Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aygüneş

Aygüneş
@ayygunes
Her yaşanan geçicidir; her yaşayan, ölümlü...
160 okur puanı
Eylül 2015 tarihinde katıldı
Sevgi, bazen bir çekişme, bir hırlaşma, bir güçlülük yarışması olsa da temelde, ancak eşitler arasında kurulabilecek bir ilişki değil mi — sevdiğine egemen olmaya çalışan, onda sevdiği şeyi —onun, o olmasını — çelmiyor mudur?
Sayfa 101 - Metis yayınları
Reklam
Aykırı yaşadığım doğru mu, öyleyse? Gerçekleştirebilecekken de gerçekleştiremediklerim, özgür olmadığımı mı gösterir — yoksa tam tersini mi : gerçekleştirebileceğim birşeyi gerçekleştirmeyebilmek, olumsuz anlamda da olsa, özgürlük değil mi?
Sayfa 100 - Metis yayıncılık

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Peki ya düşler ne oluyor [bu 'sürekli yaşama kuramı' gerçekten yaşanmışlar için geçerli olsun, diyelim]; ya kişinin yalnızca düşledikleri, hayalinde 'yaşadıkları', ülkü olarak kurdukları; daha doğrusu 'yaşattıkları' — en doğrusu, yaşatamadıkları — onlar da mı "hep yaşar"?... Evet — asıl onlar yaşar hep: Yaşamamış olmalarıdır onları yaşatan, sürekli kılan; yaşanıp geçmemiş olmaları — yaşama geçememiş olmaları, yaşatır onları... Budur belki onları "zamanın dışına" çıkaran — bengi kılan..."
Sayfa 81 - Metis yayınları
— Ama 'unutma' diye birşey var mıdır gerçekte – kişi nasıl 'unutur' ki yaşadığı birşeyi?... Kişinin belli bir andaki 'bilinç içeriği' açısından o sırada 'anımsamadığı' —örtülmüş, silinmiş, bastırılmış— bir yaşanmışlık, "bilinçaltı"nda; yani, yaşadıklarının toplam bağlamı — karşılıklı etkileşimleriyle oluşturdukları bütün — içinde, tam da o yaşanmışlık yerinde, sürdürür 'yaşam'ını — [yalnızca bir sözcük oyunu değildi o söz: "Yaşadığın her an, her yaşadığın an, yaşar."...] yaptıklarına karışır, onları yönlendirir, etkiler. İşte, bu toplam bağlam, o : yaşamımın bütün anlarını barındıran, yaşamlarını sürdüren bütün: O, ben'im, işte...
Sayfa 81 - Metis yayınları
Reklam
Acaba eskilerin 'kader' dediği şey mi o — alınyazım; alnıma yazılmış — kendi alnıma yazdığım — alnıma kendimin yazdığı...
Sayfa 53 - Metis yayınları
Katılmak istemiyor. Yalnız kalmak —yalnız olmak — istiyor. Yalnızlığı istiyor; ama yalnız olamıyor, çünkü, benim içimde hep — orada olmak zorunda — ; benimle birlikte olmak zorunda... Bundan hoşlanmıyor. Benden hoşlanmıyor.
Sayfa 71 - Metis yayınları
Ama, 'yapma', onun işi değil ki — benim işim — benim işim, yapmak; onun işi de, bana, yapmadıklarını yapamadıklarımı, yanlış yaptıklarımı, yapmam gerekip de yapmadıklarımı, yapmamam gerekip de yaptıklarımı anımsatmak — kıskaç takırdatmak!...
Sayfa 69 - Metis yayınları
— Sonradan düşündüm : o kadar sakin olmamı sağlayan neydi? Ölüm korkusu mu yoktu bende — yoksa, tersi : hoşuma mı giderdi, ölüme seyrede seyrede gitmek? ...) Bilmiyorum.
Sayfa 67 - Metis yayınları
Nereye kadar aldatabilir ki kişi kendini? "Asıl" kendisi ile "görünür" kendisi arasındaki sınırı nerede, kişinin? Yoksa, yok mu böyle bir sınır — kişinin eylemlerinde 'görünen', 'asıl' kendisi mi zaten — ama o, 'asıl' ben ise, bana — bildiğim 'ben'e — aykırılığı nereden geliyor?
Sayfa 61 - Metis yayınları
Reklam
Benden de eylem istiyor; oysa ben, onunla uğraşmaktan, eylemde bulunamıyorum. Ben eylemde bulunmağa hazır olduğumda da, o bunu istemiyor. Belki, tam da bana birşeyler yaptırmağa çalışmasından dolayı, benim birşeyler yapmama engel oluyor.
Sayfa 51 - Metis yayınları
879 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.