Öncelikle şunu kesin bir dille ifade etmek isterim ki, bu bir roman ya da kurgu kitap değildir. Tamamen araştırma ve kaynaklara dayalı, bize kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi anlatan tarihi bir başyapıttır. Türk tarihi ile ilgilenenler için bulunmaz bir kaynakçadır. Kısacası, kendisini Türk bilen/hisseden ve geçmişi ile geleceğine sahip çıkan
İnceleme değildir :)))
Gazi Mustafa Kemal Atatürk İçin ne diyebilirim ki . Ben veya bir başkası ne derse desin hep eksik kalacak ...
Kitap Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatını anlatıyor... Gerçek bir vatanseverin zaten hakkında bilmediği, duymadığı bir şey yoktur. O yüzden kendime has bir şekilde yorumlayacağım. Sahi nasıl olmuş da Türkiye’ye
Ey İstanbul!
Sana bu şiiri hastanelerin acil servislerinden,
yoğun bakım odaları ağzına kadar dolduğu için
hastaların ambulanslarla başka hastanelere taşınırken çıkan siren
ve trafikteki diğer araçların korna sesleri
ve aralarından geçmeye çalışan insanların itiş-kakışları
ve kuru öksürükleri içinden yazıyorum!
Sana bu şehrin tam kalbinden,
yani
*
“Cahilliğin dağlarında gezenler için; almasını bilene bilgece öğütler, yaşanmışlıkların getirdiği doğru tespit ve öneriler, samimi itiraflar; bir o kadar da topluma tenkit yağmuru. İlber Ortaylı’nın sakınmadan söylediği her söz, gençler için altın değerinde. Toplumun her kesimine ustaca entelektüel bir dokunuş, hazır olun; bu bir kültür
Edebiyat dergileri güneş batışında kahve içmek gibi ayrı bir keyif içinde ayrı ayrı farklı edebiyat kırıntıları bulduğun bir yer gibi...
Keyifle okuduğum Kafa dergisinin bu sayısını elime alır alma arabamla baraj kenarına gidip, baraj ve termosta çay, baraj ve dergi baş başa geçen zamanda bir solukta okudum.. Tabi bir solukta okudum deyip bir kenara atmıyorum bu dergiyi her zaman yanımda olup beğendiğim yerleri tekrar tekrar okuduğumu söylemeliyim.
Bu sayıda çok beğendiğim yerler,İlber Ortaylı'nın Atatürk'ün sanatsal bakışını anlattığı yazı çok harikaydı, Derginin kapağından ta ki son sayfasına kadar her sayfasında Mustafa Kemal Atatürk işlenmiş olması ayrı bir güzeldi.
Okumanızı tavsiye eder. İyi okumalar dilerim..
Bir kitap bu kadar mi olaganustu olur ve bir o kadar da gercegi yansitabilir? Ataturk'un bu kitabi okullarin mufredatina koymak istemesine sasmamali. Dogrusunu soylemek gerekirse daha once okudugum hicbir kitap bende boyle bir cosku, boyle bir heyecan yaratmamistir. Okurken gozumun onunde hep ulkemi ve insanlarini canlandirdim. 1800'lu yillarda
ANKARA'DA SEMT İSİMLERİ...
Mamak'a bağlı Saimekadın Mahallesi'nin isminin 1402'de Çubuk Ovası'nda yapılan Ankara Savaşı'nda Osmanlı ordusuna yardım eden bir kadından geldiği biliniyor.
Kaynaklarda, Osmanlı askerine yardım eden Saime Kadın'ın isminin oturduğu bölgeyle anılmaya başladığı ifade ediliyor. Bir başka kaynakta ise Hacı Bayram
Sayın Cumhurbaşkanımız emeklilere seslenmiş;
''Lütfen gençlere eski Türkiye'yi anlatın'' diyor...
Arnavut Selim de anlatıyor, buyrun okuyalım..
"Toplaşın anlatıyorum.
Yaşım 53.. SGK emeklisiyim ve 14 yaşımdan beri de çalışıyorum. Siyasal Bilgiler mezunu ikiz kızlarım var.
* Kredi kartımız yoktu. O yüzden bakkala falan borç yazdırırdık.
#OkudumBitti.
️Olası bir Türkiye-amerika Savaşı'ndan faydalanan israil'in Atatürk'ün naaşının klonlanma gibi uçuk bir plan neticesinde kaçırılmasını konu alan bir kitap. İçerisinde güzel bir kurgu var ve okurken hafif deniz esintisinde çay içmek kadar narin ve yumuşak bir okunmaya sahip sizi yormadan aslında gizli gizli bilgi vererek. aksiyon ve maceranın birinden alıp birine sürüklüyor. okunmasını tavsiye ederim. saygılar.
Uzun zamandır okumadığım bu tür kitaplara zaten hasret kalmıştım. bunu okuyunca karar verdim ki benim yerim burası yeni bir kitap yorumunda buluşmak dileğiyle.
Ahmet Hamdi TANPINAR, bu eserin konusu için: 'Hayatımızda kaybolan şeylerin ardından duyulan üzüntü ile yeniye karşı beslenen iştiyaktır.' demektedir.
Tanpınar'ın en önemli denemelerinden biri olan bu kitapta beş şehir anlatılmaktadır: Ankara, Erzurum, Konya, Bursa, İstanbul.
İlk yayın tarihi 1946 olan eser; Tanpınar'ın gözlemleri ile etkileyici