Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
56 syf.
·
Puan vermedi
Schopenhauer, ilk kez Felsefenin Tesellisi'ni okurken karşıma çıkmıştı. Altı filozofun hayatlarına ve felsefi görüşlerine yer verilen bu denemede Kırık Bir Kalbin Tesellisi bölümünde Schopenhauer anlatılıyordu. Açıkçası orada okuduğum şeylerden sonra dünyaya tamamen farklı baktığımızı, aynı düşünebileceğimiz bir konu olmadığını hissetmiştim. Çünkü "Bugün kötü, yarın daha da kötü olacak ve en kötüsü olana dek de bu böyle sürüp gidecek." diyen biriyle ben yaşamı ve dünyayı çok farklı şekilde ele alıyorduk. Dünyaya karşı çok kötümser yaklaştığını hissetmiştim ama Mutlu Olma Sanatı'nı okurken önceden düşündüğümün aksine ona katıldığım kısımlar da olduğunu farkettim. Hala fazlasıyla kötümser ve yalnızca acıya odaklanmış bir bakış açısına sahip olduğunu düşünüyorum ama bazı hayat kuralları, düşündüğüm ama bir yandan dile getirme ihtiyacı hissetmediğim bazı şeyleri anlatıyormuş gibi de hissettim. Artık iki ayrı kutup olsak da birleştiğimiz bazı noktalar varmış, diye düşünüyorum.
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma SanatıArthur Schopenhauer · Can Yayınları · 202013,1bin okunma
Şelalenin yakınında yaşayanların suyun sesini duymadıklarını söylerler. Ben de aynı şekilde Akhilleus’un kaçınılmaz yazgısının kulakları sağır edici uğultusuyla yaşamayı öğrenmiştim.
Reklam
"Ama biz öleceğiz, değil mi? O şeyin içine girersek biz kurban edileceğiz." Siyahlarında manidar bir ifade oluştu. "Annen senin için aynı şeyi yaptı, kendi hayatından vazgeçti." Ben aslında annemi hiç tanımamıştım ki. Yıllarca sevgi dilendiğim kadının sadece kabuğunun anneme ait olduğunu öğreneli çok olmamıştı. Kokusunu bile bilmediğim bir kadın için kendi hayatımdan vazgeçebilir miydim? Evet, yapardım çünkü o da aynısını yapmıştı. Çantamdaki Büyü ve Kalkan kitabını çıkarıp Mara'ya uzattıktan sonra boynumdaki pusulayı çıkardım. Avuçlarından sıkıca tuttuğum pusulayla çemberin içine girdim. Kanla çizilmiş dört parçadan boş olanının içinde durdum. "Elzem?" İtır'ın tereddütlü sesiyle gözlerim doldu. "Annemiz için," diye fısıldadım. "O senin de annen, Itır." Gözleri titrerken yutkundu. "Annemiz için benim ölmemi mi istiyorsun?" Cevap vermediğimde siyah gözlerinde oluşan yıkım içimi parçalamıştı Suskunluğum ona gereken cevabı vermişti. Evet, halkanın içine girmesini istiyordum. Gözleri dolarak çemberin içine giyip hançerin yanında durdu. "Bir gün senden vazgeçeceğim, Elzem," dedi kırgın bir sesle. "Benim için hep ilk tercih sen olurken senin için hep ilk gözden çıkarılan olduğum için bir gün senden vazgeçeceğim." Gözlerimin ardı sızladı. Bunları inanarak söylediğini görebiliyordum. Bilmiyordu, vazgeçmeyeceğim tek kişi olduğunu bilmiyordu. Ancak bunu annem için yapmalıydım.
136 syf.
3/10 puan verdi
Buhurumeryem
Buhurumeryem
Lale Müldür
Lale Müldür
İlk defa Lale Müldür kitabı okuyorum açıkçası beğenemedim içerisinde bazı güzel sözler olsa da kitap şiir gibi değil adeta nesir ve mektup kimliği taşıyordu yani şiir olarak düşünürsek beğenemedim. Öte yandan ben şiire biraz nazımlı, biraz özgün ve tekrara düşmeme gibi noktalardan bakıyorum bu kitap aynı duygular ve konular çerçevesinde döndüğü için yavan bir tat bıraktı özellikle Schrödinger'in kedisinin anlatıldığı bölüm tamamen mektup olarak yazılmış insan şiir kitabı okurken bu mektup ne alaka şimdi diye düşünüyor... Şiir okurlara tavsiye etmem ama ilgilisi, meraklısı veya Lale Müldür tarzı hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler okuyabilir bence 3/10 puandan fazlası verilmez.
