Az kalsın yapacaktı, ama o "az" hiç tamamlanmadı.
Pek az şey diyebilirim, bu koca dünya hakkında.
Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Ufak tefek sorunlarla baş etmek için ödenen bedel, onların varlığını inkar etmekle ödediğimiz bedelden daha az."
Bütün gelişmiş memleketlerde iş yaptığımız insanlar işinin ehli, bilgili, güvenilir, sözüne sadık. Nerede bizimki gibi az gelişmiş memleket var, orada insanlar cahil, saygısız, üçkağıtçı. Köyde olsa, af edersin, davarı emanet etmeyeceğin hödükleri müdür diye karşına çıkartırlar. Kimsenin sözüne güvenemezsin, herkes birbirini kazıklamaya çalışır, vesaire, vesaire...
Diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğrafiarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın. Belki de çok az... O zaman şöyle demeliyim: Seni az tanıyorum... Az... Sen de fark ettin mi ? Az, dediğin, küçücük bir kelime. Sade­ce A ve Z. Sadece iki harf Ama aralarında koca bir alfabe var. O alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime ve yüzbinlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. Biri başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbir­leri için yaratılmışlar. Yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. Senin ve benim gibi...
Sayfa 349
Gerçekten sevdiğim pek az insan var; hele saygı duyduğum daha az insan var. Dünyayı tanıdıkça hoşnutsuzluğun daha da artıyor; her geçen gün insan karakterinin tutarsızlığına ve akıllı, duygulu görünenlere bile güvenilmeyeceğini olan inancım güçleniyor.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.