Akış
Ara
Mesajlar
Bildirimler
Kaydedilenler
Ne Okusam?
Profil
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.17
Nur risaleleri'nin kaynağı
Nurşin'de bir müddet kaldıktan sonra Hizan'a döndü. Sonra medrese hayatını terkederek pederinin yanına geldi ve bahara kadar evde kaldı. O sırada şöyle bir rüya görür:
Kıyamet kopmuş, kâinat yeniden dirilmiş. Molla Said, Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâmı nasıl ziyaret edebileceğini düşünür. Nihayet sırat köprü sünün başına gidip durmak
Sayfa 31 - Süleymaniye vakfıKitabı okuyor
ÖYLE BİR HİKÂYE
Sinemadan çıktığım zaman yağmur yine başlamıştı. Ne yapacağım? Küfrettim. Ana avrat küfrettim. Canım bir yürümek istiyordu ki... Şoförün biri:
– Atikali, Atikali! diye bağırdı.
Gider miyim Atikali'ye gecenin bu saatinde, giderim. Atladım şoförün yanına. Dere tepe düz gittik. Otomobilin buğulu, damlalı camlarında kırmızı,
ÇATIŞMA
Çürümeden çok önce, galiba kokuşmadan da evvel, ölümle dirim arasında geçen kavganın sonundaki boşlukta; birtakım ecza şişelerinin küçüklü büyüklü, sıra sıra dizildikleri, ağızlarını açıp bekleştikleri zamanı; ötekisi ile; sıcacık bir oda ve bir sepet içinde kokmaya, bir kurt yüzünden bozulmaya, delirmeye, canlanmaya hazırlandıkları zaman
Eksik kalmaya çalıştım... Gerçekten
youtu.be/U_O3MRkFVZs?fea... evet giriş bu şekilde olsun istedim. Eğer açtıysanız milyon teşekkür sunarım, açmadıysanız, Universal'ın minnion singing introsu Ba ba baaa ba ba ba ba ba baaaa dın dınt! :
♤ Ben Elif, ikinci ismimi söylememe gerek var mı emin değilim, arkadaşlarımı eskiden bana iki ismimle hitap etmeleri için
Gül Kokusu
Dr. Münir Derman - Sabri Tandoğan
2014 yılında umre için bulunduğum Medine'de sevgili peygamberimizin razvası civarında dolanırken tuhaf hallere kapılmıştım nedense. Hani olur ya bazen, kontrol sizde değildir. İçinizden gelen ses yönetir sizi. İşte öyle bir halde; Bir süre önce sitesine yazarak sadece umre dönüşünde de saçlarımı
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt
Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
NANA: (gazeteyi alır, sözcükleri beceleyerek) "Bal-kan-lar-da Sa-vaş"
Aman 'Tanrım, gene Tanrının gazabı! Savaş buraya da
gelir! Uzakta mı orası?
HELENA: Çok uzak. Ay okuma tamam. Hep aynı. Hep savaş,
hep savaş.
NANA: E, ne bekliyordunuz ya? Madem öyle, bu dinsiz imansızların binlercesini niye asker yapıp satıyorsunuz ha? Ah Yüce
SIĞMAZAM.
1. Bende sığar iki cihân ben bu cihâna sığmazam
Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam
1. (İki cihan (dünya ve ahiret) benim içime sığar, ancak ben bu dünyaya
sığmam. Mekansızlık cevheri bende, ben bu aleme sığmam.)
2. Kevn ü mekândır âyetim zâta gider bidâyetim
Sen bu nişân ile beni bil ki nişâne sığmazam
2. (Bütün
"Bil ki Ay'in Güneşe doğru bir yüzü vardır. Bu yüz daima tamdır.
Ne artar, ne eksilir.
Bir de halka doğru
olan bir yüzü vardır ki Ay bu yüzünü, devri dolayısiyle insanlara eksik gösterir.
Ama bu yüzünün eksik görünmesi,
Güneş'i takibeden yüzünün tamlığına zarar vermez.
0 halde senin de Hakk'a doğru olan Hak nazargahı olan kalb
yüzün, imanla, yakinle ve O'na güzel zan beslemekle tam olsun.
Halkın baktiğı taraf olan dış yüzünün eksikliği, gizli (iç) yüzünün tamlığına zarar vermez.
