Atakan

84 syf.
·
Puan vermedi
·
11 saatte okudu
"Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz" ve "Nohut Oda"dan sonra okuduğum üçüncü Melisa Kesmez kitabı. Bu kez öykü değil, bir novella denebilir. Temelde bir aileyi ve o ailenin hikayesini ailenin her ferdinin -anne, baba, çocuk- gözünden görüyor, ağzından okuyoruz. 1000k'daki puanını ve incelemeleri görünce daha büyük beklentiyle okumuştum açıkçası. Dili sade, akıcı, duygusu geçen bir kitap ama gerek hikayede gerek karakterlerde bir hamlık sezdim ki yazarın öykülerinde rastlamadığım bir durumdu bu. Beklentimi karşılamadı diyebilirim.
Küçük Yuvarlak Taşlar
Küçük Yuvarlak TaşlarMelisa Kesmez · İletişim Yayınları · 20223,233 okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Edebiyatımızın nahif ve garip şairi Orhan Veli'nin sevgilisi Nahit Hanım'a 1947-1950 arasında yazmış olduğu 62 mektubu içeren kitap Orhan Veli'nin yalnızca şiirde değil gündelik yaşamında da ne kadar nahif ve garip hatta gariban olduğunu yüzümüze vuruyor. Orhan Veli'nin meşhur paltosunu satma hikayesini hep duymuşuzdur. Ama bu
Yalnız Seni Arıyorum
Yalnız Seni ArıyorumOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 20243,463 okunma
129 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Okuduğum ilk Aylin Balboa kitabı. Daha önce Kafa dergisindeki yazılarını okumuş, dilini hayli beğenmiştim. "Belki Bir Gün Uçarız" ve bu kitap listemdeydi. Zaten bu kitap da Kafa'daki bir yazı dizisinin derlenmiş ve bir yeni bölüm (Düelloya Müelloya Gitmiyorum Osman)eklenmiş hali. Müthiş samimi bir kitap. Yazarın sizinle hatta kendi kendine olan sohbetine, iç döküşüne tanıklık ediyorsunuz. Ayrılık sonrası bir kadının kendi kendini tedavi edişine, yolun sonunda "kendine çıkışına" eşlik ediyorsunuz. Yazarın lezzetli dili ve samimiyeti sayesinde elden bırakamadan bir çırpıda okunan bir kitap. Öyle ki alıntı yapmak için açtığımda aynı günün akşamı kitabi ikinciye okumuş buldum kendimi. Yeni kitaplarını okumayı sabırsızlıkla bekliyorum.
Bu Hikaye Senden Uzun Osman
Bu Hikaye Senden Uzun OsmanAylin Balboa · İletişim Yayıncılık · 20224,023 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
216 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bu kitap aslında Bir Zamanlar Anadolu'da filminin baştan sona bir güncesi. Ercan Kesal'ın hekimlikte zorunlu hizmet yıllarında (1984-85) başından geçen ve yaklaşık 25 yıl zihninden silinmeyen bir olayın Bir Zamanlar Anadolu'da filmine dönüşmesinin hikayesi. Fikrin Ercan Kesal'ın aklında bir film olarak oluşması, Nuri
Evvel Zaman
Evvel ZamanErcan Kesal · İletişim Yayıncılık · 2018346 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
"Devrim vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi" cümlesiyle Türk Edebiyatının en meşhur giriş cümlelerinden birine sahip Tol. Okuduğum ilk Murat Uyurkulak kitabıydı. Yazarın da ilk romanı aynı zamanda. Yazarın dili, üslubu "farklı". "Yeraltı edebiyatı", "sokak edebiyatı" ismine ne derseniz artık o kategoride. Argo, küfür, sokak barındıran bir dil. Bu benim hoşuma gitti açıkçası. Okuması kolay, keyif veren bir kalem. Kitaba dair beni zorlayan şey kitabın kurgusu oldu. Bir tren yolculuğu ve araya giren birbirinden farklı ve farklı kişilerce anlatılan hikayeler. Bu hikayeleri dikkatli okumak, detayları önemsemek ve hatta notlar almak gerekiyor. Bunu belli bir ölçüde yapmama karşın dağınıklık hissinden kurtulamadım. Her hikaye, her karakter neticelenmiyor, bir yere bağlanmıyor. Bu açıdan dağınık bir kitap. Bilinçli bir dağınıklık yahut yazarın ilk kitabı olmasının bir sonucu, bilemiyorum. Kitap bir yandan uzun, öfkeli bir şiir gibi. Şiirsel ve uzun cümleler, kendine has betimlemeler mevcut. Diğer yandan ise farklı hikayeleri ve farklı planları olan bir film gibi. Tren yolculuğuna, trenin bozkırda "bir fermuar gibi" ilerleyişine, trendeki insanlara tanıklık edebiliyorsunuz sahiden. Bu açıdan okumak gerekli diye düşünüyorum ama benim beklentilerimi karşılamadığını da ifade etmem gerekir.
