Ben susuzluk hastalığına tutulmuş bir hastayım; su beni çekti getirdi, suyun beni öldüreceğini bilsem de şimdi sudan kaçamam. Yüzlerce kez ölsem de, bin kez can versem de bu böyledir. Üstelik bir zamanlar sevgiliden kactigim için çok pişmanım. Şimdi varin, deyin ona, ne kadar ofkeliyse çıkarsın öfkesini, benim aşk sarhoşu olan canıma ne istiyorsa yapsin, bu aşk mahkumuna ne ceza reva görüyorsa işlesin! Şimdi kurban bayramıdır, ben de onun kurbanlığı. Bir kurbanlık, ancak bayramda kesilmek için beslenir. Ben bu canımı kurbanliga hazırladım..
Sayfa 124 - undefined
Demek ki , uyku senin uykun gibi dursa da, ihsandır.
Sayfa 63 - undefinedKitabı okudu
Reklam
insan ve kıskançlığın Habil-Kabil kadar kadim olduğu geldi aklına..
Kuyunun dibine asıl düşenin kim olduğuna bakmadan ittiler Yusuf'u, içinde kesif bir karanlığın olduğunu sandıkları kuyuya.. Bilemezdiler ki, derin karanlığın içinde kalbe huzur veren bir tesellinin olduğunu.
Sonra ekledi Yusuf(a.s) mahpusluğunu bitireceğini sandığı isteği... Keşke eklemeseydi ve sadece Sahibinden ummaktan şaşmasaydı keşke....
İlk ihtarı aldı Musa(a.s.)! Bilmeyene katlanmanın mümkünsüzlüğü hatırlatıldı O'na.
Sayfa 129Kitabı okudu
Reklam
435 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.