Tut elimden kaldır beni
Aşkın ile yandır beni
Haber gönder aldır beni
Derde ferman ey sultanım
Yol yürürüm, yollar çamur
Ha dolu yağmış, ha yağmur
Sana varmak bana onur
Derde ferman ey sultanım
Yollarımı sana getir
Her sonucu sende bitir
Yiteceksem sende yitir
Derde derman ey sultanım
Aşkın ile kıl derbeder
Gönül bu derde sabreder
Aşktan gelen aşka gider
Derde ferman ey sultanım
Günaydın. Yıllar geçse de büyüsek de hayallerimizin hepsine değil de birçoğuna kavuşsak da, daima bir şeyler noksan. Bir şeyler anlaşılmaz. Hiç bitmiyor insanın aradığı o "şey". "Mükemmel Günler"deki o diyalogu hatırlayın: "-Hâlâ anlam veremediğim pek çok şey var. -Hayat aşağı yukarı böyle bir şeydir." Ne tuhaf,
Kalbimin sebebi ne böyle?
Söyle neden bu böyle?
Ah hep aşk diye,
Dillerim, dudaklarım, dudakların,
Hep ortak bir aşka,
Sarhoş olmak isterse,
Kader neden bu kadar nazlı sevgili?
Yine de benim canım yavrum,
Düşersen kedere aşkın seni terk ettiği bir gün,
Gel sarıl bana, mühim değil kaç yaşında olduğun.
Ağla, dök içini, rahatla, istersen lânet oku aşka.