Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Kendi başına mükemmel bir avuntu," dedi Elizabeth, "ama bizim işimize yaramıyor. Tesadüfen acı çekiyor değiliz."
Bakalım senin güveninin gizli anahtarını bulup şu mermer göğüste bir kapı açarak yüreğine bir damla avuntu akıtabilecek miyim?
Reklam
varsa eğer bir avuntu misal gönüllü ufalanma* hazırım gövdemi budamaya her şeyi gören doğa peki sen, hazır mısın yıkıma?
Avuntu! En doğru kelime avuntuydu. Avutmuştum kendimi bu zamana kadar.
Sayfa 24 - Tilki KitapKitabı okuyor
Yaşamış olduğu hayata dair gerçekten kafa yorduğunda kapıldığı hislere kapılmıştı tekrar: Üzüntü diyebilirdi ama acıyarak üzülmek değildi onunki, hayatla cebelleşen tanımadığı milyarlarca insanı kapsayan geniş bir kederdi; insanların en berbat şartlara, en zor yaşantılara rağmen her yerde hayata tutunmalarına duyduğu hayretle karışık bir keder. Hayat çok hazin gelirdi o anlarda. Bunu bile bile hepimiz yaşıyoruz. Bile bile dört elle sarılıyoruz, bize avuntu olacak bir şeyler arıyoruz.
Sayfa 712Kitabı okudu
ayrı ayrı daha mı çok yakışıyoruz birbirimize siyah-beyaz resimlerde ahşap avuntu
Sayfa 32 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Reklam
“…sessizlik ve gülümsemenin yorgun ve yaralı erkekler için nasıl bir güç ve avuntu olduğunu anlattı.”
Sayfa 113Kitabı okudu
Bu bozuk dünyada tek sığınak, huzur ve avuntu duaydı.
Bozuk dünyada tek sığınak,huzur ve avuntu duaydı~
İnsanın durup dinlenmek istediği yerde huzursuzluk, barışı aradığı yerde savaş vardı; yazgıdan kaçılmıyordu. Bu bozuk dünyada tek sığınak, huzur ve avuntu duaydı.
Reklam
Karşılıklı tutkulu bir bağlılıktan ziyade ortaklaşa geliştirilmiş alışkanlıkların verdiği avuntu şeklinde tanımlanabilirdi evlilikleri. Özünde aşk olduğu iddia edilen, sonra da çiftlerin birbirinin gözünü oyduğu binlerce evlilikten daha iyiydi.
Yazmaya çalışmam sıradan bir avuntu belki. Belki değil, kesin “avuntu”. Öyle olsa da, yazdıklarım bir şeye benzemese de, daha doğrusu yazmayı düşündüklerime benzemese de, kalemi elime aldığımda her şey uçup gidiyor. Sözcüklerin ihaneti.
Sayfa 25
102 syf.
·
Puan vermedi
·
14 saatte okudu
Yazarın okuduğum ilk kitabı. İlk sayfasından son sayfasına kadar korkuyu kaygıya ekleyip nereye gidiyoruz, nasıl bu hale geldik, durdurmak yerine eklemeler yapıp nasıl tüketen toplum olduğumuzu hayıflanarak okudum.. Hepimizin içinde olduğu gemi batıyor, bunu görüyoruz, ne mi yapıyoruz; bizi batıranların türlü sebepler öne sürüp bizi batmaya ikna edenlere alkış tutuyoruz. Ben bir fedakarlık yaptım diye avunuyoruz. Nereye kadar avuntu içinde yaşayacağız bir dur demek ne zaman aklımıza gelecek.. Yazar 'madem kötüler, o halde neden işleri rast gidiyor' derken Livaneli'nin Son Ada kitabında geçen "Aslında köpekbalığı neye göre kötü, yunus neye göre iyiydi? Belki de iyilik ve kötülük diye bir şey yoktu" kitabı okurken sıkça hatırımda kaldı. Alçaklığı türlü konumlarda görüyoruz. Birçoğunda bulunuyoruz hatta. Sorsan hepimiz durumdan rahatsızız ama benim yapmamla ne değişecek diyip kabuğumuza gömülüyoruz. Deve kuşu misali ama bizim kafamız hep kumda. Fakat unutmamamız gereken bir şey var yazarın da değindiği gibi 'kapılar kapandığında bütün insanlığın parmakları arada sıkışacak. Biliyoruz.' Evet. Biliyoruz. Kitabı okuyun, okutun, üzerinde bolca düşünün. Kaleminize yüreğinize sağlık hocam.
Hüseyin Hakan
Hüseyin Hakan
Diğer Alçaklar Gibi
Diğer Alçaklar GibiHüseyin Hakan · Fabrik Kitap · 20239 okunma
Aslında gerçekten rahatlamaz, avunur Ademoğlu.. Belki de avunmamız bile kendi sanımızdır. En iyi avuntu da dünyadan vazgeçtiğimize, hırsları zincirlediğimize kendimize inandırmak.. Yalan da olsa inandırmak..
Bir kadın duygularını hoşlandığı adamdan da aynı beceriyle gizlerse, onu kendine bağlama fırsatını kaçırabilir; o zaman hiç kimsenin bir şeyi sezmediğini düşünmek pek acıklı bir avuntu olur.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.