Açılmış sarmaşık gülleri kokularıyla baygın
En görkemli saatinde yıldız alacasının
Gizli bir yılan gibi yuvarlanmış içimde kader
Uzak bir telefonda ağlayan yağmurlu genç kadın
Rüzgar uzak karanlıklara sürmüş yıldızları
Mor kıvılcımlar geçiyor dağınık yalnızlığımdan
Onu çok arıyorum onu çok arıyorum
Heryerimde vücudumun ağır yanık sızıları
Bir
Ay ışığına batmış karabiber ağaçları gümüş tozu
Gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar yaseminler unutulmuş
Tedirgin gülümser
Çünkü ayrılık da sevdaya dahil çünkü ayrılanlar hala sevgili
Hiç bir anı tek başına yaşayamazlar
Her an ötekisiyle birlikte her şey onunla ilgili
Telaşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
Gittikçe genişleyen yakılmış ot kokusu
Yıldızlar inanılmıyacak bir irilikte
Yansımalar tutmuş bütün sahili
Çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
Öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
Çünkü ayrılıklar da sevdaya dahil
Çünkü ayrılanlar hala sevgili
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
hiç bir anı tek başına yaşayamazlar
her an ötekisiyle birlikte
herşey onunla ilgili
Attila Ilhan
Ve çoğu zaman sana olan sevgimi anlatacak bir kelime bulamıyor, sana olan aşkımı ifade edecek bir cümle kuramıyorum. Ve ne yazık ki bütün büyük aşk hikayelerinde olduğu gibi ayrılık da sevdaya dahil...
11 yaşındaydım bu kitabı okuduğumda.ilk okuduğum şiir kitabıdır. Tahmin edersiniz ki sadece okuyordum anlamıyordum şimdi bir kez daha okudum ve dizelerindeki o vurgu,kafiyenin çok başarılı olduğunu gördüm.
yalnızların en büyük sorunu
tek başına özgürlük ne işe yarayacak
bir türlü çözemedikleri bu
ölü bir gezegenin
soğuk tenhalığına
benzemesin diye
özgürlük mutlaka paylaşılacak
suç ortağı bir sevgiliyle
Şimdilerde bulamadığımız o güzel romantizm ve aşk sözlerini Atilla İlhan'ın kaleminden okuyun derim. Özellikle kitaba adını veren şiir 'Ayrılık Sevdaya Dahil' in her kelimesi insanın kalbine kazınıyor sanki.
Kitabın hala etkisindeyken bize bir cümleyle kitabı anlat deseler;herhalde 'sevenler kavuşsun be abi, ayrılık sevdaya dahil olmasın bence' derdim. Bozkırın insanlarının sevdasını,dostluklarını, bir mahalleye gittiklerinde gözleme kokusu gelen bir evden parası neyse verelim bize birer gözleme yapıver teyzem denilince ; evladım ne parası helali hoş olsun deyip tanımadığı insanlara yemek ikram eden yüreği şahbaz analarını, yer yer Yozgat şivesiyle yer yer İngiltere'de geçen hikayelerde kullanılan duru Türkçesi'yle hakikaten sizi yüreğinizden yakalayacak bir kitap. Bozkırda Altmışaltı kentin plastik tanrılarından sıyrılmak isteyenler için uğranılası bir liman.