Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.25
Selam canlar. bugün sizlere #vurduveaşk serisinin ikinci kitabı ile geldim. İlk kitap zaten çok eğlenceli ve çok güzeldi. Keyifli okumuştum çok eğlenmiştim.Ama ilk kitabın sonunda maalesef Sinan ve İdil arasına ayrılık rüzgârları girmişti.İkilimizi mutsuz bir şekilde bırakmıştık. İkinci kitapta olaylar kaldığı yerden devam etti. İlk kitapta olduğu
Hasan'ın Sadakati
Olaylar Afganistan ın Kabil şehrinde Vezir Ekber Han bölgesinde başlıyor.Emir ve Hasan aynı babanın oğulları ve süt kardeşler.Aralarındaki farkı:
"Fotoğrafa baktım. Baban iki parçası arasında bölünmüş biriydi, diyordu Rahim Han mektubunda. Ben yasal parçaydım; toplumca onaylanan, meşru yarı; Baba'nın suçunun masum ama somut kanıtı. Hasan'a, eksik iki dişine, yüzüne vuran güneş dilimlerine baktım. Baba'nın öteki yarısı. Yasadışı, ayrıcalıksız parçası. Belki de Baba'nın, yüreğinin en gizli köşelerinde, gerçek oğlu olarak gördüğü parçası."
Diye anlatıyo yazar.Kitabın devamında aynı evi paylaşan Hasan ile Emir in çocukluk maceraları anlatılır ve yaşanan bir olayla Emir ile Hasan ın araları eskisi gibi olmaz .Ayrılık rüzgarları eser .Hasan babasının kuzeninin yanına Hazaracat'a .Emir de ülkesi Sovyet işgali sırasında California ya aklından çıkmayan mazisiyle yerleşir.
Yıllar sonra aile dostu Rahim Han ın hasanı arayıp Peşaver'e çağırmasıyla sır dolu geçmişini anlatır ve Emir yalan dolu bir hayat geçirdiğini anlar.
Kitabın sonunda Rahim Han'ın -yeniden iyi bir olmak- sözüyle çıktığı zorlu yolculuğundan çok iyi sonuçlandırdığına şahit oluyoruz.
Kitabı bitirdiğimizde :
ebedi dostluğu ,sarsılmaz sadakati ,sevgiyi ve onun uğruna yapılan fedakarlığı , mazlumun yanında olmayı ,güçsüz de olsan zalimin karşısında durmayı ve insanlığın daha ne kadar düşük seviyeye inebileceğini öğreniyoruz .
Muhteşem betimlemeleri ,duygu yüklü satırlarıyla herkesin okuması gereken muhteşem bir kitap.
"Eğer birini seviyorsan onu serbest bırak. Dönerse senindir."
8 verdim... Bu sefer müziklerinden değil de yazar duyguları daha iyi geçirdiği için bu puanım. Spoiler içerir uyarısını da baştan yapayım.
Nereden başlasam bilemedim açıkçası... Xander'ı ilk iki kitapta havalı, işinde gücünde, ailesine bağlı, aşktan elini eteğini çekmiş ve sadece günübirlik ilişkilerle yoluna devam eden ama biri olarak
"Başımda bir bela!
Bu aralar ne dinlesem ne çalınsa aklıma,
Hepsinde mevzu sen!
Dillerinden hiç düşmedin,
Bu şarkılar seni tanır gibiler..."
.
.
