İnsanlar gerçek sevginin ne olduğunu bilmiyor.
Aşığım” diyorsun. “Seni çok seviyorum” diyorsun. Ayrıldığınız zaman ise, başka kişilere koşuyorsun. Aşığım dediğin insanı daha 1 ay geçmeden unutmaya çalışıyorsun.
İyi de arkadaşım, gerçekten seven bir insan neden başka biri ile konuşur ki?
Neden sevdiği insanı hem yarım bırakıp, hem de unutmaya çalışır ki?
Ah be güzel arkadaşım, sen olayı çok yanlış anlamışsın.
Sen sevmenin, aşkın ne olduğunu bilmiyorsun. Seven insan unutmaya çalışmaz.
Seven insan bekler.
Seven insan karşı tarafı yarım bırakmaya mecbur olmuşsa bile, ondan başkasına bakmaya kıyamaz be.
Her şey “seni çok seviyorum” demek ile bitmiyor arkadaşım.
Önemli olan o cümleyi söylemek değil.
Önemli olan söylediğin cümlenin her zaman arkasında durmaktır.
Siz bunu hâlâ anlayamadınız.
Yazık!
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
İkimiz tükürelim ikimiz
Sevdiğimizin üzerine
Sevdiği üzerine ikimizin
Dilersen zira bu ikisi
Tam bir vals havasıdır ve tahmin ediyorum
Aramızda geçen karanlık ve o eşsiz şeyi
Terkedilmiş aynaların diyalogu gibi
Emanete alınmış bir yerde belki Foligno
Ya da Auvergne yöresi La Bourboule
Kimi isimler uzak bir gökgürültüsüyle yüklüdür
İster misin
Uzaktayken kahrolası ifritler
Sana kör olmam için çok yordular
Gelen her muştuya geceyle düğümlerini attılar
Seni koparmak isteyen mehtapta bana hiç acımadı
Tüm inadıyla aşkın kanını emer gibi canım yere insin diye çattı..
Şükürler olsunki zor bela kavuştum sana..
Sarı denizleri aşar gibi kokan
Saçlarında süslenmiş papatyalar
Belkısı kıskandıran taçla her biri kendini
Nede güzel senin süsünle tamamlamışlar
Sıra sende...
Anlat iki mücevher gibi herkesten
Sakladığın O parıldıyan konuşan gözlerinle
Beni gökteki yıldızlarla tutuşturan sana özlemin
Çıldırası bir aşkın ne demek olduğunu Mona rosa...