Muhteşem bir kitaptı. Çünkü çocukluğu anlatıyordu, çocukları anlatıyordu. Kitaba gülümseyerek başladım, sokakta oynayan çocuklar, kendi Alan'ları, kendi kuralları olan çocuklar...
Hepsi ayrıydı, benzersizdi, Çele, Bika, Çonakoş... Barabaş, Gereyb, Vays... Leski, Rihter, Kolnai... Ve Küçük Nemeçek, "er" Nemeçek...
Bence herkesin kitaba bakış açısı ayrı olacaktır, çocukluğu sokaklarda geçmiş büyükler için farklı, okuldan sonra sokakta oynayan çocuklar için farklı, hep sokakta oynama özlemi çekmiş olanlar için farklı, çocukluğunu doya-doya yaşayamamış olanlar için farklı... Hatta muhtemelen yaşamın bir-birinden uzak, farklı yıllarında, çağlarında okunduğu zaman da farklı olacaktır...
Kitap adeta içine çekti beni, hani otobüste eve (okula) varmış olmasam elimden bırakmazdım bile. Resmen okumaya başladığım an kopuyordum bu dünyadan. Kitaptaki çocuk karakterler, kendilerini sevdiriyorlardı bir şekilde.
Ama gülümsemeyle başladığım kitabı göz yaşlarıyla bitirdim. Özellikle de kitabın kapak fotoğrafının ne anlama geldiğini anladığım an... Kitabı bitirdikten sonra bir süre kendime gelemedim. Çok etkiledi beni, asla unutmayacağım bir kitap oldu, bir gün tekrar okur, yine duygulanırım ben.
Kesinlikle tavsiye ediyorum kitabı, zaten puanım da 10/10, başka türlü olamazdı.
İyi okumalar.