"Son kezmiş gibi sarılma bana!” demişti. "Seninle hiç sonumuz olmayacak; biz her gün, hep yeniden başlayacağız..." Başlayamadık bak, yeniden başlamaların da bir sonu varmış
Kitabımız Deniz isminde bir kızın aşk hayatındaki çalkantılarını anlatıyor. Engin isminde sevgilisi ile arkadaş ortamında tanışırlar. İlk görüşte aşk denilen türden bir aşktır bunların arasındaki. Her şey önce güzel ilerler fakat zamanla ilişkilerinde Deniz’in Engin’i bazı konularda sıkması, üzerine gelmesi ile zedelenmeler meydana gelir. Ayrılık rüzgarları bu durumla ortaya çıkar. Bu ayrılıktan sonra Deniz’in hayatı bunalımlı bir hal alır. Bir süre böyle devam ettikten sonra Engin’le tekrar barışırlar. Bu barışma da uzun sürmeden yine hüsranla sonlanır. Engin’in gel gitleri ve cesaretsizliği yüzünden tekrar ayrılık kararı alınır. Ama bu son ayrılık Deniz’i derinden sarsar. Nefes terapileri almaya başlar. Bunun etkisi ile kendine gelmeye başlar. Bu kez Engin’i ciddi bir şekilde hayatından çıkarır. Hayatını düzene girdirdiği bir zaman diliminde Engin bir anda karşısına çıkar. Pişman olduğunu, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyler. Fakat Deniz için iş işten geçmiştir. Bu dönüşün artık sonuç vermeyeceğini Engin’e açıklar. Yolları buradan sonra tamamen ayrılmıştır.
Yazarın dili çok sade ve akıcı.
İLİKLERİME KADAR SEN
Gözlerinin batık cümleler kuruşunu seviyordum ben
Ilgaz esen ada rüzgarları gibi hırçın olduğu halde
Bana çok yakın olup,bana dönüşemeyişine aşıktım hep
Ve soludum iliklerimce
İşkence çektirir gibi kaçışını sevdim ben
Kelebek kanadı gibi motifli yüreğini
Sana dönük pullarıma damga basan sözlerini
Her bir şeyini itiraf edecek kadar,korkmayacak kadar
Şu dizelerdeki cesareti,heybeti görüyor musunuz canlar? Bu kitaba aşık oldum ben aşık Öyle güzel dizelerle işlenmiş şiirler var ki, nasıl anlatılır bu kitap bilemiyorum.Şiirlerde öyle güzel benzetmeler var ki söyleyebileceğim bir kelime, cümle yok.Şu benzetmeye bakar mısınız? " Kelebek kanadı gibi motifli yüreğini " Bu dize yüreğime yüreğime işledi ve bu şiir benim en beğendiğim şiir oldu.Şiirler genelde serbest,bol bol da benzetmeler var.Hangi şiiri anlatayım ki mesela KAYIP isimli şiirde geçen birkaç dize:
Ayrılık yağmış üstümüze
Kış değil bahar hiç değil
Telli duvaklı içimiz ( bu düzeye kalbimi bıraktım)
Şairim Meltem Ünal Baksay tek kelimeyle muhteşemsiniz.Çok ama çok beğendiğim bir kitap oldu ve kesinlikle başucumda olacak.Allah başarılarınızı daim etsin Ahmet Bilgehan Arıkan
hocam çok teşekkür ederim bu harika kitap için
Bugün kalemini çok sevdiğim yazarın beni duygudan duyguya sürükleyen kitabının yorumuyla geldim.
Kumsal geçmişinde büyük acılar çekmiş ve yaşamak için, hayata devam edebilmek için bu acılara tutunan biri. Yıllar önce geldiği Bahamalara bu sefer veda etmek için geliyor. (Bu vedanın kime ve neden olduğunu kitabın ilerleyen sayfalarında
Merhaba beni etkileyen bir kitap ile geldim yazarın daha önce bir #kişiselgelişim kitabını okumuştum çok beğenmiştim ama bu #psikolojikroman ben ağlamaklı bir okuma oldu benim için önce mendilinizi hazırlayın...
Çok etkiyeliyicydi benim için... #buşehirdekimseyokmu
Willy Owen bir zamanların amerikan futbolunun ünlü oyun kurucusu..
Helen'in hamile
Emir'e kuzeninden bir posta gelmiştir. İçerisinde çok sevdiği Eylül'ün evlenmiş olduğuna dair bir not ve Eylül'e ait bir günlük yer almaktadır. Şiirler ve anılar ile bezenmiş bir gönül hikâyesinin anlatıldığı kitapta Emir'in iç sorgulamasına tanık oluyoruz. Birbirlerini çok seven iki gencin yaşadıkları . İki taraf açısından da anlatılıyor. .
