Klasik şiirimizde sevgili ve sevgilinin kim olduğu üzerine
Âşık Çelebi tarafından Osmanlı ülkesinde “ilhad” tohumlarını ekmekle itham edilen ve aslen bir medreseliyken dervişlik ve “melâmetîlik” yoluna girdiği bildirilen (1971: 44b-45a) Usûlî, dîvânının başında Mesnevî formunda nazmettiği iki şiirinde (İsen 1988: 16-23) eski edebiyatta terennüm edilen aşkın mahiyeti hakkında önemli ipuçları verir. Ona göre “Bu aşk ‘mecâzî’ yani insanın insana duyduğu cinsten bir aşk değil ‘hakîkî’dir. Aksi takdirde böyle bir aşk ‘lehv ü bâzî’ yani boş işler ve oyundan ibaret kalır. Gerçek âşık şehvete düşkün kimselerle asla yakınlaşmaz. Âşıklık erlik işidir ve erenler kadınlar ile yoldaş olamazlar. İnsan güzelliği beden, ona duyulan aşk ise can gibidir. Bu güzelliğe duyulan aşktan amaç sadece bir ruhanî lezzettir. Âşığın hedefi ölmek olmadıkça asla amacına eremez. Bir çocuk nasıl sürekli şeker isterse, âşık da sürekli gam ve keder istemelidir. Âşığın en yakın sevgilisi ve sohbet arkadaşı dert, azığı ise gam yemektir. Bu dünya fânidir. Gönülde akislerin belirmesi için onun bir ayna gibi paslarını gidermek gerekir. Gönül evi temiz tutulduğu takdirde sevgilinin hayâli oraya misafir olarak gelir. Hak her yerde görünür, yeter ki insan ‘sûret’i bırakıp ‘ma‘nâ’ya bakabilsin...” Dolayısıyla hemen tamamı aynı şeyleri tekrar eden ve aynı görüşü paylaşan eski şairlerin eserlerini, aksini ispat edecek bir vesika bulunmadıkça bu kalıplar içerisinde değerlendirmek gerekmektedir. Ahmet Attila Şentürk
Aşkın mahiyeti
İbn Abbas'tan bize ulaşan bir fetva, fazladan bir açıklamayı gerektirmeksizin, bu konuyu yeterince açıklığa kavuşturmaktadır: "Aşkın öldürdüğü bir kimseye kefaret ve kısas gerekmez."
Reklam
Nasrettinhoca, kurulu düzenle dalga geçer, değersizleştir. Bu nedir ? Anarşik tutum ! Zira düzen beşeri olunca, hoca da beşeri ontolojik üstünlüğe karşı !
Bir Öznel Değerlendirme
Film ya da diziler rastlantısal olarak mı vizyona girer, hiç bir rastlantının yer almadığı şu evrende...?!!! Dünyanın nabzını ölçen bir test uygulaması yaptılar savaş mı yoksa şey (boşluğu tam olarak dolduracak ifadeyi bulamadığından şey dedik) mi? Oppenheimer(1 milyon 593 bini aşkın)ve Barbie(1 milyon 363 bin) Genel izleyici 'kitlesi' tarafını seçti. Ve en nihayetinde o minvalde dünyada kollar sıvandı, adımlar atıldı. Bazen de izleyiciye seçenek sunulmaz açık uçlu cevap da yoktur. Bunu üniversitedeki zorunlu seçmeli ders olarak da düşünebiliriz. Tabi bütün bu girizgahın mahiyeti son günlerde reklamlarla çok izleniliyor algısı (ki bu söylemden sonra pek çok kişi izleme gereği gördü) ile zorunlu seçmeli olarak bize sunulan GASSAL dizisidir. Ne isteniyor olabilir 🤔 Bir temizlik mi yapılacak, ölü görme normalleşsin miydi, ölüm meleği fazla mesaiye mi kaldı malum ekonomik şartlar ülkemizde biraz şey ;) Herkesin kendi hikayesini bulduğu mu yoksa herkese bir hikaye mi buldurulduğu ....?!!! Seçenek sunulsaydı eğer ben yine aynı platformda yayınlanan KOYU BEYAZ dizisini tercih ederdim.
İnsanlar aşkın mahiyeti üzerinde tam anlamıyla anlaşa­madılar. Üzerinde çok kafa yordular ve uzun incelemeler yaptılar. Benim düşünelerime göre aşk ruhların çeşitli yara­ ruhlar arasında bölünmüş parçalannın birleştirilmesidir. Bu birleşme onların en yüksek temel ögelerinden meydana ge­lir.
İnsanlar aşkın mahiyeti üzerinde tam anlamıyla anlaşamadılar. Üzerinde çok kafa yordular ve uzun incelemeler yaptılar. Benim düşünceme göre aşk ruhların çeşitli yaratıklar arasında bölünmüş parçalarının birleştirilmesidir.
Reklam
265 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.