gerçekten
yaşanacak bir an mı sezdiğimiz
acaba gelecekten
yoksa eskittiğimiz
yoğun bir mutluluğun
birden hatırlanması mı?
hadi canım
içlenmenin âlemi yok
çocukluğun sırası mı?
yalnızların en büyük sorunu
tek başına özgürlük ne işe yarayacak
bir türlü çözemedikleri bu
ölü bir gezegenin
soğuk tenhalığına
benzemesin diye
özgürlük mutlaka paylaşılacak
suç ortağı bir sevgiliyle
Türk edebiyatından binlerce şiir okumuş bir şiir sever olarak -naçizane fikrimce- beğendiğim ve çok üst düzey bulduğum on beş şiir:
1)Nazım Hikmet'in Kuvayı Milliye Destanı, Açlık Ordusu ve Ne Güzel Şey Hatırlamak Seni
2)Necip Fazıl Kısakürek'in Kaldırımlar ve Zindandan Mehmet'e Mektup
3)Edip Cansever'in Mendilimde Kan
Atilla İlhan 20. yy. Türk edebiyatına ismini kazımış önemli şairlerdendir. Yazar, pek çok türde eserler yazmıştır fakat bunlar arasında en dikkat çekici olanlarını şiir türünde vermiştir. Şiirlerinde, aşkın ve geri kalan tüm duyguların sözcüsü olmuştur. Bu şiirlerin teması imkansız aşktan, yalnızlığa, hasrete ve Kurtuluş Savaşına kadar
1. "Mutlu aşk yoktur." Çünkü her aşk sona ermekle hükümlüdür, doğası bunu gerektirir. Aşkın bitmesi ise gözün açılması ve daha önce maşuka (sevilene) dair görülemeyen eksikliklerin neşvünemâ bulmasıdır.
2. Her aşk içinde bir ayrılık barındırır. İnsanın insa. na alışması aslında aşkın ölmesinden başka bir şey değildir. O halde her aşk
ay ışığına batmış
karabiber ağaçları
gümüş tozu
gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar
yaseminler unutulmuş
tedirgin gülümser
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
hiç bir