Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İttihat, Osmanlıda oğlancılık, Rabıta, 28Şubat, Apollo, Yunan...
_İttihat Terakki Cemiyeti_ _Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi… _1889 devletin
IRKÇILIK-TURANCILIK DAVASI DOLAYISIYLA Bu kitap, 1944 yılında, İstanbul'da Bir Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'nde görülen utanç yüklü bir davanın özeti gibidir. Bazı vatansever kişiler, 1944 yılında suç işledikleri, suçlu oldukları için değil; Türk oldukları, Türkçülük idealine aşkla bağlandıkları için büyük zulümlerden, işkencelerden
Reklam
288 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
"Konstantiniyye'ye meftunuz", "çünkü o bir peygamber müjdesi, peygamber vediasıdır." ▫️" Kostantiniyye elbette fetholunacaktır. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan, onu fetheden asker ne güzel askerdir. " sözünün muhatabı olma şerefine nail olan kutlu padişah. ▫️Fatih Sultan Mehmed Han'ın zekası, eğitimi,
Fatih Sultan Mehmet
Fatih Sultan MehmetYavuz Bahadıroğlu · Nesil Yayınları · 20111,427 okunma
Fatih Sultan Mehmet - Ayasofya'nın Fethi
...Atı da ondan aşağı kalmamış, şahlanarak ön ayağıyla kaidede iz bırakmış.(!) Fatih Sultan Mehmet'in bütün dinlere dolayısıyla da kiliselere saygılı olduğunu, fetihten sonra ilk cuma namazını Ayasofya'da kıldırdığını bilmeseydik onun kiliseye atıyla girdiği masalına inanır mıydık dersiniz? Müslüman Türk padişahın kiliseye atını soktuğu bir masaldan başka bir şey değildir; ama 1204 yılında İstanbul'u ele geçiren Haçlıların şehir ile birlikte kiliseyi yağma ettikleri, değerli eşyaları götürebilmek için kiliseye katır soktukları batılı tarihçilerce dile getirilen bir gerçektir.
29 Mayıs 1453, Istanbul "Fatih"i şehre nasıl girdi, ilk iş ne yaptı?
İlk gün öğleden sonra, Roma adeti olduğu üzere hazırlanmış törenle şehre girdi; doğrudan Ayasofya'ya gitti ve şükür namazı kıldı. Hemen bir sonraki Cuma namazı cemaatle kılındı. Ondan sonra da Ayasofya uzun süre kullanıma hazırlandı. Bu şekilde kilise tahrip de edilmedi. Fresklerin üzeri hafif ince badanayla örtülmüştü. Abdülmecid Han döneminde restore edildi. Çar Nikola, Fossatilerin hazırladığı bu fresklerin albümünü bastırmadı, Sultan Abdülmecid bastırdı. Londra'da basılan Ayasofya kitabında kendisine teşekkür ve ithaf sayfası vardır. Almanlar sonra kitabı küçülttüler, ithafı çıkarttılar. Bizans işleriyle uğraşanlar arasında saplantılı tipler vardır!
Sayfa 169Kitabı okudu
Ayasofya'da İlk Cuma..!
Il. Mehmed şehrin tam anlamıyla fethini perçinleyecek olan asıl töreni Cuma gününe bırakmıştı. Fethin üçüncü günü bu defa büyük bir alay ile askerlerinin arasında yeniden şehre girerek gerekli düzenlemelerle cami haline getirilmiş Ayasofya'da büyük bir kalabalık eşliğinde Cuma namazını kılmış; böylece şehrin imparatorluğunun başkenti olacağını bu seremoniyle açık şekilde herkese göstermiştir. Gelibolulu Mustafa Ali Ayasofya' da icra edilen Cuma namazına bütün askerin saf saf dizilerek iştirak ettiklerini, namazı ise Akşemseddin'in kıldırdığını belirtir.
Sayfa 331 - TimaşKitabı okudu
Reklam
1931 yılının Ramazan ayında resmen seçilmiş bâzı hâfizlar, İstanbul'un büyük câmilerinde Kur'an yerine, Türkçe tercümesi ile "aşır"lar okumuşlardı. Bu hâfızların isimleri ve okuyacakları câmiler, gazetelerde ilân edilmekteydi. Aynı şey 1932 Ramazan'ında (Ocak-Şubat) da tekrarlandı. Bu sefer Kadir gecesinde Ayasofya Câmii'nde terâvihten sonra Kur'an yerine okunan tercümesi, radyodan da verilmiş; Ramazan'ın son Cuma'sında ise smokinli olarak Süleymâniye minberinden hutbe okuyan Sâdeddin Kaynak'ın resmi gazetelerde çıkmıştı. 1932 yılın Ramazan ayında ilk resmi tebliğ ile Ezan'ın Türkçe okunması mecbur kılınmıştı (1941 yılında okumayana hapis cezası kanunlaşmıştır).O yllarda "ezan" gibi Kur'an'ın da aslının terk edilmesi, sık sık gündeme getirilmekte idi. Bu olanlardan sonra Türkiye câmilerinde, Kur'an'ın aslı yerine tercümesinin okutulması için hazırlik yapıldığı endişesine kapılan Mehmed Âkif, kendi tercümesinin Kur'an yerine konulacağından korkarak, bitirmiş olmasına rağmen tercümeyi vermemiştir. Bunun için 1931 yılı Aralık ayı içinde, tercüme işinden vaz geçtiğini bildiren, resmî olarak düzenlenmiş bir yazı ile birlikte, bin lirayı da iâde etmiştir.
Sayfa 140
Yüzyıllardır Müslüman Türklerde bir memleket ya da kale alındığında önce burçlara bir bayrak dikilir ve hemen ezan sesi yükselirdi. Kentin en büyük kilisesi ya da mabedi camii ye çevrilir, ilk cuma namazı orada kılınırdı.... Fatih hemen bu uygulamalara, hem de "kılıç hakkı" na dayanarak Ayasofya'yı camii yapmıştır.
Sayfa 155Kitabı okudu
99 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.