Yazarımızın dili oldukça akıcı ve anlatımı çok güzel. Tatil de benim için bir fırsat sundu ve kitabı bir günde okuyup bitirdim. Yazar bize ta kitabın başında Eylül un evlenmiş olduğunu söylüyor ama kiminle evlenmiş, neden evlenmiş bunu bir muammada bırakıyor. ..
"Islanan yanaklarıma bakıp
Gururlanma sevgili.
Ayrılık değil sorumlusu.
Eylül yağmurları.
Islattığı gibi silmesini de bilir.
Eylül rüzgarları...."
Zeynebimdin. Mahremimdin, Mahzenimdin, Cennetimdin
Bu kitapla tanışmam birkaç gün öncesine dayanır. Nurdan Damla’nın daha önce çıkan “Aşka Adanmış Bir Ömür, Hazreti Hatice” kitabını bilsem de onu da henüz okumamıştım. Bu vesileyle her iki kitabı da edindim Önce hakkında daha önce hiç bilgim olmayan “Sabır ve Vefa Timsâli Hazreti Zeynep”ten başladım.
Elbette kitabı bir kritikçi veya eleştirmen
#HAZİRANYORUM
#HAZİRANAYINDANEOKUYORUM
#BÖYLEGİTME
#HASANSEYHAN
Gündüz roman vs. gece şiir kitabı okumalar devam tabiki 🤗🤗🤗
Bu gecede yine harika bir kitapla geldim size.Evet harika dedim çünkü içinde gerçekten çok beğendiğim şiirler bulunmakta ama benim sevmediğim tarzda şiirler de var.Şöyle sevmediğim derken aslında bu benimle alakalı kitap ve şiirlerle alakalı değil.Çünkü ben böyle ard arda kullanılan uyaklı şiirleri tekerleme gibi buluyorum ve bana duygusu geçmiyor birkaç tane böyle şiir var ama bu benimle alakalı sanırım ben eski tarz şiirleri daha çok seviyorum.Şiir konuları genel olarak aşk ve ayrılık üzerine ama bunlar dışında anneye hasret,dostu sandığı kişilerin sırtından vurması,kötü insanların varlığından dolayı çocukluğunu özlediği,helal yoldan ekmek parası kazanmak,mutluluk özlemi,kızına olan özlem,savaşa karşı barış,adaletsiz dünyaya karşı çocuğa öğüt verme ...
Ayrıca sayfalar arasında resimler bulunmakta ve bu resimlerin altına harika sözler serpiştirilmiş.
Beğendiğim şiirlerinden birtanesi :
ALDANDIM
Mevsimleri sana benzetiyorum.
Bak yağmur, yağmur yağıyor yine.
Bırakıp gittiğin gibi ıslak her yer tıpkı gözlerim gibi.
Sonra güneş açıyor,giderken güldüğün gibi,sonra yapraklar dökülür dalından.
Ayrılık rüzgârları esiyor sanki.
Kar yağıyor sonra mevsim kış.Her yer kar, yağmur, fırtına.
Yıkılmam,diyordum gidersen,yalan yok, yıkıldım ha.
Aldandım yalan aşklara
Çiçek açmaz artık,gelmez bahar.
Gidişinle her yer soğuk, kış, fırtına.
Yıkılmam, diyordum gidersen.
Yalan yok, aldandım,yıkıldım ha.
Sedat, maalesef bir piç olarak doğmuş ne anasını bilir ne babasını..
Sonra daha Sedat istemediği işlerin içinde bulur kendini bir adam öldürür ve O öldürdüğü adamdan sonra Diyarbakır Ondan sorulmaya başlar ... Ama Sedat adildir..
Sonra askerlik vs derken İstanbul yolu gözükür Ona...
Ve Duygu ailesini kaybedince Onu sahiplenirler Sedat, Ali ve
