“Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne 7 bin senelik, en aşağı bir Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgarları ile sallandı; beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurları ile yıkandı, o çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları Tabiatın babası sandı. Onların oğlu oldu. Bir gün o Tabiat çocuğu Tabiat oldu; şimşek, yıldırım, güneş oldu; Türk oldu. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.”
Ülkesini, ulusunu, inancını, namusunu koruyan ve seven herkesin; ama aklı başında olan herkesin Atatürk'e minnettar olması bir borçtur.
Reklam
"Bu milletin kabiliyeti olmadığından bahsedenler görsünler."
Medeniyet dünyasına sorarım, bu mudur medeniyet? Bu vahşetçe hareketlerin sorumlusu olanların insaniyet, medeniyet, şefkat namına söz söylemeye hakları olabilir mi? Memleketimizde ne soruşturması yapmak istiyorlar ki? - Azınlıklar zenginlik ve rahatlık içinde idi. Kardeş gibi geçiniyordu. Bunları cani yapan kimdir? - (Türk İzmir’i) - Bu milletin kabiliyeti olmadığından bahsedenler görsünler. - Tarih, İngiltere hükûmetinin böyle gülünç bir teşebbüse ümit bağlamasını hayretle kayıt edecektir. Maskara bir kavmi Türkiye’yi istila ettirerek cihangir yapmak.
Sayfa 29 - Genelkurmay Basımevi 8. CİLT, 2008, Ankara - PDF
“Tedâvi ancak ilmî ve fennî bir surette olursa şifa verir.”
"O kara günde Karadeniz'den, bugün Akdeniz'deyim. 1. Cihan medeniyetine sorarım. Bu mu medeniyet, vahşet-i harekât fâili olanların insaniyet, medeniyet, şahsiyet, nâmına söz söylemeye selâhiyetleri olabilir mi?
Gündoğan Yayınları / 18. Defter
266 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 4 days
Kitap Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün 24 adet not defterinden alıntılar yapılarak yazılmış inceleme tarzındadır. Yazar, kitapta bazı tavsiyelerde bulunmuştur ki bunlar çok yerindedir. Bu belgelerin arşivlerde kalmaması, tıpkı basımları ile birlikte sözü geçen olay ve kişilerin tarih içinde ki yerlerini saptayıp, defterlerle bütünleştirerek çok değerli bir eser elde edilebileceğinden dem vurmaktadır. Hatta bu çalışmanın sadece bir kişi değil de bir ekip çalışması ile bu kişilerin de hem bilim çevrelerinde uzmanlaşmış, hem de askerî alanda konuları kavrayıp, değerlendirebilecek rütbe ve düzeyde kişilerden oluşması önerisi gerçekten mükemmel. Ve bende inanıyorum ki böyle bir eser gelecek kuşaklar için Atatürk’ü daha iyi, daha doğru, daha yakından tanıma olanağı sağlayacaktır.
Atatürk'ün Not Defterleri
Atatürk'ün Not DefterleriAli Mithat İnan · Gündoğan Yayınları · 199690 okunma
Reklam
Memleketin ağaçlarla donatılması zorunlu.
Sayfa 38 - Genelkurmay Basımevi 8. CİLT, 2008, Ankara - PDF
Tarih, İngiltere hükümetinin böyle gülünç bir teşebbüse umut bağlamasını, hayretle kaydedecektir. Maskara bir kavmin Türkiye’yi istila ederek cihangir yapmak. Siyasi ve askeri bir gaflet numunesi!
“Bir gün Cemal Bey Selânik gazetelerinde birisine imzasız bir başmakale yazmış. Beraber çalıştığımız daireden çıkıp tramvaya binmiş. Olimpos'a gidiyorduk. Cemal Bey'in elinde o gazete vardır. Bana uzatıp: “Bu başmakaleyi okudunuz mu?" dedi. "Hayır." "Oku" dedi, okudum. "Nasıl?" diye sordu. "Alelâde bir gazetecenin, alelâde bir yazısı" dedim. "Amma yaptın ha, bunu ben yazdım." Cevap verdim: "Afedersiniz, bilmiyordum. Yazmamış olmanızı temenni ederim" dedim ve ilâve ettim: "Cemal Bey, şu ve bu yolda birtakım kuş beyinli kimselere kendinizi beğendirmek hevesine düşmeyiniz. Bunun, hiçbir kıymeti ve ehemmiyeti yoktur. Siz içinde bulunduğumuz vaziyeti tetkik ediniz. En başta biraz ferâgat sâhibi olmak lâzımdır. Şunun bunun pöhpöhünden kuvvet almaya tenezzül etmeyiniz. Büyüklük odur ki, hiç kimseye eğilmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın, memleket için hakiki mefkûre ne ise onu görerek, o hedefe yürüyeceksin. Önüne sayısız engeller yığacaklardır. Kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak bu engelleri aşacaksın. Ondan sonra sana büyüksün derlerse, bunu diyenlere güleceksin! Cemal Bey sözlerimi sükûnetle dinledi, bana hak verdi.”
Mustafa Kemal Atatürk, daha askeri ortaokul yıllarından itibaren Batı dillerinden Fransızcaya büyük ilgi duymuştur.
Genelkurmay Basımevi 9. CİLT, 2008, Ankara - PDF
686 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.