Şairin bile aşkı yalan hepsi aynı
Nazım da o sevda yüklü dizelerini eliyle bir kenara itip daha sıcak bulduğu kollara koşmamış mıydı?
544 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Çalıkuşu;  küçük yaşta anne ve babasını kaybeden, Istanbul'da teyzesinin yanında büyüyen Feride'nin hikayesini konu alır. Feride, Fransız Mektebinde yaptığı yaramazlıklar nedeniyle “Çalıkuşu” ismini alır. Genç bir kız olmasına rağmen, içi içine sığmayan küçük bir çocuktan farksızdır. Yıllar geçsede o içindeki çocuk hiç büyümez. :) Yabancı bir kadından duydukları ise Feride’nin hayatını baştan başa değiştirmesine neden olur. İstanbullu bu genç kız, Anadolu’nun en ücra köşelerine gidip, kendi ayakları üzerinde durmak zorunda kalır. Karşısına çıkan zorluklara rağmen hayatta kalma mücadelesi verir… Teyzesinin oğlu Kâmran'la olan aşkı, Anadolu'da çeşitli yerlerde yaptığı öğretmenlik maceraları kesinlikle okunmaya değer. Kitabın sizi kendine çeken bir akışı var. Özellikle Feride ile Kâmran'ın olduğu bölümleri okumak çok keyifliydi. İkinci kez okumama rağmen aynı heyecanla bitirdim, çok güzeldi. Atatürk'ün  bir gecede harp çadırında bitirdiği ve uzun uzun düşüncelere daldığı Çalıkuşu  mutlaka okunmalı diye düşünüyorum.
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019101,5bin okunma
Reklam
120 syf.
5/10 puan verdi
·
22 günde okudu
VİCTORİA “ Aşk insanı mahvedebilir, tekrar ayağa kaldırabilir ve yeniden dağlayabilirdi; bugün beni, yarın seni ve ertesi gece onu sevebilirdi, işte böyle istikrarsızdı.“ Açlık romanıyla kalemine hayran kaldığım ama aynı etkiyi bu eserinde hissetmediğim bir roman oldu. Kitabın çevirisi bunda etkili miydi diye düşünüyorum çünkü başka yayınevinden okuyanlar çok sevmiş. Olaylar arasındaki geçişler, zaman akışı, cümlelerin çevirinden dolayı basit bir anlatıma kaçıyor olması kitabın günlerce elimde sürünmesine yol açtı. Velhasılı sevemedim ben bu romanı. Zengin kız fakir oğlan aşkı, birbirlerine kavuşamayışı, beni hiç etkilemeyen aşk hikayesi yirmi iki gün sonunda nihayet bitti. Başka yayınevinden tekrar okur muyum sanmam. Göçebe kitabını da okuyup yazara veda edeceğim. Kitapla kalın…
Victoria
VictoriaKnut Hamsun · Can Yayınları · 2023999 okunma
520 syf.
5/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Aşk anlayışıma kesinlikle uymayan bir kitap. Cinsellik toplumumuzda tabu olduğundan sanırım, aşkı cinsel doyum ile karıştırmış yazar. Önce karşısındaki kızı objeleştirmiş, kız onu nişanlandığı için terk edince de takıntı haline getirmiş. Halbuki kahramanımız istemiş ki; hem güzel ve sosyetik karısıyla göstermelik bir evliliği olsun, hem de 18 ine yeni basmış çıtır metresi olsun... Kimse bu düşünce ve davranışları bana aşkla açıklayamaz! Hele ki, bu aşkımdan yıllarca yürüttüğüm olur olmaz (örn; sigara izmariti, takma diş...) eşyaları gel sana parayla göstereyim, hiiiiiç diyemez... Adı da ayrı bir ironi zaten. Aşk sandığı şeyin ya da kızdan eşyalar çalmasının masumiyetle bir ilgisi olduğunu da düşünmüyorum. Hiç sevmedim. Merak edenlere tavsiyem de etmeyin:) Kitapla ve sevgiyle...
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202241bin okunma
432 syf.
