FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA
Dağlarca, Cumhuriyet döneminin, özellikle ikinci kuşak şairlerinin en özgünü, nicelik ve nitelik bakımından en verimlisidir. Gerek dili, sözcükleri, gerek temaları, şiir kalıpları ile kendinden önceki şairlere benzemediği gibi, çağdaşlarına da benzemez. Onun kadar hiçbir şairimiz, hiçbir sanatçımız, gerek yerlebir gerçeğe;
Meditasyon Merkezi
100 kereden fazla geldiğim havalimanındayım, Schiphol... Dinler arası diyalog safsatasının Avrupa merkezi, fetocuların merkezi olan Hollanda'nin en büyük havalimanı. Buraya ilk geldigimde mescid aramıştım bulamadım. Havalimanındaki işaretlerden "meditation center" diye bir işaret görünce takip ettim meğer burası tum dinlerin ortak ibadet yeriymiş. Girişte incil kitapligi ve bir ofis seklinde kilise, icinde bir görevli haricinde hiçbir kimse yok, arka tarafta ise mescid ve içi hınca hınç kalabalık. Abdest alma yerini son ziyaretimde degistirmisler,,m daha uzak ve daha eziyetli bir yere koymuslar. Duş alma yerinde abdest aldiriyorlar! Kilise'nin ve havranin hiç müşterisi olmayıp mescidin hep dolu olması elbette onları rahatsız ediyor, mescid ve abdest alma işleyişini zorlastirmalarindan belli oluyor zaten. Sorsanız özgürlükler ülkesi ve her dine eşit mesafededirler! Hollanda'yı özgürlükler ülkesi diye bilirsiniz, aslında tam bir açık hava cezaevidir!
Benim değinmek istediğim konu ise her dine eşit uzaklıktayız diye uydurdukları yalana kendileri dahi inanmazken içimizdeki fetocuların inanmış olmasına şaşırıyorum. Dinler arası diyalog projesinin bir parçası olan meditasyon merkezlerini görmezden gelmeyelim, ruhu terbiye etmenin çok yolu var ama nizam vermenin ise tek yolu var, iman. Ruhu terbiye ederken yoldan çıkartacak çok proje var, namaz bir meditasyon şekli; ama meditasyon namaz değil.
Allah istikamet versin hepimize ve bizi O'na hakkiyla kul etsin.
Ateşi Çalmak-Galina Serebryakova
Karl kitapsız yaşayamıyordu ve kendini beğenmiş küçük burjuvaların evlerinde bu kadar az kitap olmasına şaşırıyordu.
Ateşi Çalmak
Karl Marx, henüz on dokuzunda bir delikanlı olarak Berlin Üniversitesi'nde öğrencidir. Temel ilgi alanı felsefedir; felsefenin ise, dünyayı değiştirmenin silahı olması gerektiğine inanmaktadır. Günlerini ve
KENDİNİ GÖZLEMLEYEN MEPHİSTO (GOETHE)
Goethe'nin Mephisto'su pek çok farklı rol ve kimliğe bürünen bir şeytandır ve aslında bunlar Aydınlanmacı bir eleştirinin tarihini de yansıtır. Faust mitolojisi geleneğinde göründüğü kadarıyla Mephisto, İblis'in maiyetindeki bir yardımcı olarak ikinci kade mede yer alan bir kötü varlıkhr.
_Derin acılar, insanı seçkinleştirip diğer insanlardan farklı kılar.
_Wagner, çok derin acılar çeken biri – diğer müzisyenlerden üstün yanı da bu. Her alanda Wagner'e ve bestelediği müziğe hayranım.
_Derin acılar çekmiş her insanın ruhsal iğrençliği ve gururu, bir kişinin ne kadar acı çektiği, neredeyse onun değer dizgesi içerisindeki yerini
