İnsan... Yüzünü bile tam görebilmekten aciz mahluk... Öyle ya: aynada sağ sola ve sol da sağa geçtiğine göre gördüğü tam kendisi mi? Ancak birbirimizi görebiliyor yahut gördüğümüzü sanıyoruz. Bir eksiğin daha büyük eksiği de aynada tecelli ediyor. Aynada, yahut bütün mücellâ satıhlarda... Demek kendimizden bile gizlenmişiz.
Çok defa sırt çevirdiğimiz basitlerin, dilsiz tarafından ne karmaşık mahiyetler taşıdığını sonradan farkederiz.
Reklam
Biz hep normal olmayan insanı tarif etmeye kalkar ve bu yönden bir tedavi şekli bulmaya çalışırız. Ya normal olanı tarif et deseler ne yaparız?.. o zaman, karşımıza, taş gibi, odun gibi, hissiz ve şuursuz bir şey çıkmaz mı?
"İşte tüm mesele; nur topu İslâmı asırlar boyunca üzerine yığılan küf, pas ve moloz tabakalarından sıyırıp ortaya koyma davası!.. Ve onun aslında dışarıdan hiçbir şeye muhtaç olmadığını kestirme şuuru..."
Sayfa 119Kitabı okudu
"Yaş odunlar gibi haykıra haykıra yanma!.. Kuru odunların eriyişine denk, tatlı ve sessiz kavrul!"
"Ah, aklımızla hissimiz arasındaki, milyarlarca ışık senesini aşan mesafe!.."
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.