Sonunda o kadınla karşılaşmıştı; kadınlar hakkında düşünmeye alışık olmadığı için pek düşünmediği, ama günün birinde karşılaşacağını belli belirsiz de olsa umduğu kadınla. Aynı masada, hemen yanında oturmuştu. Elini elinin içine almış, gözlerinin ta içine bakmış ve orada güzel bir ruh görmüştü; aynasında parladığı gözler kadar, ona biçim verip ifade kazandıran beden kadar güzel bir ruh.