Kim bilir, iç sıkıntısı olmasa, belki insanlar işe gitmeyi unuturlardı. "İş avutur" derdi babası. O böyle avuntu istemiyordu. Bir örnek yazılar yazmak, bir örnek dersler vermek, bir örnek çekiç sallamaktı onların iş dedikleri. Kornasını ötekilerden başka öttüren bir şoför, çekicini başka ahenkle sallayan bir demirci bile ikinci gün kendi kendini tekrarlıyordu. Yaşamanın amacı alışkanlıktı, rahatlıktı. Çoğunluk çabadan, yenilikten korkuyordu. Ne kolaydı onlara uymak!
"İnsanlar unutma ve avuntu arıyorlar, bilgi değil."
Sayfa 68 - BaharKitabı okudu
Reklam
Çok üzüntü verici..! Karşınızda duran, sizi görüp size bakan, sizinle konuşan, sizi yanıtlayan, fakat sizi tanımayan birini dünyanın biricik varlığı olarak tutkuyla, bütün kalbinizle sevmek! Sadece ondan bir avuntu ümit etmek..Ve onun, ölüme mahkum olan sizin için gerekli olan şeyden habersiz tek varlık olması..!
Sayfa 122Kitabı okudu
Kıskançlık
Basit bir kıskançlık olayı bu. Yeteneği olmayıp da hevesi olanların gerçek yeteneklere çamur atmaktan başka yapacakları bir şey yoktur çünkü. Ne denir, bu da bir çeşit avuntu işte!
Sayfa 77 - Birleşik TomurcukKitabı okudu
Çok üzüntü verici..! Karşınızda duran, sizi görüp size bakan, sizinle konuşan, sizi yanıtlayan, fakat sizi tanımayan birini dünyanın biricik varlığı olarak tutkuyla, bütün kalbinizle sevmek! Sadece ondan bir avuntu ümit etmek..Ve onun, ölüme mahkum olan sizin için gerekli olan şeyden habersiz tek varlık olması..!
Okumak
"Ne çocuklar gibi bir avuntu olsun diye okuyun, ne de muhterisler gibi kendinizi talime zorlarcasına, hayır, hayır; okuyacaksanız: şifa bulmak için okuyun!" - Gustave Flaubert
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.