Aristoteles, devlet rejimlerini konu aldığı kitabında Atina yönetiminin tarihini anlattıktan sonra kendine has yaklaşımıyla Atina Devleti'nin yapısını ve işleyişini anlatmaktadır. Kitap, devlet rejimlerine yer vermesi, demokrasinin adım adım ilerleyişinden söz etmesi açısından kıymetli. Zira bu sayede yaklaşık 2600 yıl öncesindeki devlet rejimleri uygulamalarını ve farklılıklarını okuyor, günümüzle mukayese edebiliyor, öğrenebiliyoruz. Solon'un demokratik rejimi ile Otuzlar Yönetimi'nin monarşik rejimini ve tiranlığı karşılaştırmalı olarak analiz edebiliyor olmamız gibi. Bir sosyal politikacı olarak sosyal devletin izlerini çağlar öncesinden geleneksel metotlarla dahi olsa görmek kıymetli. ilginç olan ise yaklaşık 2600 yıl sonra, günümüzde de yönetimsel olarak çok farklı şeyleri konuşmuyor olmamız. Insanlık tarihi açısından çok da kisa olmayan bu süre zarfında benzer yönetimsel anlayışları ve benzer devlet rejimlerini konuşuyor olmamız ve hatta günümüzde dünya üzerinde o dönemki yönetim şartlarından daha kötü şartlarda yönetilen ülkelerin var olması insanlığın sorgulaması gereken bir konu olduğu düşüncesini uyandırmakta.