Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"...İçimizde­ ki bir güç bizi giderek büyümeye zorladığı için, giderek büyümek­teyiz. Aynen toprakta filizlenen, yeşeren ve sonunda meyve ve­ ren bir tohum tanesi gibi..."
Sayfa 508Kitabı okudu
Paravan yukanda derken sesim öyle kısıktı ki duyup duymadığından bile emin değildim. Külotunu çıkar. Demek ki duymuş. Ya sana çoktan çıkardığımı söylersem? Ben insanların arasındayım Bayan Fairchild. Bana işkence etme. Asıl sen bana işkence ediyorsun diyerek öfkelendim Tamam. Şimdi külottan tamamen kurtul. Eteğimi kaldınp külotu
Sayfa 34
Reklam
Allah'ıma çok şükür eski kafalıyımdır
"Ben ne olduğumu biliyorum. Bu yüzyılda şizoid kişilik çok yaygın, aynen on dokuzuncu yüzyılda isterinin yaygın olması gibi. Derin, her yere nüfuz eden, anlaşılması güç ruhsal bir yabancılaşma. Keşke böyle olmasaydım ama böyleyim...Sen şanslısın Louis Rosen; eski kafalı bir adamsın. Senin yerinde olmak isterdim. Sanırım seks konusunda kullandığım dil çok kabaydı, seni korkuttum. Çok üzgünüm." "Kaba değildi, daha da kötüydü çünkü insancıl değildi."
Sayfa 161 - Alfa edebiyatKitabı okudu
Her gece geç saatte eve gelip televizyon karşısında bir saat kalıyor, kendimi güç bela yatak odasına taşıyıp sabah alelacele terk ettiğim yorgan-yastık-çarşaf yumağına karışıyorum. Bir çuval patates nasıl yaparsa bu yaptığımı, aynen öyle.
Düşmanlarınızın yaptığını yapın, hareketlerini elinizden geldiğince taklit edin, ne yapmak üzere olduğunuzu anlayamazlar; aynanızla kör olmuşlardır. Sizinle başetme stratejileri sizin onlara her zamanki tarzınızla tepki vermenize dayanır; onlarla taklitçilik oyunu oynayarak stratejilerini etkisiz hale getirin. Bu taktiğin alaycı, hatta çileden çıkaran bir etkisi vardır. Hepimiz sözlerimizi aynen tekrarlayarak bizimle dalga geçen çocuklara ait çocukluk deneyimlerimizi hatırlarız; bir süre sonra, ki bu süre pek uzun değildir, yüzlerine bir yumruk indirmek isteriz
Sayfa 536Kitabı okudu
O iktidar ise gelmemiştir.
... ters koşullar içinde biçimlenen Cumhuriyet yönetimi, toplumun üstyapısına ileri biçimler getirmek isteyen bürokratlarla temeldeki geri sosyal düzeni aynen sürdürmek amacındaki eşrafın ve üstyapı Batılaştığı oranda daha çok kazanan tüccarın bir koalisyonu olmuştur. Bu güç birliğinin sonucu, durgunluktur, çok yavaş bir değişimdir. Cumhuriyetin son Osmanlılardan devraldığı geri sosyal düzenin uzun süre devam etmesi, bu gerçeğin en açık belirtisidir. Medeni Kanun gelmiş, hilafet gitmiş, Cumhuriyet kurulmuş, kıyafet değişmiş, harfler değişmiş, fakat sosyal ve ekonomik düzen temelde aynı kalmıştır. İnkılaplar bu sosyal temeli değiştirememiş, değiştirmeye yönelen gelecekteki bir iktidarın karşılaşacağı engellerden bazılarını kaldırmıştır. O iktidar ise gelmemiştir.
Reklam
Allah'ın bir kuldan yüz çevirdiğine dair kanıt, o kulun boş şeylerle uğraşıyor olmasıdır. ‌İki bin rıtıl şarap tartmış olsan da içmedikçe sarhoş olmazsın. ‌Hakikate ermiş olmanın göstergesi, yapılan hayırlı işleri ve onların karşılığını düşünmemektir, aksine o işleri terk etmek değildir. Hasan el-Basrî ‌Lokman Hekim'in oğluna şöyle bir
Riya hastalığının ilacı şudur: İnsanları diğer her şey gibi Allah'ın kaderine boyun eğmiş varlıklar olarak görmelisin. Ve onların aynen cansız varlıklar gibi sana ne rahatlık verebilecek ne de zorluk çıkaracak güçlerinin olmadığını düşünmelisin. Bunu başarırsan eğer, gösteriş yapma hastalığından kurtulabilirsin. Şayet, insanları güç ve irade sahibi olarak görürsen, riya senin peşini hiçbir zaman bırakmaz.
