Attilla İlhan'ın Bolşevizme eleştirmesi Galiyev'in eleştirisini izler. Ona göre Sovyet Sosyalizmi işçi sınıfı iktidarı adı altında, Türk halklarını sömürgeleştiren totaliter bir oluşumdur.
Sayfa 105Kitabı okudu
Attilla İlhan'ın tanımladığı anlamdaki "Türk" kimliğinin Anadolu'cu yazarların (Yahya Kemal Nurettin Topçu) ve İsmet Özel'in "Türklük" tanımlarıyla akraba olduğu ifade edilebilecektir.
Sayfa 107Kitabı okudu
Ben sana mecburum
Bilemezsin
Adını mıh gibi
Aklımda
Tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor
Gözlerin
Ben sana mecburum
Bilemezsin
İçimi seninle
Isıtıyorum
ATTİLLA İLHAN
lütfen, 𝑘𝑎𝑓𝑒𝑠𝑖𝑛𝑑𝑒𝑛 çı𝑘𝑎𝑟 𝑦ü𝑟𝑒𝑘 𝑑𝑖𝑦𝑒 𝑡𝑎şı𝑑ığı𝑛ı.
( attilla ilhan)
Atatürk,yeni Türkiye'nin "Batılılaşmak" ya da "Doğululaşmak" gibi bir amaç taşımadığını,yeni Türkiye'nin tek yönünün "evrensel uygarlık değerleri" olduğunu bir gazeteciye şöyle ifade etmiştir:
"Bizim ilkemiz Asya ve Avrupa için aynıdır.Her ikisinin de en iyi yönlerini alacağız,fakat bağımsızlığımızı da koruyacağız.Her şeye yalnızca Türk çıkarlarını göz önüne alarak Türk görüş açısından bakacağız ."
Bu gerçeklere karşın malesef 1940'lardan itibaren "İnönü Atatürkçüleri" ve 1980'lerden itibaren de "Evren Atatürkçüleri", Atatürk 'ü "Batıcı",Atatürk'ün akıl ve bilim ilkeleri doğrultusunda çağdaşlaşma idealini ise,"Batılılaşma" olarak adlandırmışlardır.Bu yanlış adlandırma son 30 yıldır okullardaki zorunlu "İnkilap Tarihi" derslerinde sürekli tekrarlanarak neredeyse hiç sorgulanmadan kabul edilen bir gerçeklik halini almıştır Rahmetli Attilla İlhan yıllarca bu yanlış adlandırmaya karşı mücadele etmiş ama maalesef bir sonuç alamadan aramızdan ayrılmıştır.
Sayfa 140Kitabı okudu
İbnüleminn Mahmud Kemal İnal da takkesiyle bu antolojide yerini alır. Haldun Taner beresiyle, Attilla İlhan kaptan kasketiyle, Salâh Birel fötrüyle, Ferit Edgü Borsalino'suyla peşisıra gelirler.
Sayfa 49Kitabı okudu
Şapka
Yazarları da şapkalarıyla düşünürüm ben. Baudelaire'i tuhaf mölon şapkasıyla, Kafka'yı hafif yan yatmış şapkasıy- la, Gide'i tuhafın da tuhafı serpuşuyla, Tournier'yi başından eksik etmediği yün takkesiyle.
İbnülemin Mahmud Kemal İnal da takkesiyle bu antolojide yerini alır. Haldun Taner beresiyle, Attilla İlhan kaptan kasketiyle, Salâh Birsel fötrüyle, Ferit Edgü Borsalino'suyla peşisıra gelirler.
"Kasketini acılarının üstüne eğen" Cemal Süreya, bir şiirinde "Adam şapkasına rastladı sokakta/Kimbilir kimin şapkası" imgesine dayanır. Bu dizeler bana dünya edebiya- tında şapkaya hak ettiği seçkin konumu veren bir başka ya- zarı, Milan Kundera'yı çağrıştırıyor.
Sayfa 49 - SelKitabı okudu
Beni koyup koyup gitme, n'olursun
Durduğun yerde dur
Kendini martılarla bir tutma
Düşersin yorulursun
Beni koyup koyup gitme, n' olursun
Bir deniz kıyısında otur
Gemiler sensiz gitsin bırak
Herkes gibi yaşasana sen
İşine gücüne baksana
Evlenirsin, çocuğun olur
Beni koyup gitme, n'olursun
Elimi tutuyorlar ayağımı
Yetişemiyorum ardından
Hevesim olsa param olmuyor
Param olsa hevesin
Yaptıklarını affettim
Seninle gelemeyeceğim Attilla İlhan
Beni koyup koyup gitme, n'olursun
Attilla İlhan
attillâ ilhan bir şiir yazacaktı
herifin yüreği delinmişti
Aşık olup da bir Attilla İlhan dizesine teselli bulmayanımız çok azdır. Kitap okumayanımız bile hiç yoksa Ahmet Kaya’nın ‘’Sen Benim Hiçbir Şeyimsin’’i, Yaşar’ın ‘’Beni Koyup Gitme’’sini, Zuhal Olcay’ın ‘’Ayrılık Sevdaya Dahil’’ini dinleyip hüzünlenmiştir sanıyorum.
İmkansız aşklardan bitmeyen hasretlere, yoksulluktan Kurtuluş Savaşı’na kadar pek çok konuda şiirler yazan, toplumcu romanlarıyla sınıfsal-kültürel meselelere dikkat çeken, gazete yazıları ve eleştirileriyle yeni bir edebiyatın, sinemanın peşinde olan Attila İlhan 15 Şubat 1925’te Menemen‘de dünyaya geldi. Ailenin ilk çocuğuydu. Babası Muharrem Bedrettin Bey bir kadızade olmasına rağmen çağdaş ve laik bir insandı. Menemen’de uzun yıllar geçirdi. Hatta bir dönem savcılık bile yaptı. Eşi Emine Memnûne Hanım’la da bu süreçte tanıştı. Emine Hanım Menemen’in ileri gelen ailelerinden birine mensuptu. Üstelik eğitimli ve açık fikirli biriydi.
Çok geçmeden hep birlikte Menemen’den İzmir’e taşındılar. İşleri yolundaydı. Şehrin sayılı aileleri arasında gösteriliyorlardı. Karşıyaka’da Levantenlerin de bulunduğu nezih bir muhitte oturuyorlardı.
Sayfa 4Kitabı okudu
Yokluğun cehennemin öbür adıdır.
#Attilla İlhan
Sayfa 175 - roman, la kitapKitabı okudu
Eğer ben yalnızsam, yanılmışsam
Elimden tut yoksa düşeceğim.
Yağmur beni götürecek
Yoksa beni. Attilla Ilhan
Sayfa 5 - Okan ÇilKitabı okudu
"Gerçek aşk, imkânsız olandır. Çünkü bir aşk, normal sürecini, gelişme aşamalarını yaşarsa bitmeye mahkûmdur."
Attillâ İlhan
Sayfa 43Kitabı okudu
