Kurtarıcı Arama İhaneti
Suya düşen yılana sarılır der atalarımız. Emperyalizmin güdümünde ki siyaset dünyası adeta bir yılan deryası. İlahi nutuk ile rol çalmaya kalkanları da görünce Mustafa Kemal Atatürk'ün Nutuk kitabı ile bir asır önce ki uyarılarını yeniden hatırlatmak artık ulu bir göreve dönüştü. Mustafa Kemal Atatürk'ten sonra Türkiye Cumhuriyeti
Neymiş efendim; Atatürk, Cumhurbaşkanı olduktan ve bütün kuvvetleri avucunda topladıktan sonra, tavrı değişmiş, Hz. Muhammed’den “Arab oğlu” Kur’an-ı Kerimden de “O Arab oğlunun yaveleri”, yani saçma sapan sözleri diye bahsetmiş. Kaynak kim; Kâzım Karabekir! Bunları ciddiye alıp yazan ve televizyon televizyon gezip iştiyakla anlatan kim? Bir
Reklam
Latife Hanım ile Mustafa Kemal’in sırrı: Kanlı yelpaze
Latife Hanım-Mustafa Kemal evliliğinin gergin anlarından biri... Sinirini yelpazesini avucuna vurarak gidermeye çalışan Latife Hanım, elini kanatır. Atatürk, tokat atmaya yeltenir. Fakat Latife Hanım kendini müdafaa için elini siper etmeye kalkınca kanlı parmaklar Atatürk’ün yüzüne isabet eder... Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatına giren
Tunceli’nin yiğit adamı o zamanki adıyla Dersimli Diyap Ağa. Böyle bir vatansever dururken Seyit Rıza'yı parlatıp önümüze koyuyorlar. Diyap Ağa’yı anarlar mı? Anmazlar. Neden? Bu memlekette Atatürk ve cumhuriyete ne kadar düşmansanız malesef o kadar kıymete binersiniz. Bakın ne diyor Diyap Ağa: "Gavur Anadolu’yu sardı. Türklük tehlikeye düştü. İşittik ki Erzurum taraflarında can kurtaran bir paşa çıkmış. Meclis kuracakmış. Hep onu gözledik. Öğrendim ki bu paşanın adı Mustafa Kemal imiş. Bizden iki mebus istedi. İhtiyar halimle vatanı kurtaranların yanına koşmayı, başımı bile vermeyi göze aldım. Bana “gitme, ölürsün” dediler. “Zaten herkes mahvoluyor, varam gidem. Onlara ulaşam, hep beraber ölek!” dedim. (...) Sekiz günde Ankara’ya vardım."
Atatürk diyor ki: " Hükümet millettir ve millet hükümettir. "
Mustafa Kemal Atatürk Diyor ki - “Çağdaş bir cumhuriyet kurmak demek, milletin insanca yaşamasını bilmesi, insanca yaşamanın neye bağlı olduğunu öğrenmesi demektir.” #31/3/24 tarihe dipnot.
Reklam
Ben Atatürk'ün ilkeleri için bir çok şeyi geri çevirdim de ne fırsatlardan da vazgeçtim. Bunu anlamanız için anlatayım... Cengiz Han'ın hayatını konu alan bir film vardı geçen gün izlemiştim. Cengiz öldürülmek üzere ama affedilme ihtimali de var. Tarkutay Cengiz'e "Yalvar" diyor. "Karşımda diz çök ki seni affedeyim. Cengiz "Yok" diyor "Olmaz" adam tabi şaşırıyor; - Diz çökmezsen öldürürüm seni yalvarmazsan öldürürüm -"Olmaz öldüreceksen öldür yapamam" diyor Cengiz'de. İşte bizimki de böyle bir hikaye galiba. :) Olmaz Atatürk'ten dönüş yok.
18 MART ÇANAKKALE DESTANI
18 MART ÇANAKKALE DESTANI Şair Mesut Kılıçoğlu Çanakkale’yi yazıyorum size, Selâm olsun tüm şehidlerimize. Anlatacağım yiğit Mehmetleri,
Dahi Diktatör
Ben şunu savunuyorum: Atatürk diktatördü. Buna hayır diyen tarih bilmiyor demektir. Ama hürriyeti öğrenebilmek için bazen diktatörlük gereklidir. Sen bin sene hürriyeti hiç tecrübe etmemiş bir topluma hürriyeti bir tercih olarak takdim edemezsin. Hüsrana uğrarsın. Bugün dahi Türk toplumunun hür olmayı öğrendiğini zannetmiyorum. Siyasi tercihler
Reklam
Enver Paşa'yı dönemin "başbuğu" olarak tanımlayan Nevzat Kösoğlu: Osmanlı'nın çöküşü de kuruluşu gibi bir destandır. Çöküşün kahramanları olan neslin bayraktarı Enver Paşa'dır. Onların varlığıyla İmparatorluğun çöküşünü birlikte düşünmek şaşırtıcıdır ve haksızlık gibi görünür. Onların yürekleri dağ gibiydi; hayalleri de
Dahi Diktatör 9
Kitabı okurken çok fazla not almışım. Nereden bulaştım dedirtecek kadar kötüler. Açmak gerekiyor; unutmayayım istiyorum, buraya bırakayım. Dahi Diktatör’ün dahi olan kısmına ise hiç dokunmadan Atatürk’ün kendi nasihatine uyarak gülüp geçiyorum. Yoksa bu acayip zihinle uzayıp gitmek gerekiyor. Alt okumalar var ki; ikna etmek ve diktatör kelimesinin
Saygı Ve Özlemle...
Kuşa, kediye, köpeğe bir yuva yap, sana sadık kalır. Elini yüzünü yalamaya başlar. Atam, vatanın her tarafını işgalden kurtarıp hür ve bağımsız bir ülke bırakıyor. Padişah'ın "Kullarım!" diye hitap ettiklerine "Efendiler!" diyor. Gel gör ki tarih bilmeyen, coğrafyadan habersiz, dini-imanı şeyhinin ayak izine yüz sürmek zanneden cühela takımı, sarıklı sakallı cübbeli yerli lawrencelerin iftira ve yalanlarına kanıp kendisine özgür birey olma hakkını veren adama düşman oluyor. İhanet hiçbir zaman böyle revaçta olmamıştı. 📕...✍️🏻—Yavuz Yıldızbaş Araştırmacı-Yazar-Eleştirmen
Dilim Sussa da
Dilim Sussa da
Resim