"aynen, bir erkeğin niçin bir başka kadını değil de o belli bir kadını seçtiğini açıklamanın güç olması gibi. "
Sevdiğiniz bir arkadaşınıza mektup yazdığınızda karşılığını alacağınızı bildiğiniz gibi, inanç ve güvenle tuttuğunuz dileklerinizin de karşılığını alacağını bilin. İki büyük kayanın arasında, hiç kendi sesinizin yankısını dinlediniz mi? Yaşam Prensibi de size aynen böyle yanıt veriyor. Yaşamınızda kendi sesinizin yankısını işitiyorsunuz. Sesiniz, zihninizin içsel düşüncelerinizin sesi. Bu yasayı bilerek kullanın; asla, gücün, kibrin, gururun, bencilliğin sarhoşluğuna kendinizi kaptırmadan. Yasayı, kendinize olduğu kadar başkalarına da yararlı olmak, ilham vermek onları da yukarı çekmek, iyileştirmek için kullanın. Eğer yasayı bencilce, sırf kendi çıkarlarınızı gözeterek insanları istismar eder, onları kullanırsanız, kendinize de acıyı ve kaybı davet etmiş olursunuz. Güç, zenginlik ve güven dışsal olarak elde edilemez. Onlara kalıcı olarak ancak içinizdeki sonsuz hazineyi keşfederek sahip olabilirsiniz. Şu andaki koşullarınız ne olursa olsun, kendinizi sorunlarınızdan ayırarak içinizdeki gücü kullanmaya başlayabilirsiniz. Sorunlarınızla ve onları yaratan egonuzla özdeşleşmek yerine, Yüksek Bilinç’le özdeşleşerek Yaşam’ın İyi Şarabını yudumlayabilirsiniz.
Reklam
Bir şey, insanın fıtratından ve temel ihtiyaçlarından kaynaklanıyorsa, onu kanun zoruyla yasaklamak veya kaldırmak mümkün değildir. "Tarikatlar kaldırılsın / kaldırılmasın" tartışmasına böyle bakıyorum. Toplumsal zemin olduğu sürece -ki hep olacaktır-, tarikat ve cemaat yapılanmaları da sürecektir. Tarikat ve cemaatler, temelde "aynı hedefe yönelen, ortak paydada buluşan ve fıtraten de benzeşen insanların oluşturduğu, mensuplarının yalnızlık hissini gideren ve onlara psikolojik yönden güç veren" toplumsal organizmalardır. "Seküler", "siyasî", "gayrı dinî", "tarikat ve cemaat karşıtı" vb. yapılanmalar da bu yönden tarikat ve cemaatlere benzer. (Hatta "lider sultasına karşı çıkmak için" çeşitli bünyelerden koparak bir araya gelen insanların, zamanla, şikâyet ettikleri şeyleri aynen ürettikleri de görülür.) İnsanın tabiatından kaynaklanan bir haldir bu: Herkes, hayat yürüyüşünde yanında birilerinin olmasını ister, rahat ettikleriyle ve ortak hedeflere yöneldikleriyle yürür. İnsanların bir arada olduğu yerlerde de az veya çok problemler baş gösterir. Topluma ve insana dair yorum yaparken, bizatihi in- sanın kendisini iyi tanımak gerekir. Yoksa, saçmalamak kaçınılmazdır.
Sayfa 50 - Aşina
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 1990'lı yılların başlarından beri ABD tehdidine karşı konumlanma yoluna girmesi, güç dengelerinde köklü değişiklik yarattı. 1996 yılı Kasım ayındaki İşçi Partisi, bugünkü adıyla Vatan Partisi 4. Genel Kongresi'nde kabul edilen "Cumhuriyet Devrimi Kanunları Uygulansın" karan birkaç ay içinde Milli Güvenlik Kumlu'nun 28 Şubat 1997 günlü toplantısında yankılandı. İşçi Partisi'nin ilan ettiği 12 maddelik program, Milli Güvenlik Kunılu'nda neredeyse aynen ve bu kez 18 madde halinde kabul edildi. O kararın altında Başbakan Necmettin Erbakan'ın imzası da var. O karar, İmam Hatip Okullarının ihtiyaç fazlasının kapatılması, yasadışı kuran kurslarının tasfiyesi gibi köktenci önlemleri içeriyordu. Arkasından Genelkurmay, 29 Nisan 1997 günü bir brifing vererek, altı aydan beri uyguladığı, yeni "Milli Askeri Stratejik Kavram"ı ilan etti. Bu kavrama göre, iç gericilik artık baş tehdit kabul ediliyordu. Ordu, milletin isteği doğrultusunda, gerekli yer ve zamanda askeri kuvvet kullanarak gericiliği tasfiye etme kararı aldı ve daha önemlisi bu kararın uygulamasına geçildi. Yanıt ABD emperyalizminden ve FETÖ'den geldi. Ergenekon-Balyoz Operasyonları yapıldı.
Sayfa 105Kitabı okudu
Yevgeni'nin ne için bula bula Lisa Anneskaya'yı bulup onu seçtiğini açıklamak zordur; aynen, bir erkeğin niçin bir başka kadını değil de o belli bir kadının seçtiğini açıklamanın güç olması gibi.
Hani derler ya:" Taş Devri'nin sona ermesinin sebebi taşın bitmesi değil, alet yapımında taş yerine metal kullanılmaya başlanmasıdır." işte aynen o söylemde bahsedildiği gibi büyük bir dönüşüm döneminden geçiyoruz. Ve tüm dünyayı ve özellikle Bizimki gibi gelişmeye çalışan ülkeleri sarsan yeni ekonomik krizin sebebi, "dünyada paranın ya da yaşamsal kaynakların bitmesi değil, üretimde dijitlerin kullanılmaya başlanması". "Güç dengeleri" oyununda kağıtların yeni bir el için dağıtılıyor olması...
Tüm güç sizde.” “Ben Süperkızım .” Yine gülüp saçlarımı öptü. “Aynen öylesin.”
Sayfa 136
535 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.