Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
yaşasın! ne kadar da ideolojik yaklaşıyoruz birbirimize bazen çok korkuyorum. ama bu; aslanlarımı açıklamama engel olmuyor çünkü fena halde yaraşıyor birbirine gece ve balta ve anneciğim derdi vardı neyin altına giysen olur bir siyah pantolonum şimdi gibi ay! tekhnem dolu müfsidle! bu da caddelerden derviş dervişegelmeme mâni
Ayna Bir bahar akşamıydı Bir yerleri acıyan yaşlı kadın aynanın karşındaydı Sihirsiz bir ayna Sihirsiz bir kadın Saçma bir konuşma yaptı kadın kendi kendine "Ayna söyle bana bu dünya da var mı benden yalnızı" Sihirsizdi ayna konuşamadı Saçma bir cevap verdi kadın kendi kendine "Olur mu efendim herkesin hayatında birileri
Reklam
296 syf.
10/10 puan verdi
Şimdiye kadar okuduğum kişisel gelişim kitaplarının en iyisi diyebilirim öncelikle yazarın anlatımı çok eğlenceli sizi güldürürken düşündürüyor ikincisi anlattığı örnekler tamamen gündelik hayattan yani hepimizin sürekli yaşadığı şeyler. Kitapta öyle yaparsan böyle olur şöyle yaparsan böyler olur gibisinden direktifler şeklinde ifadeler hiç yok bu da ayrı güzel tarafı. Akıcı bir dille anlatılan yöntemler, uygulamalar çok kolay ve uygulanabilir şeyler. Kendi hayatından, ilişkilerinden de sıkça örneklere yer vermiş olması da bana samimi geldi. Konusal olarak Ego, iletişimde sen dili yerine ben dili kullanarak ifade değişikliği, inanç sistemleri, sinir ve öfke kontrolü gibi başlıklarla iş hayatı, ilişkiler, sağlık konularına ışık tutuyor. Bu arada kitaptaki Necati ve Ayten karakterlerini gözünüzde canlandırabiliyorsunuz tam ciddi bir paragrafın sonunda gelen kahkaha sebebi karı - koca diyalogları harika. Kitabın adı yok bu da dikkatimi çeken ayrı bir konu kapağındaki ayna da tamamen bunu yansıtıyor. İçerisindeki bilgiler ile kendinizi harmanlayarak ismini sizin vermenizi istiyor. Keyifle okudum, bu tür kitapları sevmeyen arkadaşlarıma tavsiye ettiğimde aldığım geri bildirimler de hep güzeldi. Yazarın tüm kitaplarını okumaya karar verdim sizlere de öneririm.
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2011732 okunma
HASAN KANTARCI’YLA “YOLLARIN İZİNDE”… M. NİHAT MALKOÇ Herhangi bir kimsenin, daha çok bir edebiyatçının gerek yurt içinde gerekse yurt dışında gezip gördüğü yerlerdeki toplumları, kentleri, mekânları, yaşayışları, âdet ve töreleri, gelenek ve görenekleri, doğal ve tarihî güzellikleri, ilgi çeken değişik yönleri edebî bir üslupla kaleme alarak
16 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Grimm Kardeşler çocukluğumun en büyük ekollerinden olmuştur. Öyle farklı tarzda yazıyorlardı hayran olmamak elde değildi. Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler de buna dahildi. "Ayna ayan söyle bana var mı benden daha güzeli bu dünyada" gibi bir sözü pek çok neslin ağzına sakız eden bu romanda cücelerin karakteristik özelliklerine göre adlandırılmış olması oldukça farklı bir durumdur bana göre bu tarz karakteristik özelliklere göre isimlendirmeyi Şirinler'de de görebiliriz. Bu eserde bizleri prenses ve 7 cücenin olası bir dostluğunun nasıl olabileceğine dair hayal gücü ile karşı karşıya bırakırken bir cadının da tehditleri ile yüzyüze getiriyordu. Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler adlı eser kendi başına pek çok animasyona ve filme konu olmuşken ki kendi Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler filmimiz de mevcut pek çok kitaba, animasyona, karikatüre ilham vermiş hala konuşulan karakterler olmuşlardır. Bu kitap okunmalı ve okutulmalı. Bu eserden mahrum kalınmamalı.
Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler
Pamuk Prenses ve Yedi CücelerGrimm Kardeşler · Sis Yayıncılık · 20141,605 okunma
Hamdım,,Piştim,Yandım ...Hz.Mevlana “Gün gelecek Allah’a bana yaşattığı bu sıkıntılar için şükredeceğimi biliyorum” demişti bir arkadaşım. Belki de hayatının en zor günlerini yaşıyordu. Zorlukların insana ne kadar büyük dersler verdiğini uzun uzun konuşmuştuk. Bir acının öğrettiğini bin kahkahanın öğretemeyeceği üzerine birçok örnekler vermiştik o
Reklam
Günümüzde zaman zaman depresyona girmeyen ya da stresten yakınmayan insan görmek çok zordur. Hepimizin iyi ve kötü günleri var. Bu nedenle, yeme alışkanlığımızı belirleyen faktörleri anlamak için bir psikoloğa görünmemiz çok önemli.
Lavanta kokusu, en uyku verici kokulardan biridir. 5 damla lavanta yağını 10 ml'lik bir baz yağa (mesela badem yağı) damlatın. Bu karışımla, eşinizin ya da yakınınızdaki birinin size yatmadan önce masaj yapmasını sağlayın. En etkili yöntem budur. Eğer böyle bir şansınız yoksa vücut ısısında suyla doldurduğunuz küvete beş-altı damla lavanta yağı damlatmanız da işe yarar. Banyo sırasında ışığı kapatıp mum yakar ve sakin bir müzik çalarsanız daha etkili olur.
Ayrıca yastığınızın altına küçük bir torba kuru lavanta koyarak her hafta içine bir kaç damla lavanta yağı damlatmanız da iyi uyumanıza yardımcı olacaktır.
Susam yağıyla yapılan masajın yararına değinen Chopra, bütün vücuda olmasa da ayaklara yapılacak masajın uykuya yardımcı olacağını ekliyor.
Reklam
Aromaterapi, bitkilerden alınan yağların tedavi amaçlı kullanımına deniyor. Tedavi, bu yağlarla yapılan masaj, banyo ve yağı koklamaktan oluşuyor. Özellikle stresi azaltmaya yönelik olan bu tedavi şekli, Batı'da yıllardır ilgi görüyor.
Kitap, müzik, meditasyon ve arkadaş, ruhumuza en iyi gelen tedavidir.
Doğup büyüdükten ve yetişkin birer birey olduktan sonra, hepimize seçme hakkı tanınır. Önümüzde iki yol vardır. Bu yollardan biri bizi bilinmeyene doğru götürür. Diğeri ise tüm zorluklara rağmen kontrolün elimizde olmasını sağlar.
Halil Gibran'ın söylediği gibi, "Güzellik yüzde değildir. Güzellik, yürekte bir ışıktır."
Bizim uyandığımız gün aydınlanır ancak. HENRY DAVID THOREAU,WALDEN
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.