmak ne kadar acı karanlık bir kuyuda
birer birer kapanır güneşin perdeleri
kaybedersin bir daha dönmemek üzere geri
Aşk Ölümcül Bir Hülyadır
Hülya tatlı bir andır
Süzülür dibine selvi ağaçlarının
Zambakların, sevda çimenlerinin.
Dağlarda duman duman tütüyor sıla
Sıla da garibin omuzlarına
Güvercin gibi konan
Sadağında mumçiçeği serzeniş
Yanılgı mı ağlatır insanları, sevda mı
Perde açılınca gök bulut bulut sel olur
Nasıl bulurum seni, çilekeş yollarda mı
Âh, yüzün dost, ellerin neden bana el olur