Sarhoşluğum büyük bir hakikattır Gönlümde ki küheylan gayet firari dişleri kırılmış bir dramı alkışlıyorum ağzımin içinde irdelenip duran adın ile yüzüm sensizlikten kanla kapanmış Kokunu ararken ugradigim son otogarda Son otobüsü kaçırmış , çırılçıplak sana koşuyorum,sana varamamak ne hazin şimdi ölüyorum kalbinle bakarsan bağrıma görürsün..Korkma içinde senin olduğun kalbi ölümden azat etmiş rahman kime yazarsan yaz nasihat değil de vasiyettir bazı aşklar. Geceyi tokatlıyorum uyku Sersemligiyle ben ne zaman herkesten kaçsam İcimdeki çocuğun cennetinde kovulmuş buluyorum,sana muhtaç bir halle şimdi sarhoşum ve ayılmak istemiyorum. Sayın zihnimin sakinleri aşk/sız kalın Allah belanızı versin
Steinback'in Aşk Otobüsü'ne binmeden önce, onun fikirlerinden birini buraya teyellemek istiyorum: ''Biz insanlar, tek yaratıcı mahluklarız, yaratma için de bir tek aracımız vardır: İnsanın kendi kafası, kendi ruhu. Hiçbir şeyi iki kişi yaratmamıştır. Ne musikide, ne resimde, ne şiirde, ne matematikte, ne felsefede ortaklama bir iş yapılmış değildir. Bir kere yaratma mucizesi oldu mu, ondan sonra insanlar bir araya gelip onu kurarlar, geliştirirler ama, kalabalık hiçbir zaman bir şey icat etmemiştir. Değer bir adamın tek başına düşünen kafasındadır.''
Reklam
İlk dersine girecekti. Elini kapının koluna atmış öylece bekliyordu. Heyecanının, bir sürpriz yapmasından korkuyor, derin derin nefes alıp veriyordu. Yaşayacakları, önceden çekilmiş bir film gibi zihninde canlanıyordu. İçeri atacağı ilk adımda, hafif gürültülü ayağa kalkacak çocuklar, ilk cümlesi, onlarla tanışma anı, onların tek tek ayağa kalkıp
Ayrılık ayracı
Bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğun Bir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadın Gökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendi Ve ne kadar az konuşur olduk günboyu Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor Tam da susuşların birbirine eklendiği yerde Ezberlenecek hiçbir şey yok bu dünyada Kirletilmemiş bir bulut bile yok artık Böyle diyorsun her
Seni Bekliyorum
4 saat beraberdik sonrasında da beraber olduk ona otogara kadar eşlik ettim metro yol boyunca otobüs olsun hep sarılmaya çalıştım o da öyle koksun öyle içime çekeyim onu hiç özlemeyeyim geldiği zaman bile diye düşünüyordum ama olmadı. son bir durak otobüs durağına geldik evet artık gidiyordu saat 11'deydi otobüsü ve biz bir saat erken geldik
Otogarlar üzerine deneme
Otogarlarda Sosyoloji Otogarlar nedense hep canımı sıkmıştır. Otogarların kendine has bir yalnızlığı vardır. Elbette burada kavuşan insanların sayısı göz ardı edilmeyecek kadar çoktur fakat nedense zihnim her zaman ayrılanları görmek istemiştir. Siz evinize dönmek için bıraktığınız sevgiliniz için üzülürken, bıraktığınız evinizmiş, gittiğiniz
Reklam
21 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.