Kuran-ı Kerim hakkında kapsamlı, ilmi ya da ayrıntılı bir inceleme yapabilecek değilim, sadece belki de Kuran’ı yaşama ve anlama yolunda aynı yolun yolcuları ile hasbihal edip, okuma sürecinde düşündüklerimi paylaşmak niyetim.
Kuran-ı Kerim rehberliğinde yaşamaya başladığı ilk yıllarda; her inanan müslümanın kendince Kuran ayetlerini tefekkür
Öncelikle arkadaşlar bu incelemeyi bir pedagog bir öğretmen veya bir eğitimci edasıyla yazmadığımı belirtmek isterim. Kaleme alırken bir sosyolog ve 20 yıl bu eğitim sisteminin içinde olan bir fert olarak kaleme aldım. Elimden geldiğince bilimselliğe girmemeye sadece kendi alanımın noktalarına değinmeye çalışacağım. Önce kitap hakkında sonrada
Yine aynı nedenlerle, çeşitli zamanlarda aynı mahkemenin aynı suçları başka başka cezalara çarptırdığına tanık olmaktayız. Çünkü, yasanın sürekli, değişmez ve kalıcı sesine değil, keyfi yorumların aldatıcı değişkenliğine teslim olunmaktadır.
Türümüzün tarihi ve geleceği, beynin mikroskobik ölçekteki devrelerine kazınmıştır.
[syf.1]
....
Yenç bağlantıların oluşum süreci,yerini nöral "budama" olarak bilşnen bir başka stratejiye bırakacak,yaş ilerledikçe sinapsların yüzde 50 kadarı yavaş yavaş budanıp ortadan kalkacaktır.
...
Sizi siz yapan ,beyninizde gelişen değil,
“Yeni bir şeyler öğrenmenin en zor kısmı, yeni fikirleri benimsemek değil eskilerden kurtulmaktır.”
“Aynı olmaya değer veren bir dünyada Başarılı olmanın yolu” kitabın kapağında bu anekdota yer veriliyor. Kitabın baştan sona tek derdi de bu aslında. “Ortalama nedir?”, “Ortalama varsa eğer nasıl örneklendirilir?”, Bu standart yaşam tarzını nasıl
Günümüzdeki uluslararası para sisteminin dört ana niteliği bulunmaktadır:
Sistemin ilk özelliği, döviz kurlarının piyasada arz ve talebe göre belirlendiği “serbest dalgalı” döviz kurları olarak belirtilmektedir. Ancak uygulamada farklı düzenlemeler de yer almaktadır. (...) 1970’lerde Bretton Woods sisteminin çökmesinden bu yana, tüm sanayileşmiş
Kültür ve İktidar (Pierre Bourdieu'nün Sosyolojisi) kitabı; Bourdieu ve onun teorileri üzerine yazılmış en kapsamlı eser niteliğindedir. Peki Bourdieu sosyolojisinin 'cazibesi', bir akademisyene 424 sayfalık kitap yazdıracak 'çekiciliği' nereden gelmektedir?
Bourdieu sosyolojisinin çekiciliğinin akla ‘makul’ olmasından kaynaklandığı