Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
289 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Nancy Banks at yarışında, gelmesi düşünülmeyen bir ata ciddi bahis oynar ve çok büyük para kazanır. Bunun alınması için Perry Mason'u görevlendirir ve gelen para ile abisini hapisten çıkarır. Ancak bu arada abisi ve kendisinin iş vereni öldürülür ve en büyük şüpheli de kendisidir. Perry Mason, yine müvekkilini can siperane savunacaktır.
Soğuk Eller
Soğuk EllerErle Stanley Gardner · Akba Yayınları · 19654 okunma
156 syf.
·
Puan vermedi
"Huzur" ve "Sahnenin Dışındakiler" serisinin ilk romanı. diğerlerine göre hacmi küçük de olsa derinliğinden bir şey kaybetmemiş. Ve tabii ki yine müthiş bi anlatım. 8 bölümden oluşuyor kitap. "İki Uyku Arasında" ile Behçet Bey'in saat tiktakları ve kitap kokularıyla dolu dünyasına giriyoruz. "Baba ile Oğul" kısmında Behçet Bey ile babası İsmail Molla arasındaki ilişki anlatılıyor. "İki Dünür" bölümünde İsmail Molla ile çocukluk arkadaşı ve dünürü Ata Molla'nın hikayesine konuk oluyoruz. Tabii bunları okurken o dönemin yaşayışı, sarayı ve saraya yakın kişilerin yaşayışlarını da öğreniyoruz. "Behçet Bey'in Evlilik Yılları" bölümünde Atiye Hanım'la tanışıyoruz. Başlı başına bi roman olabilecek bölüm ise "Garip Bir İhtilalci". Doğu medeniyetinin çöküşünü ve değişim sancıları içindeki imparatorluğu anlatıyor Sabri Hoca ile. "Hısım Akraba Arasında" bölümünde Halit Bey'in hikayesi yer alıyor. "Eski Bir Konak" adlı bölümde dönemin sosyal hayatı gözler önüne seriliyor. Son bölüm "Mahur Beste Hakkında Behçet Bey'e Mektup". Her bölüm bir hikaye gibi tek başına okunabilir.
Mahur Beste
Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20196,4bin okunma
Reklam
Saygıyla özlemle anıyoruz izindeyiz ATA'M..........
EMRAH SERBES: "İyi aile çocukları, eline hiç taş almamışlar, her zaman kazanan ata oynayanlar, sırtını daha güçlü birine dayamadan başka kimseyle kavga edemeyenler. Sizin ruhunuzu çok iyi biliyorum. Irak işgalinden önce de Amerika’nın yanında savaşa girmeliyiz diyordunuz. Çünkü siz ancak dayak yemeyeceğinizi bildiğiniz kavgalara girersiniz beyler. Siz ancak çocukları dövebilirsiniz. Uzağından yakınından geçmediniz hiçbir onurlu kavganın. Hiçbir zaman da anlayamayacaksınız kelleyi koltuğa alıp canavarlarla dövüşmeye giden insanları."
Türk ata biner gibi oturur, keşfe yollanan asker gibi uyanık yürür.
Bir süredir kendimi hissetmiyorum. Üstümdeki aşk kalkanlarından sıyrılmış gibiyim. Ve şu kalkan, yerde ölü bir at gibi yatıyor. Bir tekme vurup atamıyorum. Belki artık bedenime bile dar gelir... Nedense en çok bir ata yakışıyor bu hüzün.
Reklam
Hatırlat da haziran sonlarında çocukluğumu yakalım Sen beni öpersen belki de ben fransız olurum Şehre inerim bir sinema yağmura çalar Otomobil icad olunur, zarifoğlu ölür Dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür. -Senegalliler dahil değil Sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihaplanır Çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi O vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin Hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin. -Yoksa seni rahatsız mı ettim? Sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur Ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek Elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim Elbette gayet rasyoneldir attan atlamak. -Freud diye bir şey yoktur. -Haydi iç de çay koyayım.
Bir insanı gerçekten tanımanın tek yolu, sarhoşken ata bindirip zorla kitap okutmaya çalışırken kafasına silah dayayıp konuşmasını istemektir. Tabi uçan bir ata. Pegasus gibi! -Ama bu imkansız. -Evet. Onu diyorum ben de. Bu imkansız...
224 syf.
10/10 puan verdi
bir kitap düşünün sizi ilk sayfasından son noktasına kadar garip bir duygu seline düşürsün evet dostlar bu kitap o kitap... ne hissettin peki deseler tarifi aslında çok zor, kızgınlık,hüzün,dram ve bazı bölümlerinde basit gülümsemeler sunuyor size bu eser. Sevilir veya sevilmez ancak bir çınarın yavaş yavaş toprağa düşüşünü Can Dündar ve kitapta emeği geçenler çok güzel anlatmışlar.ATA'nın son 300 gününe dahil olmak isteyenler için harika ötesi bir eser.
Sarı Zeybek
Sarı ZeybekCan Dündar · Can Yayınları · 20151,782 okunma
Osmanlı padişahları yönetime geçtiklerinin ilk cuması "Taklidi_i Seyf "merasimi için Eyüp Camii'ne gitmektedirler. Topkapı Sarayı'ndan kayıklarla Haliç Bostan İskelesi'ne gelen padişah buradan cülus yoluna geçer, at üzerinde caminin yakınına kadar yürütülürdü. Burada bugün hâlâ durmakta olan binektaşı üzerinden attan iner ve Ebu Eyyüb el_Ensar Hazretleri 'nin huzuruna geçerdi. Türbenin önünde kılıç merasimi yapılır ardından caminin dış avlusunda bulunan ikinci bir binek taşı üzerinden yeniden ata bindirilirdi. Haliç kıyısından Edirnekapı 'ya yönelen padişah, tarihi Edirnekapı içinden aynen dedesi Fatih'in fetihte şehre girmesi gibi at üzerinde şehre girer ve dedelerine ait kabirleri ziyaret ederek saraya dönerdi.
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
Yukarılara çıkmak istiyorsanız, kendi bacaklarınızı kullanmalısınız! Kendinizi taşıtmayasınız; yabancıların sırtına, yabancıların kafasına binmeyiniz! ata mı bindin? Ereğine mi gidiyorsun doludizgin? Peki, dostum! ama topal ayağın da at üstünde! Ereğine vardığında, attan indiğinde: tam kendi yüksekliğindeyken, ey yüksek insan, işte o zaman sendeliyeceksin sen!
Sayfa 275
O güzel insan o güzel ata binip gitti. ... Yaşar Kemal i kaybettik. .. Başımız sağolsun. ..
Bana “Ben sana zarar verebilirim, tekme atabilirim” dersen bil ki insana değil, eşek ve ata uygun bir özellikle övünüyorsun. EPIKTETOS
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.