152 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Ayfer Tunç / Kırmızı Azap Drama bulanmış hayatlara ayna tutan ve sanki yaşam belgeseli izliyormuş gibi hissetmenizi sağlayan dokuz hikayeden oluşuyor kitabımız. Yazardan okuduğum dördüncü kitap. Acı gerçekleri ve hayatın olumsuz duygularını o kadar ustaca kaleme alıyor ki tüm karamsarlıklara rağmen okurken keyif alabiliyorsunuz. Yalnızlığı, sevgisizliği, kaybetme korkusunu, karşılıksız aşkı ve istismarı yürekten hissederek okuyorsunuz. Eşinizle, komşunuzla ya da arkadaşınızla yaşayabileceğiniz sıradan gibi gözüken olayların derine inildikçe ne büyük sorunlara ve davranışlara yol açtığını görmek okurken sorgulamanıza da neden oluyor. Her şeyin fazlasının zarar vermesi ve sağlıklı iletişim kurulamaması, derin bir mutsuzluğa sebep olduğu gibi beraberinde ya bencilliği ya da suçlamayı getiriyor. Evli ve iki çocuk sahibi bir adamın dükkan komşusunun anlattığı kadın hikayelerinden etkilenip kendi hikayesini yazmaya karar vermesiyle, yaptıklarını ve yok saydığı bir kalbe yaşattıklarını şok içinde okudum. Hangisi daha suçlu ya da ortada bir suç var mı halen karar veremedim. Babası sevgi göstermiyor diye giden annenin arkasından, yıllar sonra sevgiyi karısında bulan bir adamın onun yanından bir saniye bile ayrılmadan onu sevgiye boğmasının ironisi; dengenin önemini anlamak adına çarpıcı bir hikayeydi. Fehime ile Tahir; boğazımda bir düğüm ve yüreğimde acıyla zorlukla bitirdiğim bir hikaye oldu. Bazı hikayeler çok net anlaşılırken bazılarının sonu bende soru işaretlerine sebep oldu. Yazarın yirmi beş yıllık birikiminin en önemli köşe taşlarından biriymiş Kırmızı Azap. Keyifli okumalar…
Kırmızı Azap
Kırmızı AzapAyfer Tunç · Can Yayınları · 2021864 okunma
KEDİLERİN ALIŞKANLIKLARI / DİDEM MADAK Kayboluşumun beşiğini sallıyorum bu akşam Büyüyor yavaş yavaş Sırtında parmak izleriyle zamanın Bir tekir kedi ile beraber Seyrediyorum hayatı: O meleklerin cebinden düşen anahtardı,
Reklam
139 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
Hoşgeldin Ey Mah-ı Müberra... Hoşgeldin Ey Nam-ı Süreyya... Hoşgeldin Ey Bedii Rüya... Hoşgeldin... Evvelâ Ramazan-ı Şerifimizin, bütün müslüman alemine bilhassa dünya yüzünde zulüm gören bütün müslümanlara futuhat ve sulh getirmesini niyaz ederim. Oruç, kalbin iftarıdır. Uhrevi lezzetlerden ve layezal sırlardan mahrum, evini arayan bir cocuk gibi
Samanyolunda Ziyafet
Samanyolunda ZiyafetSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20233,097 okunma
_UYUYORSUN! Rüyadasın. Gece gündüz demeden rüya görüyorsun. Bazen açık bazen de kapalı gözlerle. Hakikat değilsin. Rüya gören bir zihin, hakikati göremez ve hakikati de bir hayale dönüştürür. Gerçekle yüzleşirsen gerçek, hakikate dönüşür; kaçarsan yalanlar içerisinde yaşarsın. Uyan! Uyanık ol. Uyanık olmak hedeftir. Sessizlik içinde düşünerek
152 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Zekâsı cehennemi olan, içindeki gölgenin oyununa tutunmuş bir genç... Pişmanlıklarla sarıp sarmalanmış, ama kendilerini yanlış seçimlerinin ıstıraplarına terk etmeyen anne ve baba... Bir mekân olmaktan çıkıp hayatın tüm inceliklerine ayna tutan bir "kütüphane"... Aslında IQ seviyesi 237 olan bir çocuğun zeka seviyesini yazarken hata yapan kişi tarafından hayatı boyunca zihinsel engelli olarak görülmesi konu edinilmiştir. Bu çocuk kitap okumayı çok seviyor, ailesi de zihinsel engelli olduğunu düşündüklerinden dolayı onu korumak için ona özel kütüphane kuruyorlar çalışanlarına kadar her şeyi ayarlıyorlar. Kütüphanede engelli kadrosundan işe alınıyor. Bu olayı ayarlayan annesi oluyor. Arşivde kitaplardan sorumlu olan kişi ise babası oluyor. Babası kılık değiştirdiği için onu anlamıyor. Kütüphane müdürü ise doktor oluyor. Genç burada çalışırken okumak istediği kitapları rahatça okuyor. Bir gün bu oyunun farkına varıyor. Oranın gerçek kütüphane olmadığını bunu ailesinin tasarladığını anlıyor ama imkanları çok güzel ve kitaplarla yaşadığı için bu oyunu bozmuyor. Kitap hem anne - baba hem de çocuklarının bakış açısıyla yazılmış. Kurgusunu beğendiğim bir kitap oldu.