Tol
TolMurat Uyurkulak · April Yayıncılık · 20172,129 okunma
248 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Kitabın içine girmesi, diline alışması başlangıçta biraz güç olsa da bir kez o eşiği aşınca oldukça akıcı ve keyifli bir kitap. Şiirsel dili, tıpkı bir halk hikayesi/destanvari tarzı ile okurun damağında değişik bir tat bırakıyor. Ben açıkçası bu tadı sevdim. Kitabı okumak normalde planlarımda olmasa da Nezaket Erden'in tek kişilik dev performansı ile tiyatroya uyarlanmış halini izleyip oldukça etkilenince kitabını da hemen okumak istedim. Aslında bir noktada ben de yukarıda bahsettiğim gibi kitabin içine girebilme eşiğinde takılı kaldım ve kitabı yarım bıraktım. Ancak o damağımda bıraktığı lezzeti tekrar almak istediğimde ve okumaya geri döndüğümde eşiği bir çırpıda aşıp kitabı çabucak bitirdim. Tiyatrosunun yanı sıra sesli kitap kullananlar için zaman zaman okuduğum yerleri dahi bir masal gibi tekrar tekrar kendisinin harikulade yorumu ile dinlediğim Tilbe Saran seslendirmesini de ayrıca tavsiye ederim.
Sevgili Arsız Ölüm
Sevgili Arsız ÖlümLatife Tekin · Can Yayınları · 20187bin okunma
506 syf.
·
Puan vermedi
·
21 günde okudu
Sürükleyici, akıcı bir roman. Daha en başından müze ile romanın yazarın fikrinde birlikte inşa edilmesi özel. Gerek son sözde gerek de müzenin resimli bir kataloğu olarak yayınlanan
Şeylerin Masumiyeti
Şeylerin Masumiyeti
'nde anlattığı üzere yazar bazen (bazan :) ) kurduğu kurmaca dünyayı müzeye taşımak için eşya yaratmış (örneğin Meltem Gazozları şişesi ve hatta bu
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202241bin okunma
576 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Ahmet Erhan'ın bütün şiirlerini içeren Burada Gömülüdür'ün 2. cildi. "Öteki Şiirler 1976-1991" ile başlıyor kitap. Bu kitabın önsözü diğer birçok kitaptan, oradaki şiirden daha etkileyici. "Öteki şiirler... Öteki olmak, aslında ötede kalmak anlamını da içeriyor. Kimi, yayımlanan kitaplara o dönemlerde bütünlük açısından
Burada Gömülüdür 2. Cilt
Burada Gömülüdür 2. CiltAhmet Erhan · Kırmızı Kedi Yayınları · 20151,103 okunma
99 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Barış Bıçakçı'nın son kitabı. 14 adet kısa öyküden oluşuyor. Açık söylemek gerekirse kitabın ortalarına kadar çoğu öyküde bir eksiklik ve oldubitti hissi vardı içimde. Bir türlü içime sinmemişti. Barış Bıçakçı'da alışık olunan o vuruculuğu bekledim diyebiliriz. Nihayet kitabın onuncu öyküsü "Kusursuz Kısırdöngü" o eksikliği doldurdu. Kitabın bu kısmından sonraki "Gülünç Geçmiş", "Alaattin'in Yazgısı" ve özellikle son öykü olan "Anlaşılmaz Şeyler"i de hayli beğendim. Neticede Barış Bıçakçı, iyi edebiyat, yer yer eksik olsa da yer yer vurucu 14 kısa ve iyi öykü. Keyifli okumalar.