8/10 puan verdi
New York Times çoksatan listesinin bir numaralı yazarı Colleen Hoover’dan takıntılı ve tehlikeli bir aşk hakkında nefes kesici bir psikolojik gerilim! Kırık insanlar bazen geçmişleri yüzünden önlerini göremezler. Kırılmış olmak onlar için zayıflıktır, dolayısıyla da öfkelerine sığınırlar. Bazıları da geçmişte onları kıran şeylerden uzaklaşmaya çalışırken daha çok kendilerini geçmişte bulurlar. Sloan’un hayatı doğduğundan beri kolay olmamıştı. Kendini bildi bileli otizimli kardeşini uyuşturucu bağımlı annesinden korumaya çalışıyordu. Erkek arkadaşı Asa, kardeşinin bakım masraflarını üstlenmişti fakat Sloan, onun kirli parasının nereden geldiğinin farkındaydı. Ama kardeşi için bu adama katlanmaya mecburdu. Asa’nın da kendince onu sevdiğine inanmak zorundaydı ve o da Asa’yı sevmek zorundaydı. Çünkü Asa’nın tehlikeli çevresinden onu koruyabilecek tek kişi yine Asa’ydı. Ta ki Carter gelene kadar... Hayatı boyunca sürekli mücadele etmiş, rol yapmaya alışmış Sloan, Carter’ın aşkına güvenebilir miydi? Güvense bile bu aşkı yaşatabilir miydi? Asa gitgide kontrol edilemez bir hâl alırken acaba bu cehennemden kurtulabilir miydi?
Çok Geç
Çok GeçColleen Hoover · Epsilon Yayınevi · 2023119 okunma
286 syf.
7/10 puan verdi
Fazlasıyla yorucu bir kitap olmakla beraber yazarın kalemi güzeldi. Yorucu olmasından kasıt yazarın daldan dala atlayan cümleleri. İçinde hem aşk var hem mistik (Ay) var hem de mizah var. Bitsin artık dediğim ama bazen da alıp götüren bir kitap oldu. “Aşkı kalıcı kılan nedir?” Sorusuna bir paket Camel sigara ile yanıt aramaya çıkmış bir yazar. “Ay ay Sipagetti Ay! “ -kraliçenin en tipik tepkisi.
Ağaçkakan
AğaçkakanTom Robbins · Ayrıntı Yayınları · 2017569 okunma
Reklam
"Kendi özgürlüğüme çok değer veriyorum ama sizin özgürlüğünüzü daha da çok önemsiyorum. Hapse girdiğimden beri pek çok kişi öldü. Pek çok kişi özgürlük aşkı uğruna acı çekti. Bunu onların dul eşlerine, yetimlerine, onlar için acı çeken ve ağlayan annelerine ve babalarına borçluyum... Bu uzun, yalnız ve boşa harcanan yıllarda sadece acı çekmedim. Ben senin kadar hayatı seven biri değilim. Ama insanların doğuştan gelen özgür olma hakkını satamam... Yalnızca özgür insanlar pazarlık yapabilir. Mahkumlar sözleşme yapamazlar. Senin özgürlüğün ve benim özgürlüğüm ayrılamaz." ~ Nelson Mandela
Rakam'ın Öyküsü
Ben, benden istenilen öyküyü anlattım. Öykümü, birçok öykü gibi iki insanın kavuşmasıyla bitirdim. İki dünyanın tarihi, hayatımızdaki büyük devrimler, umut, türümüzün bitmeyen zulmü karşısında bir erkek ile bir kadının aşkı nedir ki? Küçük bir şey. Ama anahtar da küçük bir şeydir, açtığı büyük kapı yanında.
Sayfa 232Kitabı okudu
Bu aşkı yaşayamamış olmak boğazımda bir yumru, aklıma her geldiğinde yutkunamaz oluyorum, zaten aklımdan çıktığı da yok.
Sayfa 297 - Can, 13. BaskıKitabı okuyor
144 syf.
5/10 puan verdi
Bu kadar kasma, paranoyak olursun ;)
"Buldum. Buldum. Son soru. Sen hala bir nebze olsun, kalbinin herhangi bir köşesinde, evliliğin bir aşk ilişkisi olduğu yanılsamasını taşıyor musun? Eğer taşıyorsan, bu birçok sorunun nedeni olabilir." Soruyu soran karakter, bunun bir yanılsama olduğunu kabul ederek, içine kendi yargısını da katarak sormuş ama, siz ne düşünürsünüz?
