Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kopuzlama ve Oğuzlama Birçoklarının yadırgayacağı “Kopuzlama” ve “Oğuzlama” kelimeleri, meçhul bir köy öğretmenin, manzum olarak hazırlamak için yıllardır çalıştığı ve daha da çalışacağı Türk destanına verdiği isimlerdir. “Kopuz”, bilindiği gibi bugünkü çöğür, bağlama ve sazın anası olan millî Türk sazı, “Oğuz” da büyük Türk ırkının en mühim
Nathan bunca şeyi nasıl olup da arzuladığımıza ilişkin kanıtlar üzerine okumalar yapıyordu. Ortalama bir Amerikalının bir günde beş bine kadar varabilen sayıda reklam izlemine -reklam panoları, tişörtlerdeki logolar, televizyon reklamları- maruz kaldığını öğrenmişti. Reklam denizinin içinde yüzüyoruz. "Filanca ürünü alırsanız daha mutlu
Sayfa 259 - metis
Reklam
Aynı mı acaba cidden :)
“Gülme ama, sen iki kez hapse girmişsin, bense iki kez evlenmişim. Eh, ikisi aynı şey
Komünizm Yıkılmaya Mahkumdur Komünistler bütün dünyayı birleştirip yeni bir düzen kurmak iddiası ile ortaya atıldılar. Bu yeni düzende herkes çalışacak, herkes her bakımdan sigortalı olacak, kimse kimseyi sömürmeyecek, savaş ortadan kalkacak, sözün kısası çok bahtiyar ve ileri bir dünya kurulacaktı. Hatta giderek hükümet denen nesne de
İşte hikâyesini nasıl anlatacağımı düşündüğüm en önemli romanlarımdan biri.Yazılış hikayesi öyle ilginç ki, neresinden başlayacağımı cidden şaşırıyorum.İmamın manken kızı Avustural’yada doğdu.Çin İşkencesi’nin hikayesini okuyacaksınız. Onun hikayesi Melberun’dan binlerce kilometre ötede doğmuştu. Bir gurup Melbourn’a gece yarısı döndük, kaldığımız
Türk askerinin kültürsüzlüğü ve iptidailiği arasında nasıl efendice ve kibarca yemek yediğini biliyordum. Şimdi bu askerler de aynı temkin ve ağırbaşlılık içinde, yere oturabilmek imkânından bile mahrum olarak yemek yiyorlar, hiç birisinde bir telâş gözükmüyordu. Bu, göz yaşartıcı bir manzaraydı. Fakat karanlık, bu haşmetli görünüşü bütün gözlerden saklıyor, en kudretli ressamlara ilham verecek olan bir konu kaybolup gidiyordu. Bu memleket, kendisini bekleyenlere bunu mu lâyık görüyordu? Eğlenmek için kendisine kapalı manej salonu yaptıran Millî Şef, yalnız seferberlik durumunda bulunup da savaşa girmemiş olan Türk ordusu birliklerinin bu sarp hayatından cidden habersiz miydi? Habersiz olmağa hakkı var mıydı? Akis dergisindeki hâtıralarında, 1918 yılında Suriye cephesinde en başarılı çekilişi kendi kumanda ettiği Üçüncü Kolordunun yaptığını iddia eden İsmet İnönü'nün o başarısı, acaba bir manzarasını hüzünle seyrettiğim şu Trakya çekilişindeki başarı gibi bir şey miydi? Adı kolordu olan, gerçekte ise asker sayısı bakımından takviyeli bir alayı geçmeyen birliğini Halep’e kadar getirmekle sayın İnönü kendisini cidden büyük bir stratejik hareket yapmış kumandan olarak mı görüyor? Bir olayın teferruatını gizleyince bozgunu başarı gibi göstermek her zaman mümkündür.
Reklam
YOKTAN MESELE ÇIKARMAK    "Basına "dördüncü kuvvet" derler. Şuurlu ve sorumluluk duygusu içinde bulunan kimselerin elinde bulundukça bu hüküm doğru olabilir. Milletin, yahut milletin ayrı zümre ve tabakalarının istek ve temayüllerini aksettirmek, yanlış icraatı tenkid etmek, gizli kalmış gerçekleri ortaya çıkarıp Verilmemiş
Münih’in beğendiğim ikinci özelliği trafikteki düzen oldu. Burada üç kişiye bir araba düşüyormuş. Bizimkilerin de arabası vardı. Şehrin içinde ve dışında arabaların gelip gidişi parmak ısırtacak bir intizamla oluyordu. Korna çalmak yasağı olmadığı halde korna binde bir, meselâ önde giden bisikletli çocuğu uyarmak için çalınıyordu. Caddelerin,
Almanya tehlikeli bir ülkedir. Sosyalizm maskaralıklarının orada alıp yürümesi yarın Almanya’yı yeni gelişmelerin eşiğine atacaktır. Adolf Hitler durup dururken değil, büyük ve kültürel bir millete karşı İngiltere ve Fransa’nın ahmakça siyasetleri yüzünden ortaya çıkmıştı. Bugün de başka bir Adolf un, Adolf von Thadden’in başkanlık ettiği
Psikopat
Evimin önüne geldiğimizde Kağan motoru durdurup bana döndü. Mavi gözleri duygusallıkla koyulaşırken bir girdap gibi beni kendine çekiyordu. “Yemek için teşekkür ederim,” dedim gülümseyerek. Kağan derin bir soluk alıp yavaşça verdi. Kararsız bir hali var gibiydi. “Önemli değil,” derken bakışları dudaklarıma kaydı. “Harika bir
Martı Yayınları
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.