Doğum Lekesi Gibi Bir Gülümseme
Doğum Lekesi Gibi Bir GülümsemeBarış Bıçakçı · İletişim Yayınları · 20211,813 okunma
65 syf.
8/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Mehmet Özkan Şüküran, İthaki Poetik serisi ile tanıştığım üçüncü şair ve beni en etkileyeni oldu. Kitap aynı zamanda 2016 Yaşar Nabi Nayır Şiir Ödülü sahibi. Uzun zamandır okuduğum çağdaş şairler arasında, kitabı okurken birden fazla dizesi ve şiiri beynimin içinde bir kurşun gibi dolaşan ve böylece dönüp dönüp aynı dizeleri, şiirleri tekrar okuduğum nadir isimlerden oldu. "Labirentler" kısmındaki "Gül Labirenti", "Su Labirenti", "Hasar Labirenti" ve "Tiziano Labirenti" şiirleri, "Sûz-i Dil" , "Bâğ-ı Âlemde Gam-ı Cânâne" şiirleri ve özellikle "Boşluğun Senkronisi" şiirii bu bahsettiğim şiirlerden. Şairi şiirde anlam itibarıyla olduğu kadar şiirinin sesi, fonetiği açısından da çok başarılı buldum -ki bu ikisinde iyi denilebilecek bir ortalamayı tutturmak bugün her şairde görülebilen bir özellik değil-. Aynada Yürüyen Sesler isimli ikinci kitabını da derhal okuma listeme aldım. Özetle diyebilirim ki Mehmet Özkan Şüküran ve "Gül Rengini" isimli kitabı, çağdaş şairleri tanımayı ve okumayı sevenlere canı gönülden tavsiye edeceğim bir şair ve kitap oldu.
Gül Rengini
Gül RenginiMehmet Özkan Şüküran · İthaki Yayınları · 202131 okunma
66 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
Zeynep Tuğçe Karadağ, Naile Dire gibi İthaki Poetik serisi ile tanıştığım bir şair oldu. Cemal Süreya, Günler kitabında "Bir yeri güzelse, o şiir güzeldir. Ama geri kalan bölümleri de ortalama düzeyi tutturmalı. Zaten öyle olur. O bir kıymık güzelliği yakalayabilen kimse, daha alt düzeye istese de inemez. Bu konuda rastlantı olmaz." der. Büyük ölçüde katılırım buna. Bu kitapta da bir yeri, birden çok yeri güzel birçok şiir var. Özellikle "Madeni Yara" çok başarılı ve vurucu. Kitaba adını veren "Beni Nereden Vuralım?" da aynı şekilde. Takip edeceğim şairlerimizden oldu.
Beni Nereden Vuralım?
Beni Nereden Vuralım?Zeynep Tuğçe Karadağ · İthaki Yayınları · 2020185 okunma
56 syf.
·
Puan vermedi
"ben tenhası dünyanın, bunlar omuzlarım"
"kızdık, kızılca kanadık kız kıza kızgındı babamız kızgındı ademoğulları hepsini yanılttım beni oyalayan dünyanın mihenk taşını fırlattım bir yere, uzadı saçım" İlk kez okuduğum şairlerden. İthaki Poetik serisi ile tanıştım. Yer yer tekrar eden imgeler olduğu doğru ama bunu bilinçli ve aslında biraz da gerçekçi bir tekrar olarak hissettim. Şairi araştırırken bir röportajında bu konuya kendisinin de değindiğini gördüm: "Şair elbette en iyisini işleyene dek aynı imgeler etrafında dönebilir. Demek ki önceki yazdıklarına ikna olmamıştır. Tuttuğunu ikna olana dek işlemelidir de. Bir şaire yöneltilen hep aynı imgelerde dönüp duruyorsun itirazı bu yüzden biraz haksız. Yazıp bırakmak mı gerekiyor? Bu kadar emin miyiz işlediklerimizin tek şiirde harika durduğuna? Evet, şair kendini yenilemek zorunda, bu kesin. Fakat aynı zamanda en iyisini yaratana dek onu işlemeli de. En iyiyi yaratana dek şair dönüp duracaktır. Bu iyiye de yine şairin kendisi karar verecektir…" Kitapta bir isyan var, bir kadının gerçekçi bir isyanı. Dili kuvvetli kullanan genç bir şair. 2021 yılı Attila İlhan İlk Şiir Kitabı Ödülü'nü de almış bu kitabıyla. Yeni şairleri, özellikle günümüz genç şairlerini tanımayı, takip etmeyi çok seviyorum. Naile Dire, bundan sonra da takip etmeye devam edeceğim şairlerden oldu.