Buhurumeryem
BuhurumeryemLale Müldür · Metis Yayınları · 1994354 okunma
Stefan Zweig
Mustafa Kemal Atatürk'le aynı yılda doğan Avusturyalı yazar Stefan Zweig'ın kitaplarıyla başladım okumaya.Başta ilgimi çekmesinin nedeni açıkçası GMK Atatürk’tü😅Onun kitaplarıyla büyüdüm diyebilirim.Yeri geldiğinde piyon oldum,yeri geldiğinde bilinmeyen aşık bir kadın.Bazen sır oldum.Kalbim de kırıldı,gecenin karanlığına göz yaşlarım gibi uykularım da kitaplar arasında saklandı.Bazen renk bile değiştirdim.En sevdiğim renk beyaz olmasına rağmen kızılda oldum.Rahel olmuşluğum bile var.Bazen de üzerinden geçilen yol oldum.Her kitabında ayrı bir karakteri canlandırdım farklı senaryolar oluşturdum.Beyaz bir oda düşünün.İçinde renkli ve farklı çiçeklerin olduğu bir vazo olsun.Doğu taraftan bakınca laleler,batı taraftan bakınca sümbüller,kuzeye bakarken papatyalar güneyden bakınca orkideler,üstten bakında tüm güzel renklerin ve çiçeklerin hoş görüntüsü.Stefan Zweig’in her bir kitabı beyaz boş odada duran vazonun içindeki çiçekler gibiydi.İstediğim açıdan bakıp hoş görüntüler yakaladım.Güneş de oldum,bulut da,yağmur da,rüzgar da,gece de gündüz de.Çiçekler solmasın diye özenle baktım.Ben odanın kapısını araladım.İçeri göz atmak istersen kapı açık.
Yeni bir şey mi arıyorum, asıl o şeyi mi anıyorum? Önemli olan bu. Cüneyd-i Bağdadi "Aramakla bulunmaz, ama bulanlar ancak arayanlardır." demiş. Beni sosyalist olmaya iten etkenler Müslüman olmaya da itti. Ben aynı yol üstünde yürüyüp Müslüman oldum.
Reklam
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitaplık Duvar İncelemeler Alıntılar İletiler Hedefler Yorumlar İncelemelerde Ara
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023172,3bin okunma
Atsız'ın Dostları ve Ziyaretçileri: Türk milliyetçiliğinin "uyutulma dönemi"nde Atsız'ın da faaliyetleri sınırlıdır. Günleri, yollarda ve Süleymaniye Kütüphanesi'nde geçmektedir. Tanıdıkların, kendisini merak eden Türkçülerin ziyaretlerinin de ardı arkası kesilmemektedir. Ya bilhassa öğle tatillerinde kütüphanede, ya da
Ben en üst dereceden bir özdeşleşmedir, hatta özdeşlik fenomeninin bizzat kaynağıdır. Ben'in özdeşliği, değişmez bir niteliğin sürekliliği değildir aslında. Benim bizzat kendim olmam, şu ya da bu karakter özelliğinin varlığını tespit ettikten sonra, dönüp kendimi aynı bulmamdan kaynaklanmaz. Ben baştan beri aynı olduğum için, bir kendilik -me ipse- olduğum içindir ki, her nesneyi, karakter özelliğini ve varlığını aynı olarak tespit edebilirim.
Sayfa 129 - Başka'nın İzi / KindleKitabı okudu
76 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
İlk Öğretmenim
Cengiz Aytmatov 'un okuduğum ilk kitabı. Bir öğretmen olarak farklı hissettim kendimi, O zamanları ve bu zamanları kıyasladığımda arada ne kadarda fark varmış. Altınay' ın ve diğer öğrencilerin okuma sevdası ne kadarda zormuş. O saf, duru güzel kalpleriyle ne kadarda cok sevmişler okulu, öğretmenlerini. Düyşen Öğretmeni ve kendimi kıyasladığımda aslında ne kadar da yetersizmişim. Aynı şeyleri ben yaparmıydım acaba diye sordum kendime? Ancak günümüz şartlarına bile zar zor ayak uyduruyorken o zamanın şartlarında biraz zor yapardım herhalde. Çabuk pes ederdim. Kısa akıcı ve güzel bir kitap kesinlikle okuyun pişman olmayacaksınız. .... Elveda öğretmenim; Elveda İlkokulum; Elveda çocukluğum; Elveda kimseye açamadığım ilk aşkım!
İlk Öğretmenim
İlk ÖğretmenimCengiz Aytmatov · Ketebe Yayınları · 20217,3bin okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.