Johann ağıta benzeyen hüzünlü bir dini şarkı söyledi: “Eşittir Tanrı’nın önünde aç fakir de tok zengin de, O herkese verir hem sorun hem sükûn hem hava hem toprak hem serinlik karanlık mezarlarda. Eşittir Tanrı’nın önünde aç fakir de tok zengin de.”
Onların suskunluğu, bir çığlıktan daha anlamlıydı. Birlik ise, kesinlikle ellerindeki tek şeydi.
Reklam
Bizim tek bir sloganımız var: ‘Çalışarak yaşamak ya da savaşarak ölmek?’”
Manchester’e yaklaştıkça manzara daha düz ve hüzünlüydü. Alçak ovalarda, sis, pamuktan bir perde gibi yolu sınırlıyordu. Tepelerin ve ormanların siluetleri sisin içerisinde kaybolmuştu. Artık bakılacak hiçbir şey yoktu.
“Lanet küçük yılanlar, inşallah daha bu gece geberirsiniz! Anne ve babalarınız sizin yüzünüzden aç kalıyorlar! Lanetler, sizi doğurmakla kendi mezarımızı kazıyoruz!..”
Gülümsemeyen üç sakin beyefendi, işçileri inceliyordu. Köye gelen kasap da domuz ve danaları aynı şekilde seçip köylülerden satın alırdı.
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.