Hayatı boyunca kimseden doğru düzgün değer görmemiş kişilerin üzerine titreyip ihtimam gösterdiğinizde bunu yadırgarlar.
Çünkü alıştıkları sevme biçimi bu değildir.
Aşina oldukları ve en iyi bildikleri şey, sevildikleri yerde duramamaktır, kaçıp gitmektir.
Bu davranışlarıyla muhataplarına sevme biçimlerinin doğruluğunu sorgulatırlar bu kişiler ya da kendilerini değersiz olduklarına o kadar çok inandırmışlardır ki, "bu benim gibi bir değersize değer verdiğine göre demek ki o da değersiz" diyerek hayatı size zindan ederler.
Her iki senaryoda da yanan siz olursunuz.
Biraz feraset sahibi olmalı ve ilişkilerde gözü açık gezmeli.
Kendini kaptırıp da kimseye gözlerini kör edecek kadar bağlanmamalı.
İnsan böyle birisiyle beraber olduğunu ilk anladığı anda kapıyı kapatıp çıkmalı.
Kimsenin annesi değilsiniz, kimseye biçim veremezsiniz, değiştiremezsiniz, kimsenin travmalarını yüklenemezsiniz, onaramazsınız. Travmasını onarmaya kalktığınız kişiler, işin sonunda sizin travmanız olabilir.
Herkes olduğu hâliyle kalsın.
Böyle bir ilişkide sizin payınıza mahvolmak değil, bulunduğu yerden ayrılmak düşsün.