Bu kitap hakkında karmaşık duygular besliyorum. Sebebi de ilk 100 ve son 10 sayfası.
İlk 100 sayfa tamamen şöyle geçiyor: Sabah erken kalktım. Kahvaltımı yaptım. Dişlerimi fırçaladım. Kombin yaptım. Gölde yüzdüm. Geri geldim. Kombin yaptım. Kasabanın gizemli sahibini dikizledim. Kombin yaptım. Geçmişim yüzünden panik atak geçirdim. Kasabanın
Öncelikle çok duygusal bir romandı, bir aşk hikayesi, bir aile ve ölüm... Kimse kimseye Yusuf'un Muazzeze güvendiği kadar güvenemez ve kimse kimseyi bu kadar koşulsuz sevemez. Sadece romanlarda karşılaştığımız bu duyguların, gerçek hayattaki yansımaları cinayetten ibarettken. Her yolu deneyen bir Yusuf ve sadece kocasını düşünen bir Muazzez ve tek taraflı acı bir son...
Ve bazen çocuklar, ailelerinin kaderini yaşarlar.
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021173,1bin okunma
Selamlaarrr Naılsınız?
Bugün sizlere çok sevdiğim yazarlardan bir kitap ile geldim. Benim için Kuma serisi ile başlayan serüven bugün yeni kitaplarını yorumlamamla son bulmayacak tabiki de Şimdi peki bu güzelim kitap neyden bahsediyor haydi toplanın
Kitap özeti; İnanç Gürmen kalp hastalığı yüzünden çok acı çekmiş ve Batu Üzeyiroğlu’nun
Bir efsaneye göre bir kadın bir adama aşık olmuş. Ama ne kadın ne adam bunu fark edememiş. Yaşadıkları duygu yoğunluğu o kadar duygusuz yapmış ki onları aşkı görememişler.
Ailesinden inanılmaz derecede sevgi almış, güzel, kibar bir kadın varmış. Annesi ve babası birbirine çok aşık bir çiftmiş. Bir erkek kardeşi ve bir ablası varmış. Ablası
KIZIL SARMAŞIK
Herkese Merhabalar...
Sizlere kalemini severek okuduğum yazarın yeni kitabı ile geldim.
Evet her kitabı ayrı bir güzel oluyor.
Bu kitabını da ayrı sevdim.
Hayat insanı illa sınıyor kimi zaman mutluluk kimi zaman mutsuzluk kimi zamanda kayıplar ile...
Bazen taş uzaktan gelmez ama onu anlamak kolay da olmaz. İnsan en güvendiğinden
Oscar Wilde'ın okuduğum üçüncü kitabı, Diğerleri kadar bunu da çok sevdim. Kitap 104 sayfalık bir tiyatro metninden oluşuyor. Olay bir günde oluşuyor. Önemsiz bir kadın ile başlayan, önemsiz bir adam ile biten tiyatro oyunu. çok akıcı ilerlediği için bir oturuşta bitirebileceğiniz bir kitap. Zenginlik ve yoksulluk, aşk ve evlilik, masumiyet ve erdem konularına değinilmiş. Kitaptaki asıl konu, önceden bir ilişki yaşamış ve sonrasında ayrı düşmüş iki insanın yıllar sonra yeniden karşılaşmasıyla başlıyor. Lord Illıngworth ve Bayan Arbuthnot'ın geçmişte yaptığı gençlik
hataları, dışlanma, kendini toplumdan soyutlama... Yapılan hataların bedelini sadece Bayan Arbuthnot'ın ödemesine, sadece onun yıllar boyu acı çekip kendini lekelenmiş hissetmesine çok sinirlendim. Bu yönüyle tam da toplumumuzu yansıtıyor eser.
. Kadın erkek ilişkilerine, düşünce yapılarına, bakış açılarına olan toplumsal alışkanlıkları anlatan ve sorgulatan bir eser.
En sevdiğim yer kitabın son cümlesi oldu: "Ah, hiç kimse. Özel biri değil. Önemsiz bir adam."
Spoiler vermeden en fazla bu kadar anlatabildim.
Ben her cümlesini ayrı ayrı çok beğendim. Keyifle de okudum.
Önemsiz Bir KadınOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20164,314 okunma
"Aşk nedir? benim için aşk neydi?
sadece o yanımda olsaydı ve başka hiçbir şeyim olmasaydı, dünyadaki en mutlu insan olacağıma inandığım zamandı
ona baktığımda bundan daha güzel bir şeyi nasıl bulacağıma dair göğsümde bir acı hissettim
yazmaya başladığım zamandı çünkü bana hissettirdiği şey o kadar yoğundu ki düşüncelerimde kalamazdı
acıydı, göğsümü boşaltan ve sırf seni sevdiğim için bana sana sahip olma hakkı vermediğini bilerek beni diri diri yiyen bir duyguydu.
Sana olan aşkım beni yavaş yavaş boğan bir okyanus gibiydi ve umudum olan dalgaların karaya attığı son odun parçasına tutunuyordum.
