. . . ŞİİR-MİİR K/aralamalar (Not: Mükerrer kayıtlar, sâir hata ve düzenlemeler bir ara yapılacaktır inşallah, diyelim... Bu hususta okurlardan özür dileriz...)
Sen yoksun ya, şimdi ıssızlaştı bu yollar Radyodaki sese eşlik eden sazın mızrabı yetim sanki. Tınında ayrılık havası var. Öylesine dokunaklı, öylesine tarumar. İliklerime işleyen bu serenadın Bestesi sen, güftesi sen, sözleri sensin yâr Kim bilir, Bir daha hangi gün, hangi sabah Güneş yine bana gözlerinden doğar ... ( f.m.g /Nisan 2013, Şile )
Reklam
Zamana sahip değiliz..
Araştırmalara göre çocukken zamanın daha yavaş akması (daha doğru bir tabirle daha yavaş aktığı algısı), esasen hayatı yaşama şeklimizden kaynaklanırmış. Hayatın erken evrelerinde neredeyse her şey zihnimize ‘yeni’ ya da ‘ilk’. İlk kavga, ilk dayak, ilk sevgili, ilk öpüşme, ilk ayrılık, tırmanılan ilk ağaç, ilk düşüş, ilk defa
Kendi kaleminden..️
Yorgunluktan bitap düşmüş haldeydim aylardan kasımın sonları vakit gecenin yarısıydı memlekete bir sessizlik edası bürünmüş, yağmurun yağışı, ile sokak lambaların yanışı, tarifsiz bir görünüm sergiliyordu. Yine bir ayrılık havası vardı memlekette Kasım'da toparlanmış gidiyordu usulca elveda Kasım elvedaaa..!! ...✍️✍️
Bilen bilinemiyor, Bilinen bilmiyor
Basın Bülteni: BÜYÜK BİR AYRILIK SONRASI KİTAP ÇALIŞMALARINA BAŞLAMAK İÇİN ADIM ATAN USTA YAZAR, KİTABIN İLK CÜMLESİNDEN İTİBAREN GİRİŞTİĞİ ZORLUKTAN DOLAYI BEZMİŞ HALDE KAMERALARA YAKALANDI. HEM BİLİNMEK İSTEYİP HEM DE ÇABA SARF ETMEK İSTEMEYEN YAZAR BİRKAÇ BASİT ŞİİRLE SEVGİLİYE HİTAP EDEREK TEKRARDAN DÜNYADA FAAL ROL OYNAMAK İSTEDİĞİNİ 
İsmimiz yazılsın, Âşıklar arasına..ilk ve son kez.
Leylâ'nın aşkı, ayrılık acısı ve vuslat derdi ile kendinden geçen Mecnûn'un bir gün karşısına Leylâ çıkıverir: -Ben geldim, der. Mecnûn onu tanımaz. -Ben Leylâ'yım der. Mecnûn inanmaz. -Sen benim Leylâ'm değilsin, o benim içimde der ve yoluna devam eder. Fikri, zikri, derdi, dermanı, havası, suyu, ekmeği, aşı, herşeyi Leylâ olan Mecnûn Leylâ'yı tanımaz. O ki her soruya Leylâ diye cevap verir. Leylâ'dan başka kelime, lisan bilmez idi. Velhâsıl, hepimiz Aşk'a aşığız. Ama her birimiz ona farklı isimler veriyoruz. Mecnun, Leylâ demiş. Mevlâna, Şems, Züleyhâ, Yusuf.. Tûba da ..... ismi ile sevmiş Aşk'ı. Gelir mi, gelse tanır mı, olur mu, ölür mü bilinmez.. ~Arzuhâlim~
Reklam
69 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.