Türbülans
TürbülansNaile Dire · İthaki Yayınları · 2020116 okunma
165 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Sait Faik'in gazeteci kimliği ile mahkemelerde gördükleri... Muazzam. Doğrudan gerçek ve samimi. Sait Faik'in eşsiz anlatımı ile. 28 nisan 1942 ile 31 mayıs 1942 tarihleri arasında Haber-Akşam Postası isimli gazete için mahkemelerde yaptığı gözlemler sonucu yazdıklarının kitaplaştırılmış hali. Kimsesizler, yoksullar, işsizler, balıkçılar, hırsızlık yapan çocuklar... Hepsi esasında Sait Faik evreninin bildik yüzleri. Bu yüzlerin bir şekilde mahkemeye düşmüşleri. Sait Faik'i her daim okumalı, okutturmalı. Dönüp dönüp tekrar okumalı. Böylece insana dair yeni şeyler öğrenmeli.
Mahkeme Kapısı
Mahkeme KapısıSait Faik Abasıyanık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,085 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
küçük İskender'in ilk şiir kitabı. İskender, Türk şiiri için önemli bir şahsiyet. Şiire getirdiği yenilik ve özgünlük her dönemde takdir edilecektir. Kelimelerle bir hayalî gibi oynuyor, onları adeta perdenin arkasından yönetiyor. Benim şiir zevkime, şiir alışkanlığıma tam anlamıyla uymasa da her daim belirli aralıklarla İskender okumaya çalışırım. İskender'in her yazını kendi içerisinde bir eğitimdir zira. küçük İskender'i tanımak, okumak önemli diye düşünüyorum. Var olsun İskender! Geride bıraktıklarıyla var olsun.
Gözlerim Sığmıyor Yüzüme
Gözlerim Sığmıyor YüzümeKüçük İskender · Can Yayınları · 2021847 okunma
108 syf.
·
Puan vermedi
·
24 günde okudu
Melisa Kesmez’in 2019 Sait Faik Hikaye Armağanı kazandığı bu kitap, Atların Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz’e kıyasla kısa kısa birçok öykü yerine “Kalanlar”, “Son Bir Çay”, “Annemin Çadırı”, “Görüşürüz” ve “Kız Kardeşim Handan” isimli görece daha uzun beş adet öyküden oluşuyor. Öyküler daha en başından okuru içine alıyor, içine girdiğiniz hayatları hiç yadırgamadan sanki uzun zamandır tanıyormuş gibi okumaya devam ediyorsunuz. Bir öykü kitabının kısa bir öyküsünü değil de uzun soluklu bir roman okuyorsunuz sanki. Atların Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz’i de beğenmiş olsam da 4 yıl sonra yayımlanan bu kitapta yazarın dilinin ve öykücülüğünün daha oturaklı bir hal aldığı ve olgunlaştığı açıkça görülüyor. “Son Bir Çay”, “Annemin Çadırı” ve özellikle kapanış öyküsü olan “Kız Kardeşim Handan” bu beş öykü içerisinde biraz daha öne çıkıyor. “Kız Kardeşim Handan” içerisindeki karakterleri ayrı bir kitap olarak dahi okumak isterim. Melisa Kesmez’in bu kitabı tavsiye edeceğim öykü kitapları arasına, okumadığım diğer kitabı olan “Bazen Bahar” ise okuyacağım kitapların arasına kesinlikle girdi. Öykü sever herkese tavsiye ederim.
Nohut Oda
Nohut OdaMelisa Kesmez · İletişim Yayınları · 20196,7bin okunma
Resim