-adya agni
Doğu'da güneş farklı doğar
İnsanlar farklı yaşar yüreklerindeki aşkla yaşarlar
Kanatkar olurlar sevdaları uğruna bedel ödemekten korkmazlar
Doğu'da aşk farklı yaşanır ve herkesten habersiz olur
Aşk gizemlidir sevenlere gizler kendini çünkü aşk özeldir sevenlere güzeldir
Aşk iki beden tek ruhtur
Aşk kalpte gürürdür
Aşk bazen bazen gecenin yıldızı bazen acı ve hüzün nedeni
Aşkı, aşk eden içindeki tutkudur. Seni kendine çeker kopmazsın
Aşk bazen bir vahada bir birazcık sudur bazende bir ağaçın gölgesinde oturmaktır
Aşk bir gizemdir herkes anlamz veya yaşamaz çünkü aşk koşulsuz sevmektir hemde düşünmeden başka bir beden de var olmaktır
Aşkı, aşıklara sor da kalbin varsa sana en güzel cevabı verecektir aşk son duraktır. Durduğun yerde yaşamaktır
Aşk bir evrende yaşamaktır ama birini görmek ve birini sevmektir
Aşk bir gizemdir, doğunun gizemi aşkında olur...
"Kedi aç galiba, miyavlıyor, dedim ve besledim."
"Hayır Kırmızı. "Kedi aç demek bir düşüncedir. Benim sor- duğum senin içinde oluşan şey..."
"Hımm, kedinin acıklı sesini duyunca içim buruldu. Evet, acıma diyebilirim. Evet, evet acıma hissi ona karşı hissettiğim buydu.
"Hadi şimdi bunu da käğıda
''Yazdıkların şiir değilse kalsın”
…
“Aklınla yapayalnız baş başa
Nice alevli geceler geçtin”
…
“Sen sevgileri göğüsle ve ne olur anla”
Cahit Zarifoğlu
Şair Cahit Zarifoğlu ile yaşamları boyunca yolları uzun kesişenlerin kendilerini bahtlı saymaları için çok
esaslı nedenler var. Eğer bu kişiler, şiirin bir Müslüman için yirminci
16. Hafta - 16. Kitap
Romeo ve Juliet - William Shakespeare
2024’ün 16. Kitabı William Shakespeare’in Özdemir Nutku çevirisiyle Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayımlanmış Romeo ve Juliet adlı tiyatro eseriydi. Elimdeki Mart 2022 baskısı. Shakespeare eserleri yazılış zamanlarına göre Serbest Dönem, 1. Elizabeth Dönemi ve 1. James Dönemi olmak üzere üç bölümde incelenir. Romeo ve Juliet 1. Elizabeth Dönemi içerisinde yazdığı bir eserdir.
Romeo ve Juliet tarihin en ünlü aşk hikâyelerinden birini anlatır. Hikâye, kaynağını İngiliz şair Arthur Brooke'in 1562'de yayımlanan Romeus ve Juliet'in Trajik Öyküsü adlı uzun şiirinden alır. Shakespeare bu hikâyeyi geliştirir, kendine özgü üslubu ile bir tiyatro eseri haline getirir. Eser, düşman iki ailenin çocuklarının birbirine duydukları masum bir aşkı anlatır. Bu aşk onları koşar adımlarla acı bir sona doğru götürecektir.
Sevdiğim Alıntılardan Bazıları:
Seviyor musun beni? "Evet" diyeceksin, biliyorum,
Sözüne güveneceğim ben: de; ama yemin edeyim deme,
Belki de tutamazsın; Zeus alay edermiş, derler
Sözünü tutamayan âşıklarla. s.41
“Doğanın anası da, mezarı da topraktır,
Doğduğu rahimdir doğanın gömüldüğü yer;” s.64
“Ey topraktan gelen değersiz beden,
Toprağa dön, son ver harekete;” s.76
“Ölçülü yas sevgiyi gösterir.
Ölçüsüz yas ise akılsızlığa işarettir.” s.91
Romeo ve JulietWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202159,9bin okunma
İnsanın ne kadar kolay bir şekilde sevdiği uğruna çekeceği acılar çokça işlenmiş.Bir aşk uğruna dökülen gözyaşları ve kanlar.Aşk uğruna bence insanın kendini nasıl da uçuruma sürüklediğini gayet açık bir şekilde işlenmiş.Kitabı okuduktan sonra uzaklara dalarak düşünüyorsunuz acaba ben olsam ne yapardım .SPOİLER!!!
Çeker miydim o tetiği diye acaba bende sever miydim beni istemeyen birini.Şayet insan en düşüncesiz durumda hep en kötüyü düşünür yani ölüm gibi mesela .Werther artık dayamadığı bu düşüncelerine ve aşkına yozlaşmamak için en kötüyü düşündü ve yaptı da.Son kez vedalaştı herkesle ama kimse görmedi ve sabaha yakın acı içinde kıvranarak son verdi yaşamına.Ve kendisini öldüreceği silahları sevdiği yani lotte kendi elleriyle temizleyip verdi uşağına.Sırf sevdiği temizledi diye öper miydi insan kendini vuracağı silahı.İşte aşk da böyle revolver gibi...elveda lotte elveda.