Sanıkların ikisi de zenginse, hâkim istifa eder. Biri zengin diğeri fakirse, zengin kazanır. İkisi de fakirse, adalet yerini bulur. Çin atasözü
GÖLGELERİN İÇİNDEKİ SESSİZLİK
“Tamam, anlatacağım ama öncelikle siparişlerinizi verin. Bu kadar aceleci davranmaya gerek yok. Bilirsiniz. Aceleci işe, monarşi yönetimler karışır.” Birden asık yüzü değişen Burcu, bir süre gülmesinin ardından neşeyle arkadaşına şöyle cevap verdi: ‘’Ah, Berkant! Çok tatlısın ama az önce bahsettiğin atasözünü yanlış söylediğinin farkında mısın? Bildiğim kadarıyla bu atasözü, ‘aceleci işe, şeytan karışır.’ olacaktı. Bugün espri anlayışının müthiş olduğunu söyleyebilirim. Ama zevzekliği bir kenara bırakıp bir an önce asıl konuya girsen iyi olur. Herkes gibi ben de nasıl bir sürprizle karşılaşacağımı merak ediyorum doğrusu.” “Hiçbir atasözü olduğu gibi görünmez.” diye yanıtladı. Berkant. Yüzünde beliren alaycı gülümsemesiyle!
Sayfa 17 - ilginç çıkarım...
Yürürken sadece yürü, yemek yerken sadece yemek ye. Zen Atasözü
Bilirim kibirlisiniz, 'Tavşan dağa küsmüş...' atasözünü hatırlatırsınız. Kibirli değilim ama benim de bildiğim bir atasözü var, 'İnsan sevdiğine küser' derler, size niye küseyim ki?
Atasözü
"İt baharı görürmüş ama yediği taşı da Allah bilirmiş."
"Dünya küfürle değil zulümle yıkılır" atasözü gereğince kısa süreli saltanatlarının tez elden yıkılmasına yol açar...
Şakayı seven kasabalılar iyi anlaşan kişilerden söz ederlerken: '' Papazla hoca gibi sevişiyorlarç'' derlerdi. Bu söz atasözü gibi yerleşip kalmıştı.
Sayfa 137 - İletişim Yayınları
Alimlerin korkak olduğu bir ülkede, zalimler cüretkar olur.
Sayfa 449 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Bir Grek atasözü şöyle der: Erguvana büründüğü zaman dahi maymun, maymundur. (erguvan kraliyet rengidir.)
Kabalcı YayıneviKitabı okuyor
We ain't what we want to be, and we ain't what we're going to be, but we ain't what we wuz. Güney Carolina dağlılarının bir atasözü Bu kitabı, intihar eden birkaç arkadaşıma ve paranoyadan, şizofreniden mustarip birçok arkadaşıma ithaf ediyorum. Onlar, öyle sanıyorum ki çağımızın (belki de bütün çağların) belâsını en yakından görecek noktaya yaklaşmışlardı. Bu tehlikeli noktadan salim bir bölgeye adım atmaya yeltendiler belki; belki tekinsiz hareketleri yüzünden meşum bir darbeyle devrildiler. Onlara isabet eden yıldırım bana çarpmadıysa, bunu önce şiir binasının saçağı altına sıçrayacak ataklığı göstermiş olmama ve sonra siyasî anlamda bir bağlanmanın hayat içindeki karşılığını arama çabasına borçlu olduğuma inanıyorum. Şiir ve siyaset, bana verilen tekinlikti. Dolayısıyla bu kitabın konusunu şiirin ve siyasî bağlanmanın birbirine geçiştiği bölge veya bölgeler oluşturacak. Hemen bildirmem gerekir ki, size sistematik bir temellendirme sunacak değilim. Böyle bir şey yapmayı hem istemiyorum, çünkü yaparsam dile getirme gereğini duyduğum hususlarda kesip biçmeler, eğip bükmeler, kırpmalar ve eklemeler yapmak zorunda kalacağımı görüyorum; hem de sistematik bir temellendirme için elverişli yöntemi henüz ele geçirdiğimi sanmıyorum. Burada, oluşmakta bulunan bir zihniyetin hikâyesini, bu oluşumdan en çok ve doğrudan doğruya etkilenen birinin kaleminden okuyacaksınız. O halde önünüze karmakarışık bir yığın bırakıyorum. Doğrusu onu orada ben de öyle bulmuştum.
Sömürgecilerin işbirliği yapması
SİCİLYA MAFYASININ ESKİ BİR ATASÖZÜ VAR: "Öldüremediğin kişiyle işbirliği yap!"
İtalyan Atasözü imiş
Öpülmüş dudak, saadetin kaçmasına sebep olmaz. Onun kaderi her zaman yeniden doğan aya benzer..
"Mutlu olmak istiyorsan toprakla uğraş." ~ Çin Atasözü.
Resim