Buna da şu hikaye
uygun düşer : Hz Ömer ile Hz Ali (Allah her iki sinden de razi olsun) Yemen tarafıinda Üveys'ül-Karan'yi bulup
kendisine Resul-i Ekremin (S.A.V.) vasiyyet ettiği hirkasını teslim ettikleri zaman ona:
- Bize öğüt ver, dediler.
- Rabbinızı biliyor musunuz? dedi.
-Evet.
-O halde O'nu bildikten sonra O'ndan başkasını bilmemek
size zarar vermez.
- Daha da söyle.
- RabbımIz size öğretti mi?
- Evet.
-O halde başkası öğretmese de size zarar vermez.
Aya bak da nefsini halka karşı iyi zan beslemeye
yöneltmekte ondan ibret al. Yani ne zaman ki birisinin
zahirinde bir ayıp ve noksanını görürsen, kendi kendine:
«Belki Allah ile muamelesi tamdır, ayıbı bana göredir
Bakış Açısı.
.. müslümanlar perişan durumdayken gazabıyla değil rahmetiyle muamele ediyor. Bak, çok önemli bir şey söyleyeceğim. Şöyle bir hikâye yaşanıyor. Üç ay kadar önce New York'a, Norveç'e, Danimarka'ya gidin, -özür dilerim- İslam ile ilgili inanılmaz iğrenç, aleyhte propagandalar vardı. Müslümanların, Hz. Peygamber'in (s.a.v) karikatürlerini çizen, yayınlayan, müslümanların aleyhinde yürüyüşler yapan, protestolar yapan kitleler vardı. Dün, bir hafta önce, üç aydır yaşanan ne? Bakın! Birkaç hafta önce New York'ta kar fırtınasında, gecenin en dondurucu saatinde insanlar sokaklara fırlıyorlar, sokaklara dökülüyorlar ve "Free Palestine! Free Palestine (Özgür Filistin!)" diye sloganlar atıyorlar. Yani, Filistin'i dolayısıyla Islam'ı o kadar sevimli hale getiriyor ki bu. İslam'a kalplerini açıyor insanların. Bu durum, Allah Teâlâ'nın, onların oyununu başlarına yıktığını gösteriyor. Dünyanın parasını harcasaydık; Suudilerin, Kuveytlilerin, şunların bunların bütün petrollerini filan harcasaydık sadece bu çarpık imajı düzeltmek için; asla böyle bir şeyi başaramazdık. Siz İstediğiniz kadar oyun kurun, tezgâh kurun, Allah Teâlâ oyunlarınızı başınıza yıkar.
26 MART 2024
Olm siz adam akıllı insanlar olsaydınız hiç kadınları bu sohbete dahil etmez konuyu uzatmadan Burhan ve babamla konuşurdunuz ama siz naptınız yine her zamanki gibi kendinizi büyük gördünüz. Neyse Allah büyüktür elbet bir gün hakkımız sorulacaktır. Tamam belki bu hırsızlık olayı tam gün yüzüne çıkmamış olabilir ama biz sizin ne olduğunuzu çok çok
Babam Medine'de huzûr-ı Resûlullah'da devamlı kalmak üzere gitti. Galiba dokuz ay sonra geri döndü. Biz merak ediyoruz; öyle ya devamlı kalmak üzere gitmişti, niye geri döndü diye. "Ben bir rüya gördüm" dedi ve "Dediler ki bana senin artık burada vazîfen bitti. İstanbul'a dön, seni orada bekleyen vazife var." Ortada fol yok, yumurta yok, üç-beş gün sonra Ali Fuad Bey (Başgil) geldi ve dedi ki; "Hocam Yüksek İslâm Enstitüsü açıldı, ilm-i kelâm dersini size tevdî ettik.” Babam dedi ki; "Bak gördün mü?" İşte rüyâ böyle bir şey.
Çanakkale Şehidine Ağlanmaz
Çanakkale şehidine ağlamak, insanlar arasında ayıp sayılırdı. Bir şekilde yakınının şehit haberini alanlar, insanların içinde ağlamaz, tarlaya, bahçeye, ormana gider, doya doya gözyaşı döker, sonra gözyaşlarını silerek, başları dik bir şekilde evlerine, köylerine dönerlerdi.
Evladının, ciğerparesinin şehadet haberini alan bir anne, her ne kadar bu
Sayfa 224
