"...Kul bir şeyler öğrenmek isteyince Allah tüm mâhlukatını bu uğurda seferber edebiliyor.Kumlar taşıyan fırtına,denetimden çıkan develer veya mağaradaki titrek meşaleler bile insana muallim olabiliyor."
"Resûlullah tüm müminleri ikişer ikişer kardeş kılarken onları birbirlerinin sahipleri ve sohbet yoldaşları yapmıştı. Musahipti onlar. Sadece yediklerini, içtiklerini ve işlerini pay etmemişlerdi; canları da karşılıklı bir olmuştu. Böylesi bir gün de herkes musahib kardeşini bulurken babam Ali beride kaldı. 'Bana kimse kardeş kılınmayacak mı?' dediğinde; Resûlullah 'Senin musahibin benim' buyurdu. Hem birbirlerini karşılıklı sahiplenecekler, hem de sohbet yoldaşlıkları olacaktı. Sonra gün geldi: 'Ey Ali! Senin bana yakınlığın Hârun'un Musa'yla durumu gibidir. Tek farkla! Benden sonra Nübüvvet kapanmıştır' buyurdu. Başka bir gün; 'Biz bir elmanın iki yarısıyız' dedi. Her kesçe bilinsin istiyordu; Ali'nin eti Resûl'ün etiydi. Onun kanı, kendi kanıydı ve onun canı da kendi canı..."
"Her kim;başka bir cana kıymayan veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayan birini öldürürse bütün insanları öldürmüş gibidir. Ve her kim birinin yaşamasına sebep olursa tüm insanları yaşatmış gibi olur.
Ey inananlar! Eğer herhangi bir masumun katledilmesi karşısında her birinizin içi kendi yakınları da öldürülmüş gibi yanarsa burada anlatılanı daha iyi anlarsınız. Vicdan sahipleri başkasının başına gelenleri kendisi de yaşamış gibi hissetmelidir. "
Maide\32