Kitabı birkaç ay önce okuyup çok beğenmiştim, içindeki aşka da neredeyse hayran kalmıştım. Tekrar okuduğumda ise işin pek öyle olmadığının farkına vardım, yine de hala iyi bir kitap olduğunu düşünüyorum. Konusunu çoğunuzun bildiğini varsayarak gözüme çarpan detaylardan bahsedeceğim.
Öncelikle mektubun yazarı kadının, R. isimli adama aşık oluşuna
Iki finali olan bir uzun öykü bu. Tolstoy bu defa aşkın ve nefsin kölesi olunabileceğini anlatmış. Bence olmayın yada aşktan kaçmayın. Eninde sonunda kaçtığınız ne varsa yakalıyor sizi.
Ben birinci finali begendim buarada. Yazamıyorum tabi ne olduğunu ama sonuçta aşık olduğu ve eşi arasında kalan bir adamın sonu bence bellidir. Yine de fikirler değişir herkesin tabi.
Oldukça hoş, derin duygularla yazılmış bir öykü idi. Başarılı buldum. ⭐ Tavsiye ediyorum okumanızı. Bakalım siz kime hak vereceksiniz? Aşkın gücünü mü yoksa mantığın mantıksızlığını mı?
Herkese iyi geceler. İyi okumalar ⭐
ŞeytanLev Tolstoy · Bordo Siyah Yayınları · 20184,434 okunma
" İnsanoğlu her zaman aşkın kölesi olmuştur . Kendini nasıl özgürleştireceksin ? " " Ancak duyusal zevkler , zenginlik ve şöhretle bağlantımı tamamen koparırsam özgür olabilirim . Mantığımı dinlemezsem tutkumun kölesi olarak kalacağım . "
" Ödevim çok açık: Mantığı tutkuya çevirmeyi öğrenmeliyim. "
-Bende hiç şans yok, şansımı s...
-Olum bunun şansla, kaderle alakası yok.
Diyerek, biten ya da aksi giden bir ilişkiye dair yaptıkları sohbetler. Konu M..B.. olunca sohbet sayılmaz aslında, çünkü bildiğimiz anlamda bir sohbet süprizlere açık olmalı, şaşırtmalı, bilmediğimiz bir şeyden,bir olaydan bahsetmeli ya da bizde merak uyandırmalı ve