Aldatma
AldatmaPhilip Roth · Ayrıntı Yayınları · 2010113 okunma
Reklam
80 syf.
7/10 puan verdi
Clara Janes, çağdaş İspanyol şiirinde önemli bir isimmiş, sayısız ödülü varmış. Adenli Adam, şiirsel dili ve anlatımıyla bu durumu buram buram yansıtan bir kısa roman... Mavi gözlü, sarışın yabancı bir kadının turistik amaçla geldiği Yemen'de Adenli bir erkekten etkilenip kendini bir Arap kadını olarak hayal etmesi ile başlıyor hikaye. Burada başına gelen bir olay ile birlikte onun ruh halini, Doğu insanının suretinde gördüğü hislerini, Doğu ve Batı kültürünü karşılaştırarak çözmeye çalışan bakış açısını okuyoruz. Burada, Doğu'da, erkekler tarafından sadece bir bedenden ibaret olan kadınlara öykünüp onlardan biri olmayı hayal ederken yaşadığı iç çatışmayı, etkilendiği Adenli Kays'i tasvir etme biçimini başarılı buldum. Benim severek okuduğum bir eser oldu Adenli Adam. Çağla Soykan çevirisini de başarılı buldum. .. .. "Doğanın parçası olmanın verdiği özgürlüğü istiyorum, sadece akılcı olanın sahte tarafını, katmanları göz ardı etmek, keçilerin yanında, toprağın üzerine oturmak, ırmağa girip boy verene kadar ilerlemek, yağmur suyunda hayr-ı âlâ ya da zevklerin en yücesiymişçesine ıslanmak ve belki de bedenime aşkı gözü kapalı buyur etmek, beni ele geçirişini, bende kök salışını, beni dönüştürmesini hissetmek istiyorum." ..
Adenli Adam
Adenli AdamClara Janés · Everest Yayınları · 20234 okunma
308 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Hafızaları alt üst eden “Ruh Adam”
Bu incelemeyi bir o kadar çok yapmak isteyip bir o kadar da nasıl toparlayacağım konusunda tereddütte kalmamı hesaba katmazsak gelin detaylara bakalım. Kitabı alıp okumadan önce Hüseyin Nihal’in fikir dünyasına bir göz atmakta fayda var diye düşünüyorum. Herkes kitaplarında kendinden izler taşıyor fakat Atsız bu kitabında açık bir şekilde
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 201926,7bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Sergüzeşt romanı Tanzimat 2. Dönem yazarlarından Samipaşazâde Sezai'nin " esir , kölelik ve cariyelik temalarını işlediği tek ve en önemli romanıdır. Burada bir paşanın oğlu olan Celal Bey ve cariyenin aşkı anlatılmaktadır. Aslında en başta bir ismi olmayan esirci tarafından Batum'dan gelen bir vapurla Tophane İskelesine getirilen
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Kapra Yayıncılık · 202145,7bin okunma
(...) " Bir şeyi hep yaptım ama: Doğum gününde sana daima bir demet beyaz gül, ilk aşk gecemizden sonra bana verdiğin güllerin aynılarından gönderdim. O on-on bir yılda kendine hiç sordun mu bu gülleri sana kimin gönderdiğini? Bir zamanlar bu güllerden verdiğin kadını hatırladın mı acaba? Bilmiyorum, cevabını da asla bilemeyeceğim. Karanlığın içinden de olsa sana o gülleri uzatmak, yılda bir kez o günlerin hatırasını tazelemek yetiyordu bana. " (...) (...) O sırada gözü çalışma masasının üzerindeki mavi vazoya takıldı. Vazo boştu, yıllardan beri ilk kez boştu doğum gününde. İrkildi; sanki bir kapı kendiliğinden açılıvermiş, huzur dolu odasına bir başka dünyadan soğuk bir rüzgar esmişti. Bir ölümü hissetti, ölümsüz bir aşkı hissetti; ruhunda bir şey yarılıp açıldı ve uzaklardaki düşsel bir müziğe kulak kabartır gibi coşkuyla düşündü görünmez kadını.
Ne bayram misafiri, ne düğün gölgesiyim Şu koskoca âlemde yalnızlığın seksiyim ... Gönlümün mahzenine çekildim; biçareyim Sevgiyi de, aşkı da unuttum, avareyim ...
'Bodrum Katı'Kitabı okuyor