İçimdeki Gölge
İçimdeki GölgeBuket Tahmaz · Altın Kitaplar · 201853 okunma
_Rüya, gören olmadan da var olabilir. Rüya gören olmadan rüya mevcut olduğunda ise bu özgün gerçeklik gibi gelir. Siz yoksunuz ama kozmik bir akıl var. Brahma var. Bu yüzden bütün alemin Brahma'nın gördüğü bir rüya olduğunu söylerler. Bütün bu dünya bir rüyadır, bir mayadır. Ama bu her şeyin, tümün bir rüyasıdır. Kişisel bir rüya değildir.
Reklam
120 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitap puanını gerçekten hak ediyor. İlk defa bizim memleketimize bu kadar güzel ayna tutan bir kitap okudum sanırım. Bu kitap sadece bir çocuk kitabı da değil bence bir yetişkin kitabı da. Ben oldukça beğendiöm ve öneririm. Hayatımda bazı şeyleri sorgulamam neden oldu. İtiraf etmeliyim ki hayata bir tarla çalışanının, bir emekçinin oğlunun gözünden bakmak hiç aklıma gelmemişti.
Lo
LoŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 2022750 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
Olduğun şey ol.. "Hayat yalnızca şu anda var ve şu anda sonsuz ve sonsuzdur. Çünkü şu an sonsuz derecede küçüktür; biz onu ölçemeden yok olup gitmiştir ama yine de sonsuza dek var olmuştur... Kendinize inanabilirsiniz. hayatla ve onun ebedi Şimdi'siyle uyum içinde değilsiniz; ama olamazsınız, çünkü siz hayatsınız ve Şimdi varsınız."
Become What You Are
Become What You AreAlan Watts · Shambhala · 20033 okunma
Kızıl Goncalar ve Kızzıl Kurtlar Aynı tip senaryo, birbirinin kopyası hikayeler seyretmekten gına gelmiş midir bilmiyorum ama vakti çok, işi yok seyirci kitlesi için dizi dizi diziler, birbirini izler ve hayat böyle geçip gider.Hemen her dizide birbirinden kopuk aileler vardır. Hemen her dizide ya annesi, ya da babası bilinmeyen, evlatlık edilmiş
207 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
"BUZ KAFESİ" "Hiçbir duyguyu hissettirmemek için birçok duyguyu içinde öldürmeye çalışıyordu. Gürültülü kalbinin sesini kısmak için gösterdiği çaba bir hayli yorucuydu ve hiçbir şey yapmama, bir şeyler yapmaktan daha meşakkatli bir yoldu." Bir aileyi ayakta tutan en büyük duygudur sevgi. Paranın, maddi gücün, markanın, o lüks
Buz Kafesi
Buz KafesiBilgehan Tepeli · Oleksa Yayınevi · 202355 okunma
Reklam
Ayna Tutan Çocuk
__diyordu Zerdüşt değişmedim mi ben? Bir kasırga gibi gelmedi mi bana mutluluk?
Ardımda kırık bir ayna Üvey anneleri hayatımın. Batsın diye güneşe tempo tutan o kız çocuğu… Evden kaçışımın pembe spor ayakkabıları vardı. Hüzün neydi o zaman Artık kullanılmayan dikiş makinesi annemden kalma. Ölüm neydi sanki o zaman Bir önseziden başka. Evden kaçabilirsin çocuk, Ama kederden asla!
Didem Madak
Didem Madak
_Kanatsız uçmaya kalkışma! _Ham, pişkinin halinden anlamaz; öyle ise söz kısa kesilmelidir vesselâm. _O, kırmızı güldür, sen ona kan deme. O, akıl sarhoşudur, sen ona deli adı takma! _Hakiki olan vaadleri gönül kabul eder; içten gelmeyen vaadler ise insanı ıstıraba sokar. Kerem ehlinin vaadleri görünen hazinedir; ehil olmayanların vaadleri ise
Sanat Felsefesi, Estetik, Schiller, Ressamlar
_Alçak bir takım ihtiyaçların tatmini için kullanılan yetenek, güya artistik bir şekil verir kirli bir muhtevaya. Sanatçı, zayıflık ve kötülükle insanları aldatır ve kendilerini aldatmalarını kolaylaştırır. Sahtekârdır çünkü manevî susuzluklarını temiz bir kaynaktan doyurduklarına ikna eder onları. Sanat’ın nimetinden mahrum kalınan böyle zamanlar
_Psikolojik Harp_ İkna, Hipnoz, Büyü, Algı...
_Psikolojik harp, dünyanın en güçlü silahıdır. İnsan zihnini biçimlendirme sanatıdır. Aldatmadır, hiledir, düşünceleri manipüle etmek ve zehirlemektir. Düşmanı suya götürüp susuz getirmektir. Var olmayanı varmış gibi göstermek, var olanın zihinlerde reddedilmesini sağlamaktır. Başkalarının etkisi altında oldukları halde kendi iradeleriyle hareket
184 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.